Nitro 5 serisi Aspire serisinin önünde, VX 15 serisiyle benzer, Predator serisinin ardında bir seri, oyunculara odaklı bir seri.
Sade bir kutusu var, içinden dizüstünün kendisi ve 150W’lık normal boyut ve ağırlıkta bir adaptör çıkıyor.
Sade bir kutusu var, içinden dizüstünün kendisi ve 150W’lık normal boyut ve ağırlıkta bir adaptör çıkıyor.
39cm eninde, 26.6cm derinliğinde ve 2.67cm kalınlığındaki dizüstü 2.7KG ağırlığında. Rakibi 2.74CM Dell Gaming 7577’den çok az daha, 2.9CM MSI GF627RE ve 3CM Asus GL-553VE’den belirgin şekilde daha ince bir dizüstü, ağırlıkları, taşınabilirlikleri hemen hemen aynı.
Kapak fırçalı metal görünümlü, parlak bir malzemeden, şık görünüyor. Havalandırma ızgaraları arkada, sağa sola üfleyip eli rahatsız etmiyor, spor araçları andıran bir tasarımı var ama çoğu oyuncu dizüstüsünden de daha oturaklı duruyor. Altı bol ızgaralı, sert plastik bir kapakla örtülü. Genel olarak tutunca güven veren bir kasası var, çatırtı çuturtu yok.
Sol tarafta Gigabit RJ-45, bir Tip C ki Thunderbolt 3 destekli değil, bir de Tip A formunda USB 3.1 1. jenerasyon bir port, 4K 60Hz çıkış alabileceğiniz HDMI portu ve bir kart okuyucu var.
Sağda güç girişi ki açılı bir kablosu açılı, ele müdahale etmiyor, iki USB 2.0 ve kombo 3.5mm jack’ı görüyoruz.
Tip A portları sayı olarak yeterli, biri dizüstü açık ya da kapalı, hızlı şarj destekli, S9+’ımı kendi adaptöründen sadece 10 dakika geç olacak şekilde şarj edebildi, her dizüstüde yok, özellikle aradığım bir şey bu.
Ek yapayım, Tip C için istenirse Tip A’ya ufak dönüştürücüler var, kullanılabilir. Dizüstülerdeki kart okuyucularda genelde USB 2.0, yani 38MB/saniye civarı bir hız görürüz ama Nitro 5’te 70-80MB/saniye ile aktarım yapabildim, içerik üreten biri olarak ekstra okuyucu taşıma zahmetini ortadan kaldırıyor bu.
Kapağı iki el istiyor, menteşeler sert arkadaşlar, kişisel testimden geçemedi ama avantajı şu, dizüstüyü bilerek sallasanız da ekran yerinden oynamaya meyilli değil.
Tek kademeli kırmızı LED’le aydınlatılan çiklet klavye ne klikli ne de membranlı gibi yumuşak, güzel bir denge yakalanmış, oyunda geri dönütleriyle, kısa mesafesiyle keyifli, kütüphanede tuşlara yavaş yavaş basarken de sessiz kalabiliyor. Tutuculukları da dengeli, doğal olarak parmak izi de tutuyorlar biraz. Bol bol yazı yazan biri olarak sertlikleri, tuşlar arasındaki boşlukların istediğim miktarda olması, kısaca her şeyi hoşuma gitti.
Kısayol butonları F tuşlarında, FN kombinasyonuyla kullanılıyorlar, ekranı direkt kapatabilme kısayolunun olması güzel. Güç butonu sağ köşede, klavyenin bir parçası halinde.
Klavyenin etrafı ve geniş bilek bölgesi hafif parlak, pürüzsüz bir malzemeden, elim bileğim rahattı, ısı da ulaşmıyor bu bölgelere.
Touchpad Microsoft’un Precision sürücülerini kullanıyor, geniş, pürüzsüz ve hassas, tıklaması da kolay, klikler orta sertlikte, yanlışlıkla avucunuz değdirdiğinizde de sorun olmuyor, isterseniz kapatabiliyorsunuz da zaten. Oyuncuların pek işi düşmez belki ama iş görmekten çok daha fazlası kesinlikle.
15.6 inç FHD 60Hz, IPS panelli, Çinli BOE’nin ürettiği bir ekran. Çerçeveleri kalın, gerçi rakipleri de çok farklı değil, üstte 720P bir webcam var. Renk ayrımı orta düzeyde, siyahlar yeterince derin, sol üstte ufak bir parlama var, bizdeki test ürünü darbe almış sanırım, sizde de öyle olacak diye bir şey yok. Tepki süresi 30ms civarında, rekabetçi, hareketli oyunlarda akıcı değil, yorucu oluyor.
