İnce Satırlar
Liste Modu
Döşeme Modu
Sade Döşeme Modu
Blog Modu
Daha önce incelediğimiz Asus ROG Maximus 9 Formula performansıyla tepeye oynadığı gibi fiyatı anlamında da aynı şekildeydi ve bir oyuncudan çok bir profesyonele, profesyonel hızaşırtmaya odaklıydı.
Şimdi ise elimizde Strix serisi yani hem performans hem de fiyat anlamında oyuncuları hedefleyen, bir rekor platformu değil ama iyisini isteyenler, hızaşırtma yapmayı düşünenler için ROG Strix Z270E Gaming var.
Strix serisinin alışılageldik siyah, bol detaylı kutusu içerisinden anakartın kendisi, iki düz iki açılı siyah sata kablosu, Aura aydınlatma için uzatma kablosu, High Bandwith SLI köprüsü, işlemci takma braketi, üç boyutlu ek parçalar ve M2 slotu için vidaların ardından giriş çıkış plakası çıkıyor.
Mıktanıslı ve açılandırılabilir yapıdaki 2T2R model Bluetooth 4.1 ve Wi-Fi anteni 802.11ac standardında, MU-MIMO ve 867 megabit/saniye destekli, çift bant çalışabiliyor, anakartın segmenti hakkında sinyal veriyor aslında. Alışılageldik dökümantasyonlar, kablo etiketleri, Strix yapıştırmaları ve bardak altlığına ekstra olarak Cablemods’dan yapılacak alışverişler için %20 indirim kuponu çıkıyor, büyük değil belki ama gönül alan ekstralar kesinlikle.
Siyah-metalik gri temalı anakartta agresif bir tasarım dili benimsenmiş, mosfetler ve fazların üzerindeki büyük ve yüksek metal soğutucular keskin hatlara sahip. Üstteki soğutucu 4.4cm boyunda, fırçalı metal görünümlü ve parlak yapılarına ek olarak yarıklarıyla adeta zırh parçalarına benziyorlar. Sol tarafta giriş çıkış portlarının üzerindeki diri siyah plastik, hafif simli duran kaplama da genel temayla özdeşiyor diyebilirim.
Köprü soğutucusu ROG logosuyla süslenmiş parlak bir yüzeye sahip, düz olsa da üzerindeki çizgiler ışık altında girintili çıkıntılı görünmesini sağlıyor.
Siyah PCB’nin büyük bir kısmına farklı aralıklarla dikey ve yatay şeritler çekilmiş, uzaktan bakıldığında gride çift ton oluşturulmuş. Özetleyecek olursam eğer fiyat segmentinde renkli tasarım severler için tabiri caizse daha afilli, daha güzel görünen anakartlar var ama şahsen klas ve kaslı görünüm severleri memnun edecek bir görünüm ortaya konulduğunu düşünüyorum.
Z270 yongasetinde Intel’in 7. nesil düz ve hızaşırtma destekli Kaby Lake işlemcilerine, aynı zamanda 6. nesile de ev sahipliği yapıyor. LGA1151 soketi etrafındaki soğutucuların ardında, dijital voltaj kontrolcüsü emrindeki 8+2 diziliminde fazlar bulunuyor, 8’i işlemci, 2’si entegre GPU için, Japon siyah metalik katı kapasitörlerle desteklenmişler.
Asus’un detaylı ve kullanışlı UEFI BIOS’u üzerinden, sadece çarpan kilidi ayarıyla i5 7600K’da 5GHz’in üstüne kolaylıkla çıkabiliyorsunuz, otomatik voltaj biraz agresif gerçi. Ekipmanlarınızın potansiyeli doğrultusunda anakart bir limitleyici bir faktör oluşturmuyor, Digi EPU voltaj kontrolcüsü ve fazların stabilitesi adlarını sürdürüyor diyebilirim.
Dört DDR4 RAM slotunda 3866MHz’e kadar çıkabiliyorsunuz, maksimum 64GB’a kadar destek verilmiş, XMP destekli olduklarını ekleyeyim.
Şimdi giriş portlarına bakalım biraz, Wi-Fi antenini bağlayabileceğiniz anten girişlerinin hemen altında USB 3.1 standardındaki 3 amper güç ve yüksek hız destekli bir Tip A, bir de Tip C formunda çıkış verilmiş. USB portunun altında görüntü çıkışların var. Display port 1.2, HDMI 1.4b ve DVI portu. Display port üzerinden 4K 60Hz görüntü çıkışı alabiliyorsunuz. Ardından combo PS2 girişi ve 4 adet USB 3.0 çıkışına yer verilmiş. Ürünün segmenti kullanıcılarının belki de hiç kullanmayacağı kadar görüntü çıkışı yerine USB 2.0 bile olsa iki USB çıkışı daha görmek isterdim doğrusu.
