Yapay zeka ajanları geliyor
Yapay zeka ajanları (veya bunlara “aracılar” da diyebiliriz) esasında zaten aramızdalar ve kullanılıyorlar. Ancak yeni yıl ile birlikte bu yapay zekalar daha fazla merkeze oturacak. Yapay zeka ajanları, temel olarak güçlü yapay zeka botları olarak tanımlanabilir. Bu botlar, sizin yerinize hareket edebilecek ve örneğin, e-postalarınızdan veri çekip bunları farklı uygulamalara aktarabilecek. Buradaki asıl önemli olay, ajanların sürekli talimat gerektirmeden otonom olarak çalışacak olması. Yapay zeka ajanlarını, cihazınızda çalışan birer 'Mekanik Türk' olarak tanımlamak çok da yanlış olmayacaktır.
Microsoft, Nvidia, Google ve Salesforce gibi dev teknoloji şirketlerinin, AI ajanları hakkında yaptıkları açıklamalar, bu teknolojinin gelecekte nasıl büyük bir değişim yaratacağını gözler önüne seriyor. Özellikle, bu ajanlar, zaman alıcı ve çoğu zaman can sıkıcı olan işlemleri (örneğin masraflar için rapor doldurma gibi) otomatikleştirerek hayatı ve iş ortamını kolaylaştırmayı vaat ediyor.
Bu tür veriler, AI ajanlarının şirketlerin verimliliğini artırma potansiyelini ortaya koyuyor. Ancak, her yeni teknoloji gibi, bu ajanları kullanmaya başlamak da zaman alacak. Yine de, teknoloji şirketlerinin hedeflediği yüksek beklentiler, AI ajanlarının kullanıcılar arasında önemli bir yer edinmesine yol açabilir.
AI ajanları: Çalışma alanınızda ve telefonunuzda
AI sohbet botları, asistanlar ve ajanlar arasındaki farklar bazen kafa karıştırıcı olabilir. Ancak bu üç kavram aslında birbirini tamamlayan bir sistemi oluşturuyor. Microsoft'un yapay zeka aracılarından sorumlu başkan yardımcısı Ray Smith, bunları sohbet robotunuz veya asistanınızla etkileşim kurmak için kullandığınız ana arayüz olarak düşünebileceğinizi söylüyor.
Örneğin, bir uçuş rezervasyonu yapmak istediğinizde, sohbet robotunuza uçuş seçeneklerini kontrol etmesini söyleyebilirsiniz. AI ajanları, bu istek doğrultusunda seyahat tercihlerinizi, takviminizi ve hatta finansal uygulamalarınızı inceleyerek size en uygun uçuşları bulup ve öneriler sunacak. Yani bütçenize ve boş vaktinize uygun, doğrudan hedefe yönelik öneriler.
Bu ayın başlarında Google, web'de gezinebilen ve Chrome tarayıcısı aracılığıyla görevleri yerine getirebilen Project Mariner adlı deneysel prototipini tanıtmıştı. Google’ın gösterdiği bir demoda Mariner, Google E-Tablolar’da listelenen şirketlerin iletişim bilgilerini web sitelerine gidip buluyordu. Bunu, Chrome’da kendi başına aramalar ve tıklamalar yaparak gerçekleştiriyordu.
Apple ise, Apple Intelligence ile benzer bir hizmeti sunmayı planlıyor. Şirket, gelecek güncellemelerde Siri'ye eşinizi ya da kocanızı havaalanından ne zaman almanız gerektiğini sormak gibi şeyler yapabileceğinizi söylüyor. Asistan daha sonra uçağın ne zaman ineceğini görmek için e-postanızı kontrol edecek, Apple Haritalar üzerinden trafiği kontrol edecek ve size yola çıkmanız gereken zamanı söyleyecek.
Elbette bu teknolojiler 1 Ocak’ta hemen hayatımıza girmeyecek. Bunların tam olarak doğru bir şekilde çalıştığından emin olmak gerekiyor. Haliyle biraz daha zaman gerek duyuluyor. Ancak, 2025 yılı boyunca, bu teknolojilerin giderek daha fazla kullanıldığına ve daha fazla gelişmelere şahit olacağız
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz: