Firecuda 510 ve 520 arasındaki farklarla başlayalım, 510 serisi PCIe 3.0, 520 serisi ise PCIe 4.0 destekli, küçük bir ek, 4.0 olanlar geriye de uyumlu. Kağıt üstünde aralarında ciddi okuma ve yazma hızı farklılıkları var ama bu hız kime lazım, kime lazım değil o konuya da geleceğiz. Ortak özellikleri ise şu, ikisi de 5 yıl garantili.
Ironwolf ailesinde de sadece Ironwolf ve Ironwolf Pro şeklinde iki versiyon var, Ironwolf 12TB’a kadar, Pro 18TB’a kadar çıkabiliyor. Ironwolf 3 yıl garantili, Pro 5 yıl garantili. Pro’nun en büyük farkı 3 yıllık Rescue Veri Kurtarma hizmetiyle gelmesi. Disk kullanılmaz, içindeki verilere ulaşılmaz hale geldi diyelim, ürünü paketleyip gönderiyorsunuz, diski ve verileri de onarıp size geri gönderiyorlar, bu hizmetten faydalanabilmek için Seagate’in sitesinden kaydettirmeniz yeterli.
Firecuda 510. 2280 formunda M.2 bir SSD, hemen hemen standartlaşmış bir boyut ve dizüstülerinizde de kullanılabilir. Modüller iki yüzünü de kaplıyor, mavi renkli bir PCB ile geliyor. Kasanın genel renk kombinasyonu için pek uygun değil rengi ama anakartın M2 soğutucusu altındayken bunun bir önemi kalmıyor, görünmüyor zaten.
PCIe 3.0, yani üçüncü jenerasyon diyebiliriz ve x4 hattını kullanıyor, NVMe 1.3 standardında. PCIe 3.0 x4 NVMe SSD’ler 2015’ten, PCIe 4.0 NVMe SSD’ler de 2019’tan bu yana piyasadalar. Lakin 3. jenerasyonda gördüğümüz NVMe 1.3 standardı 2019’a, PCIe 4.0 dönemi başlayana kadar A/B/C/D şeklindeki revizyonlarla gelişti lakin FireCuda 510 için revizyon bilgisi göremedim ben.
Üzerinde 3D TLC modülleri görüyoruz, bunlar artık Kioxia olarak tanıdığımız Toshiba üretimi BiCS3 64 katmanlı TLC modüller. 1 hücreye 1 bit SLC SSD’lerin tüketici sınıfında pek yeri yok zaten, SSD’lerde önbellek olarak görüyoruz çoğu zaman. 1 hücreye 2 bit MLC SSD’lerin de 2TB olanlarını ciddi maliyetleri yüzünden göremez olduk, gördüğümüz dönemlerde 10 bin liraya yakınlardı. 1 hücreye 3 bit TLC ve 1 hücreye 4 bit QLC SSD’ler piyasanın hakimi oldular. Hücre başına yazılan bit ne kadar az ise ömrü için o kadar iyi ama çok katmanlı TLC SSD’ler artık dayanıklılık ve ömür anlamında öyle bir noktada ki MLC SSD’ler en azından normal tüketici tarafında rağbet görmez oldu. Kontrolcü tarafında Phison PS5012-E12 var aslında, Seagate olarak markalanmış. 8 kanallı ve daha önceki kontrolcülerin hepsinde göremediğimiz LDPC hata düzeltme protokolüne sahip üst segment bir çözüm.
FireCuda 510’un 500GB, 1TB ve 2TB şeklinde kapasite seçenekleri var, elimizdeki 2TB olanı. 2600TBW yazım ömürlü, 2600TB demek her gün 50GB yazsanız 52 bin gün yani 140 yıl teorik bir ömür demek oluyor. Meselenin içinde üretkenlik değil de daha çok oyun varsa, Seagate bu SSD’de özellikle oyuncuları da hedeflemiş, gün içerisinde zaten çoğunlukla okuma yaptırıyoruz SSD’ye. MTBF yani hatalar arası ortalama süre de 1.8 milyon saat. Rakibi diyebileceğimiz Samsung 970 EVO Plus mesela 1200TBW yazım ömrüyle geliyor, FireCuda 510 iki katından da iyi bir ömür sunuyor. 800TBW Kioxia Exceria Plus’ın da 3 katından fazla bir TBW değeri bu. Ömür konusunda kağıt üstündeki veriler hayli etkileyici yani. Fiyatı Exceria Plus gibi rakipleriyle benzer, 970 Evo Plus’tan 300 lira kadar daha pahalı, ömür farkını göz önünde bulundurunca fiyat farkı çok ama çok küçük kalıyor.
2TB’lığı için 3450MB/saniye okuma ve 3200MB/saniye yazma hızından bahsedilmiş. Okumada 485 bin, yazmada 600 bin IOPS yani saniye başına giriş/çıkış işlemi hızı. Tam yükte 6W tüketiyor, rakiplerinden 1.5W civarı daha tasarruflu, masaüstünde pek değil ama dizüstünde önemli bir konu.
Crystaldiskmark. NVMe bir SSD’den beklenebileceği gibi sonuçlar oldukça parlak, hemen hemen 3.6GB/saniye okuma ve 3.5GB/saniye yazma hızı. Özellikle 4KB testi günlük kullanım için önemli, SATA bir SSD’ye göre 2 kat daha iyi bu konuda. %50 dolulukta 4KB testinde hemen hemen aynı performansı gösteriyor, %70 dolulukta gözle görülür kayıp başlıyor ki günlük kullanımla asla görebileceğiniz bir kayıp değil bu, doluluk arttıkça her SSD’nin başına gelen bir şey.
