Özellikle geçtiğimiz haftalarda meydana gelen Uber kazası, insanları bu konuda ikiye bölmüş durumda. 49 yaşındaki bir kadının ölümüyle sonuçlanan bu üzücü kazayla ilgili bir taraf Uber’in sürücüsüz araç teknolojisini suçlarken, diğerleri de bu kazanın çok fazla abartıldığını düşünüyor. Phantom Auto adındaki şirket ise olaya bambaşka bir açıdan yaklaşıyor.
Kaliforniya’da ofisi bulunan Phantom Auto, tüm Ar-Ge çalışmalarını buradaki küçük ofisinden yürütüyor. Bu ofis, aynı zamanda sürücüsüz araç teknolojisi bir sebepten dolayı çalışmadığında uzaktan kontrolü ele alacak sürücülere de ev sahipliği yapıyor.
Uzaktan sürücü kontrolü ele alacak
Phantom Auto’nun amacı, sürücüsüz araç teknolojisinin hata verdiği durumlarda aracın kontrolünü uzaktan sağlayabilmek. Ofisteki koltuğunda oturan bu “uzaktan sürücüler”, araçtaki tüm kamera verilerine erişim sağlayabilecek. Aynı zamanda direksiyon, gaz/fren ve el freni gibi aracın tüm kontrollerini eline alabilecek. Şirketin belirttiğine göre bu uzaktan bağlantılı kontrollerde herhangi bir gecikme yaşanmayacak. Zira kontrollerde yaşanacak milisaniyelik bir gecikme bile kazaya sebebiyet verebilir.
Phantom Auto’nun vizyonu önce kendi ülkesinden başlayarak tüm dünyada sayısız çağrı merkezleri kurarak dev bir sürücüsüz araç filosuna hükmetmek. Bu konuda başarılı olup olamayacaklarını ise zaman gösterecek.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.