IPS olduğu için bakış açıları ufak sapmaları saymazsanız sorunsuz, yansımayla da bir derdi yok ama 250 nit civarında bir parlaklığı var, en az %70-80 ile kullanıyorsunuz çoğu zaman, %100’de bile bir iki tık daha açabilmeliydim dedirtiyor.
7. nesil 14nm i7 7700HQ 4 çekirdek, 8 izlekli bir işlemci, 45W TDP’li. Turbo ile çekirdeklerin teki 3.8, tümü 3.4GHz’de çalışıyor.
Saf performans anlamında 8. nesil 6 çekirdekli i7 8750H tekte %10, çoklu çekirdekte %30 civarı daha güçlü. Ekran kartı 14nm Pascal mimarili GTX1050Ti, 32ROP/48 doku üniteli, 4GB GDDR5 bellekli kart 128-bit veriyolunda 112.1GB/saniye bant genişliğine sahip.
Oyun testlerine geçelim. Rise of the Tomb Raider’da FHD çözünürlük, SMAA ve Very High detay ayalarıyla 41 kare/saniye aldım, oynanabilirlikten fazlası.
Dirt Rally’de FHD’de 2XMSAA ve Ultra detay ayarında 91 kare/saniye ortalamayla gayet akıcı.
Hitman DX12’de SMAA ve High detay ayarında 60 kare/saniyeyle akıcı bir şekilde oynanabiliyor.
Witcher 3’te ise Hairworks ayarları kapalı halde yaptığım testlerde 45 kare/saniye elde ettim, oynanabilirlikten fazlası.
Deus Ex Mankind:Divided, ağır bir oyun, 23 kare/saniye aldı belirttiğim ayarlarda, detay ayarını biraz düşürmek gerek.
GTA 5, hâlâ deliler gibi oynanan bir oyun, 51 kare/saniye ortalamayla akıcı bir oyun deneyimi var, birkaç ayar kıssanız hemen 60 kare/saniyenin üstüne çıkıyor.
Assasin’s Creed Origins, güncel oyunlardan, Ultra High’da 36, High’da 43 kare/saniye, oynanabilir düzeyde kalabiliyor FHD’de.
Far Cry Primal, Ultra’da 39, High’da 52, 1050Ti’da FHD tamam ama 60 kare/saniye için birkaç ayar kısmak gerekebiliyor.
Far Cry 5, bu da güncel oyunlardan, Ultra’da 42, High’da 45 kare/saniye aldı, 1050Ti’ın bantgenişliği bir yere kadar sonuçta ama gayet oynanabilr skorlar bunlar.
Tom Clancy’s Division, Very High’da 31, High’da 40 kare/saniye.
Tom Clancy’s Ghost Recon Wildlands’de Very High’da 37, High’da 43, çözünürlüğü biraz aşağı çekince 46 kare/saniye aldı, dediğim gibi bu kartın bant genişliği belli sonuçta.
Rekabetçi oyunlara geçelim, favorim Overwatch’da 97 kare/saniye aldım, panel zaten 60Hz, saniyede 60 kare görüyor olacaksınız, nihayetinde gayet iyi bir skor.
League of Legends’da 91 kare/saniye gördü hem de daha yorucu ARAM haritasında, hayli iyi bu oyun için.
Tabiri caizse milli e-spor oyunumuz CS:GO’da ise 133 kare/saniyeyle istediğimin de üstünü gördüm.
PUBG’yi unutmak olmaz, optimizasyon tarafında nispeten toparlandı oyun, gördüğünüz detay ayarlarında 57 kare/saniyeyle gayet akıcı, takılmadan, durmadan oynayabildim oyunu.
3D Mark TimeSpy’da aldığı CPU, GPU ve toplam skoru da görüyorsunuz, karşılaştırma için iyi bir ölçüt.
Oyun ya da iş, uzun maratonlar yaptım, işlemci 98, ekran kartı 71 dereceye çıktı. Bir dizüstü için ekran kartı gayet serin, mimarinin payı büyük ama işlemci için yüksek bir değer.
Bunun ilk sebebi rakiplerinden ince bir gövdeye sahip olması, ikincisi de çoğu rakibinin aksine i7 7700HQ işlemcisinin çoğunlukla dört çekirdek için 3.4-3.5GHz’de çalışmakta inat etmesi. Isıya bağlı oyunlarda bir hız kaybı hissetmedim ama misal veriyorum Cinebench’te daha düşük skor alıyor. Günlük kullanımda internette gezerken, dizi film izlerken fanlar devreye girmiyor, oyunlarda ise gürültülü, Acer Coolboost ile fanlar tam devir çalışıyorlar.