Atto disk benchmark. Burada 512 B ila 64MB’a kadar performansını görüyorsunuz, 256KB’da tam performansına ulaşıyor, parçacıklı dosya aktarımlarında SATA bir SSD’nin elbette önünde.
Anvil’s Storage Utilities. Burada IOPS değerlerine göz gezdirmekte fayda var, en önemlisi de puan bazında sonuç veriyor bu test, birebir karşılaştırma için kullanabilirsiniz, genel olarak SATA SSD’lerin üç katı, segmenti NVMe SSD’lerle de kafa kafaya.
AS SSD Benchmark. Sıralıda okuma yazma hızlarının daha iyi olmasını beklemiştim lakin 4KB 64 izlek testinde rakiplerinin önünde çıktı. Yazmadaki tepki süresi normal ama okumada rakiplerinin önünde, aldığı skoru yine karşılaştırmak için kullanabilirsiniz.
Gerçek dünya testlerine gelelim. Yine bir PCIe 3.0 x4 NVMe SSD’den FireCuda 510’a video dosyaları aktardım, 1.5GB/saniye civarı bir hızla 81GB veriyi 55 saniyede üzerine yazdı. SATA SSD’lerle kıyaslayınca yaklaşık 5 kat kadar daha hızlı.
Termal başarıma gelince ilk testimi soğutu olmadan yaptım, 85 dereceye kadar çıkıyor, 1GB/saniye civarı bir hızla yazmaya devam edebiliyor. Daha serin çalışan NVMe SSD’ler var ama bir NVMe SSD için sıradışı bir ısı değil.
Ironwolf’a gelelim. Üzerinde NAS ibaresini görüyorsunuz ama bu sadece NAS’larda kullanılabileceği anlamına gelmiyor, uzun süre ve 7/24 kullanılmaya müsait olduğunu belirtiyor aslında. Seagate Barracuda 8TB diske baktığımızda mesela yıllık çalışma süresi için 2400 saat denmiş, Ironwolf’a geldiğimizde bu süre 8760 saat, başka bir şey söylemeye gerek yok diye düşünüyorum. Tabii ki bu fark fiyata da yansıyor, 8TB Ironwolf yarı yarıya daha pahalı.
Bir yandan da AgileArray ile gelmesi itibarıyla 1 ila 8 yuvalı NAS’larda çift düzlem dengelemesi yapıyor ve güç yönetimi de 7/24 çalışacak bir sisteme göre normal bir sabit diske göre özelleştirilmiş.
Döngüsel titreşim sensörleri var, RV sensörleri olarak duymuş olabilirsiniz, çok diskli NAS kurulumlarında RAID kurulumlarında performansı korumak için kullanılıyorlar. Çalışma mantığı şu, titreşimin arttığını tespit ettiklerinde disk gövdesi etrafında bu titreşimi yayıyorlar. Bu diskin performansı için iyi bir şey, en önemlisi de dayanıklılık, güvenilirlik açısından önemli.
600 bin defa döngü destekli, yani 600 bin defa doldurulup boşaltılabilecek kadar ömürlü olduğu belirtilmiş, arızalar arası ortalama süre de 1 milyon saat. Yılda 180TB iş yükü öngörülüyor bu diskler için.
3.5 inçlik SATA bir HDD. 7200RPM, devirle alakalı endişe sesi olabilir, sadece devreye girdiğinde ve uyku moduna geçtiğinde var olduğunu belli ediyor, nispeten sessiz aslında. 256MB önbellekle geliyor, anlık okuma gerektiren küçük şeyler burada tutuluyor, büyük olması her zaman avantajdır.
210MB/saniye okuma ve yazma hızından bahsedilmiş, bunun ne kadarının gerçeğe yansıdığını göreceğiz tabii.
Crystaldiskmark’ta boş haliyle 270MB/saniye okuma ve 265MB/saniye civarı yazma hızına sahip, 4KB teslerinde elbette bir SSD ile arasındaki en önemli fark ortaya çıkıyor, bu gayet normal.
Atto Disk Benchmark’ta 32KB testinde tam hızına ulaşıyor, 512B testinde de hiç fena değil burada mesele tepki süresi tabii.
Anvil’s Storage Utilities testinde alınan skoru karşılaştırmak için kullanabilirsiniz arkadaşlar, bir SSD’den en önemli bir diğer farkı da tabii ki IOPS yani saniye başına giriş çıkış hızı.
AS SSD Benchmark’ta özellikle erişim süresine dikkat edin, bir tarafta 14ms, bir tarafta 1ms’nin altında bir erişim süresi, depolamada tabii ki hız da önemli ama erişim süresi, sistemi seri kılan şey işte bu.
Gerçek dünya testinde bir NVMe SSD’den Ironwolf’a video dosyası aktardım, taksitler halinde 1TB civarı veri aktardım, 250MB/saniye sularında gezdi hep, arada bir tok bir disk sesi gelse de genel olarak kesinlikle rahatsız edici değil.
Seagate FireCuda 510 ve Ironwolf. Ben bu depolama yenileme, güvenceye alma yoluna Ironwolf ile başlamıştım, teknik altyapısı itibarıyla aradığımı buldum diye düşünüyorum. FireCuda 510’un ise özellikle ömrü konusunda vaat ettikleri rakiplerinin çok ötesinde, ben zaten SATA SSD’den bile oyunlarda, üretkenlikte aradığı hızı ve tepkiselliği bulan biri olarak PCIe 3.0 olmasına takılmadım, ufak bir fiyat farkıyla elbette 520 serisi de alınabilir. En nihayetinde FireCuda 510 benden ömrü tarafıyla editörün tercihi ödülünü aldı.