Anlık Bildirim
Sıradaki Video

ASUS ROG Strix X299-E Gaming anakart incelemesi "8 çekirdek i7 7820X 4.8GHz O.C!"

Bu videoda Intel Core X ailesine yönelik LGA 2066 soketiyle ASUS ROG Strix X299-E Gaming'in kaslı tasarımını ele alıyor, sundukları ve komponent bazındaki detaylara inip i7 7820X ile hız aşırtıyoruz.

Intel’in AMD’nin aksine soket yapısını uzun vadeye yayacağız veya şu kadar yıl anakartı değiştirmenize gerek kalmayacak gibi söylemleriyle karşılaşmış değiliz. 1151 ve 1155 arasında yaklaşık 3-4 yıl, 2011 ve 2011-V3 soketlerinde de aynı şekilde 3-4 yıl ara var. Ağustos 2014’te çıkışını yapan 2011-v3’ten sonra şimdi Haziran 2017 döneminde, yine benzer bir aradan sonra 2066 soketi karşımıza çıktı. Asus ROG Strix X299-E Gaming de bu sokete sahip, üst segmente oynayan anakartlardan biri.


Strix serisinden alışılageldik, siyah temalı ve detaylı kutusu içerisinden anakartın kendisi, arka giriş çıkış plakası, 2 açılı 2 düz toplam 4 6GB/saniye sata kablosu, dikey M2 braketi ve vidaları, 3D baskılar için vidalar, yüksek bant genişliğine sahip SLI köprüsü, Q konnektörü, RGB LED şeritler için 80cm uzatma kablosu, bir termal sensör, kablo etiketleri, kablo klipsleri ve alışılageldik dökümantasyonlar çıkıyor.

Kutudaki en önemli içerik 802.11ac standardında, MU-MIMO, Bluetooth 4.2, 2x2 çift bant ve toplam 867Mbit/saniyeye kadar aktarım hızı destekli Wi-Fi anteni oldu, mıknatıslı eski tasarıma göre standıyla, duruşuyla işte şimdi Strix serisine yakışmış. Anakartın 3 yıl garantili olduğunu ekleyip kutuyu geçelim.


Asus ROG Strix X299-E Gaming siyah gri temalı bir anakart, mosfet soğutucuları, giriş çıkışları örten plastik kaplaması olsun Strix ailesiyle benzer çizgileri taşıyor, dikkat çeken en büyük farklılık ortadaki, aynalı ROG yazılı kısım oldu. Mosfetlerin soğutucusu agresif ve keskin çizgilerle bezenmiş, göründüğü kadar da uzun değil, anakarttan itibaren 2.9CM boyunda, herhangi bir şeyle çatışacak gibi değil.

Metal güney köprüsü tasarımı hoş ve aynı zamanda fonksiyonel, altındaki 22110 formuna kadar destekli M2 sata SSD için, termal pediyle beraber ısı dağıtıcı görevi görmüş, SSD’sine göre 15 dereceye kadar daha serin çalışmasını sağlıyor. Hatta 3D yazıcıyla buraya bir tutucu yazdırıp, özel yuvalara vidalayıp minik bir fan bile takabiliyorsunuz, kullandığı şeyleri özelleştirmeyi sevenlere birebir.


Gri, ince kalın çizgilerle süslenen anakart RGB’den nasibini almış tabii, giriş çıkış kaplaması ve aynalı ROG logosu RGB LED’lerle aydınlatılmış, gayet akıcı renk geçişleri var. Aydınlatmayı bir üst seviyeye taşımak için 3 şerit çıkışı verilmiş.

Hepsi alışılageldik, diğer uyumlu ekipmanlarla aydınlatmaları eşlenik çalışan Aura Sync destekli çıkışlar, sağ alttaki ise adreslenebilir, yani şeritteki her LED’in rengini ayrı ayrı belirlemenize imkan sunan bir çıkış. Aura SDK ile kendi profil ve aydınlatmanızı oluşturabiliyor, başkalarıyla paylaşabiliyorsunuz. Adreslenebilir LED şerit çıkışı, mesela NZXT Hue gibi hem yer kaplayan hem de ek bir masraf çıkaran çözümleri belirli ölçüde karşılıyor.


LGA 2066 soketli anakart Intel’in Core X serisi işlemcilerini destekliyor. Digi+ EPU dijital kontrolcünün emrinde 8 fazlı kurulum, uzun ömürlü siyah katı kapasitörler var. Pro Clock II de daha düşük jitter konusunda ve kararlılığı arttıran bir yardımcı.


Pratik testlere geçelim hemen, işlemci olarak 8 çekirdek 16 izlekli ve 140W TDP’li Intel i7 7820X kullandık ve 280MM radyatörlü başarılı AIO çözümü Corsair H115i ile soğuttuk, termal macun Cooler Master’ın MasterGel Pro macunu. Ram tarafında uzun zamandır kullandığım Corsair Vengeance LED 2x8GB 3200MHz hızında RAM’leri kullandım. Tüm sisteme fedakar, artık isteseniz de bulamayacağınız OCZ Fatality 750W’lık PSU güç verdi.


Alışılageldik EUFI BIOS basit ve detaylı olmak üzere iki arayüze sahip, detaylıda bir hızaşırtmacının ihtiyaç duyduğu her şey var. Kısa yoldan, çekirdek voltajını da otomatiğe bırakıp çarpanı 48’e, yani işlemcinin baz hızı 3.6GHz’den 4.8GHz’e çektim ve işte bu kadar.