16GB DDR4 2400MHz tek modül RAM ile geliyor, slotlardan biri boş, 32GB’a kadar hızlı erişim kapağıyla, garanti bozmadan yükseltebiliyorsunuz. SSD tarafında M.2 2280 formatında SK Hynix, evet SSD’de pek karşılaştığımız bir marka değil, 128GB’lık SSD’si var, okuma hızı olması gerektiği gibi ama yazma hızı biraz düşük, en nihayetinde masaüstü, yazılımlar, oyunlar her şey hızlı, duraksamıyor makina. 1TB 5400RPM WD Blue HDD’in performansı normal, oyunlar ve depolama için yeterince hızlı, en önemlisi de sessiz.
Dizüstünün altına bakan Dolby Audio destekli 2 hoparlörümüz var. Maksimum seste distorsiyon yok, orta-iyi arası bir ses şiddeti var, tizler veya tok sesler, bir baskınlık söz konusu değil, büyüleyici bir yanları yok aslında ama dengeli bir ses profilleri var, müzik de dinlenir, dizi-film de izlenir müteessir olmadan, oyunlarda da yön hissiyatlarını fena bulmadım açıkçası. Arayüzü üzerinden oyun, film veya otomatik ekolayzır ayarları seçilebiliyor. 3.5mm jack da kulakiçi, kulaküstü ve kafaüstü oyuncu kulaklıklarımı potansiyellerince besledi.
4 hücreli 48W/h’lik bir bataryası var, güç dengeli modda, klavye aydınlatması açık halde ve %50 ekran ışığıyla kullandım. Günlük kullanımda ki internette sörf, mail takibi, Spotify, YouTube gibi gibi, 4 saat civarı bir ekran süresi elde ettim, 7 saat civarı da video izleyebiliyorsunuz. Beklediğim süreleri gördüm, rakipleriyle de benzer düzeyde. %50 ekran ışığı az aslında, %100’e çekince bu süreler en az 1-1.5 saat aşağı çekiliyor. Tam şarjı ise 2 saat 15 dakika civarı sürüyor.
Qualcomm’un Atheros ailesi 802.11ac standardı Wi-Fi modülüyle, ki çift antenli ve MIMO destekli bir kurulum var, 5GHz bandında 600Mbit, yani 75MB/saniye civarında hızlar elde edebiliyorsunuz. Menzilde ve stabilitede, oyunlarda gecikme sürelerinde sorunsuz.
Tam modeliyle Acer Nitro 5 AN515-51. Tasarımını beğendim, ne oyuncu dizüstüsü olacağım diye renkleriyle tabiri caizse cafcaflı, ne de normal bir dizüstü gibi sade, çizgileri, hatları, özellikle de arka kapağıyla şık bir dizüstü. Malzeme kalitesini ve hissiyatını da beğendim, klavyesi ve touchpad’i de gayet başarılı, yapısal olarak eleştirdiğim tek şey işlemciden uzak soğutma kurulumu.
Donanım zincirinin zayıf halkası ise ekran, tepki süresi gerçekten yüksek, oyun 60 kare/saniyede oynasa da o keyfi alamıyorsunuz. İşlemci sıcak çalışıyor ama dizüstünün rakiplerinden ince yapısı bir nebze kurtarıyor meseleyi. Bu videonun yayınlandığı tarih itibarıyla Acer Nitro 5’in Freedos olanı piyasada 4400-4800TL aralığında geziyor. Rakibi Dell Gaming 7577, Lenovo Legion Y520, Asus ROG GL553VE bunların hepsinden ortalama 500TL daha uygun fiyatlı Nitro 5. Rakiplerine kıyasla tasarruf yapılan tek şey ekran olmuş, bence tasarrufun olmayacağı en kritik parçada tasarruf yapılmış, rekabetçi bir oyuncu olun ya da olmayın, keyif alamayabilirisiniz.
Bunu bir kenara bırakırsak rakiplerinden ince yapısı, başarılı klavye ve günlük kullanımda fare aratmayan touchpad’i, dizüstü açık ya da kapalı hızlı şarj desteği, hızlı kart okuyucusu, güçlü, hızlı Wi-Fi kurulumu, son olarak kıyasla uygun fiyatlı olduğu için de Acer Nitro 5 tercih listenizde bulunabilir.