100 milyon yıllık "kuşumsu dinozor" kafası, kehribar içinde korunmuş hâlde bulundu
Bugüne kadar bulunabilmiş en küçük dinozorlardan biriyle tanışın! Kehribar taşında korunan buluntu, günümüz kuşlarının da atasal kökeninde yer alıyor. Detaylar haberimizde.
En küçük dinozorlardan biri, Myanmar'da bir kehribarın içinde hapsolmuş hâlde bulundu. Gagasıyla birlikte 14 milimetre uzunluğunda kafası olan dinozor-kuş arası bu canlı, yaklaşık 100 milyon yıl yaşında! Küçük kafa, günümüz kuşlarının eski atalarından (veya akrabalarından) biri. Boyutu itibariyle, yaşayan en küçük kuş türü olan arı sinek kuşuna benziyor.
"Küçük kafa"ya bilimsel isim olarak Oculudentavis khaungraae denildi. Canlının görece büyük göz yuvaları, kafasının yanlarında konumlanmış. Gözleri ise gelen ışığı kısıtlayan küçük açıklıklara sahip. Bu özellikler, onun gün boyunca aktif olduğuna dair önemli ipuçlarından.
Oculudentavis'in alt ve üst çenesinde toplam 100 civarında keskin diş var. Öyle ki, kendine benzeyen fosiller içinde; en fazla sayıda keskin dişi olan buluntu bu! Belli ki böcekleri ve diğer küçük omurgasız canlıları rahatlıkla yiyebilen avcı bir türdü. Araştırmacılar, kuş benzeri dinozorun Myanmar'da yaşadığı muhtemel bölgeden ötürü; ada cüceliği denen durumun gerçekleşmiş olabileceğini düşünüyor.
Oculudentavis khaungraae'yi böcek avlarken tasvir eden sanatsal bir çalışma (Han Zhixin-Los Angeles Doğa Tarihi Müzesi)
Canlılar bazı izole adalarda, buralardaki iklim ve çevre koşullarından ötürü, cüce olacak şekilde evrimleşebiliyorlar. Endonezya'nın Flores (Java) Adası da bunun etkileyici örneklerinden biri. Adada keşfedilen on binlerce yıllık insan, fil gibi canlı kalıntıları cüce boyutlarda. Buradaki meşhur cüce insan buluntuları, Hobbit takma adıyla biliniyor ve Homo floresiensis tür adına sahip. Hobbit, yaklaşık 1 metre boyunda ve beyni ortalama 420 santimetreküp büyüklüğünde (Günümüz insanı: ort. 1350 santimetreküp).
Şimdi tekrar kuşumsu dinozorumuza dönelim. Kehribar içinde, vücudunun tamamı bulunmadığı için; diğer kuş benzeri dinozorlarla nasıl bir ilişkisi olduğu ve uçup uçamadığı gibi bilgiler henüz kesinlik kazanmış değil. Araştırmacılar bu türün, günümüzden yaklaşık 150-120 milyon yıl önce yaşamış canlılar olan Archaeopteryx ve Jeholornis'e benzeyen; nispeten ilkel bir kuş grubuna ait olduğundan şüpheleniyor.
Kuşların evrimiyle ilgili bu yeni keşif, Nature dergisinde yayınlandı.
Dişlerinin olması, göz yapısının kuştan çok sürüngenlere benzemesi, kafatası kemiklerinin kuşlardaki gibi kaynaşmamış olmasi nedeniyle bir ara tür oluyor.
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
5858 kez okundu.
9 kişi, toplam 11 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
evrim, paleontoloji ve