1.4v işlemci voltajıyla, ki otomatik voltaj biraz agresif, her ne kadar işlemci 90-100 derece arasında gidip gelse de 10 dakikalık AIDA stress testini, performans düşmeden tamamlayabildi. Oyun, üretkenlik yazılımları gibi normal kullanımımda da stabiliteden taviz vermedi. Daha düşük voltajla daha iyi termal başarım yakalanabilir ama tabii bu işlemciden yana bir şans meselesi.


8 DDR4 RAM slotunda Core X serisi 6 çekirdek ve üstü işlemcilerde 128GB 4000MHz, 4 çekirdekli olanlarında 64GB 4000MHz’e kadar destek verilmiş.


Giriş çıkışlara gelelim. İşte en sevdiğimden, bir oyuncunun ebedi bulaşmadığı görüntü giriş çıkışları yok. İlk olarak BIOS geri yükleme düğmesi, iki USB 2.0 ki biri BIOS Flashback portu olarak ayarlanabiliyor, 4 birinci jenerasyon USB 3.1 portu ve biri Tip C formunda olmak üzere iki ikinci jenerasyon USB 3.1 portunu görüyoruz. Anakart üzerinden 4 birinci jenerasyon USB 3.1 ve 2 USB 2.0 portu daha alabildiğinizi ekleyeyim.

En önemlisi de, kasanın önüne aktarabileceğiniz ikinci jenerasyon USB 3.1 portu, kasanın önündeki portlarda daha fazlasını isterseniz çözüm burada.

RJ-45 girişinin ardında Intel I219-V çözümü var, elektrik kaçağına karşı dirençli çözüm yazılımsal olarak gecikme süresini düşürmek için oyunların veri paketlerini önceliğe alabiliyor ama en nihayetinde ham internet hızınız büyük rolü oynuyor. Wi-Fi anteninin çekim gücü ve tepki süresi gayet iyi, router’ımla aynı odada oyunlarda tepki süresi anlamında kabloludan farksız desem yeridir.


Ses çıkışlarının ardında ise Supreme FX 8 kanal S1220A kodeği yer alıyor. 32-bit 192kHz oynatma destekli kodek yine oynatmada 120dB sinyal-gürültü oranına sahip. Farklı PCB katmanlarıyla ayrılıp parazite karşı izole edilen, Nichocon kapasitörlerle güçlendirilmiş çözüm kulaklık amfisiyle de desteklenmiş. Kendi müzik sistemimde ve müzik-oyuncu kulaklıklarımda gayet doyurucu net ve detaylı sesler elde edebildim, özel bir ihtiyaç olmadığı sürece çoğu kullanıcıyı doyurmaktan fazlası.


Tekrar içeriye döndüğümüzde üç PCIe 3.0 X16 slotu ve 2 PCIe 3.0 X4, bir tane de X1 slotu var. X16 slotların hepsi ağır ekran kartlarında sarkma yapmasınlar diye metal ile güçlendirilmişler. SLI ve Crossfire destekli anakart işlemcinin kaç PCI Express hattı desteklediğine göre 16-16 veya 16-16-8 şeklinde kuruluma imkan veriyor, mesela i7 7820X ile 16-16 şeklinde ikili veya 16-8-1 şeklinde üçlü kuruluma gidebiliyorsunuz.


Depolama tarafında iki M2 sata slotu var, biri güney köprüsünün altında 22110, diğeri dikey standıyla beraber 2280 formuna kadar destekli, alttaki PCIE 3.0 X4 hattını, üstteki de duruma göre SATA hattını kullanabiliyor. Sağa bakan 8 6GB/s Sata portunu da ekleyelim.


CPU, GPU, RAM ve başlatma aygıtının kontrolünü yapabileceğiniz LED’lere ve koduyla beraber daha spesifik hataları belirleyebileceğiniz Q-CODE, debug göstergesine yer verilmiş. Anakartın üzerinde 7 tane 4 pin fan çıkışı var. Biri AIO soğutucuların pompaları için, biri de özel sıvı soğutmaların pompaları için özel tasarlanmış, daha güçlü çıkışlar. Ekstra fan başlığıyla beraber 4 fan çıkışı daha alınabiliyor, ekleyelim.


Asus ROG STRIX X299-E Gaming, 2066 soketi ve Core X ailesi için başarılı bir ev sahibi, daha yatkın bir i7 7820X ile 8 çekirdekte 4.8GHz’in ötesi bile mümkün görünüyor, performans tarafında benden onayı aldı. Tasarım anlamında, evet daha afilli rakipleri var lakin elimizdeki anakart da keskin çizgileri ve kaslı yapısıyla, klasik yapıyı severlere daha çok hitap edecektir, zaten istenirse programlanabilir LED çıkışıyla çok daha aydınlatmalı bir yapıya bürünebiliyor. Bu videonun yayınlandığı tarih itibarıyla fiyatı 1550-1600 lira civarında, geçen seneki Z270 serisinin aksine bu sefer rakiplerinden ortalama 100-150 lira daha uygun fiyatla mücadeleye başlamış ASUS, performansını da göz önüne alırsak ibreler ASUS’u gösteriyor desek yanlış olmaz.

Uzun lafın kısası, Core X i7 7740 değil de i7 7820 ve üstü, 8-10 çekirdekli bir işlemci alıp hızaşırtma yapmak istiyorum, kafam rahat olsun diyorsanız eğer ASUS ROG STRİX X299-E Gaming testlerden de gördüğünüz üzere rahatlıkla tavsiye edebileceğim bir anakart.
 
Yeni Haber
şimdi
Geri Bildirim