Anakart üzerinden alınabilen ek USB 3.0 ve 2.0 portları haricinde destekli kasaların ön paneli için bir de USB 3.1 çıkışı verilmiş, güzel bir ek.
RJ-45 portunun ardında Intel’in I219-V’si tercih edilmiş, yazılımsal destekle beraber oyunların veri paketlerinin önceliğe alınıp gecikme süreleri düşürülebiliyor ama tabii burada ham internet hızı ana faktörü oluşturuyor, yüksek akım korumalı olduğunu da ekleyelim.
Ses çıkışlarının ardında Z270 yongasetiyle tanıdığımız ALC1220 yongasetinin özelleştirilmiş versiyonu ROG SupremeFX S1220A var, 32-bit 192KHz oynatma destekli bu yonga ses çıkış için 120db sinyal-gürültü onanına sahip. Parazitlenmeye karşı ayrı bir hat ile ayrılmış, Texas Instruments’ın RC4580’i ve OPA 1688 çift amfiyle desteklenmiş, genel pakete Nichicon kapasitörler güç veriyor. Mesela geçtiğimiz nesilden, yine özelleştirilmiş ALC1150’ye kıyasla uygun ses ve video içeriklerde kulaklıklarla yaptığım testlerde seçiçi kullanıcıların farkı sezebileceğini söyleyebilirim, orta-üst seviye kulaklıkları da rahatlıkla besleyebildiğini ekleyeyeyim.
Üç PCI-Express x16 slotunda SLI ve Crossfire gibi çoklu kurulumlarda 8-8-4 şeklinde çalışıyorlar. İlk iki slot ağır kartların sokete zarar vermemesi ve sarkmamaları için metal gövdeyle güçlendirilmiş.
PCI Express slotunun üzerinde ve alt iki slotun arasında, toplam 2 M2 sata yuvası var. İlkine 2280, ikincisine 22100 form faktörüne kadar SSD takabiliyorsunuz. PCI Express 3.0 x4 hattı üzerinden herhangi bir darboğaz oluşmadan Nvme standardındaki SSD’leri tam potansiyel kullanabiliyorsunuz. HDD’lerin kapasitesi ve SSD’lerin hızını birleştiren Intel Optane destekli olduklarını ekleyelim.
Bu slotlar haricinde 6 adet 6GB/saniye destekli Sata portu var, M2 sata SSD’lerin hızla ilerleyişi U.2 girişli cihazların popülerliğini üretici tarafında da iyice azaltmış gibi görünüyor.
RGB, belirli bir segment için artık vazgeçilmez, bu bağlamda giriş çıkış portları kaplamasında bir şerit halinde RGB aydınlatmaya yer verilmiş, isterseniz bilgisayar kapalıyken de çalışabiliyor ama köprü soğutucusunun da aydınlatılması gerekiyordu bence. Bu açığı çift RGB şerit çıkışı kapatıyor diyebilirim, 5050 RGB 12v 2 amper, 2 metreye kadar LED şerit takabiliyor, anakart aydınlatmasını, uyumlu ekipmanları ve bu şeritleri eşlenik bir şekilde kontrol edebiliyorsunuz.
Asus son nesilde 3B yazıcı ile çıkarılabilen ek parçaları ön plana çıkarıyor, hazır şablonlar olduğu gibi kendiniz de bir şeyler tasarlayıp, anakartın üzerindeki bu iş için hazırlanmış yuvalara kutudan çıkan vidalarla takabiliyorsunuz. Mesela anakart kablosunu örtmek için bir kapak, kendi adınızın basılı olduğu bir plaka veya M2 sata slotu için bir fan tutacağı gibi. Aslında hayal gücünüz el verdikçe her şey mümkün.
Asus ROG Strix Z270E siyah-gri temalı yapısı, gri şeritlerle tonlandırılmış siyah PCB’si, mosfet soğutucularıyla tasarım anlamında güçlü görünüyor, renk geçişleri hayli akıcı RGB aydınlatma gayet hoş. Dijital voltaj kontrolcüsü ve fazlardaki aşılageldik Asus kalitesiyle hızaşırtmada da limitleyici bir faktör oluşturacak gibi değil, sıvı soğutma çözümleri için yüksek güç çıkışı sağlayan 4 pin çıkışları da unutmamak lazım.
Bu videonun yayınladığı tarih itibarıyla Strix Z270E 1050-1150TL civarında bir fiyatlandırmaya sahip, şahsen fiyat segmenti için Wi-Fi anteninin lüks ve Strix serisi dahilinde bir oyuncunun zorunlu kalmadığı sürece kullanmayacağı bir ekipman olduğunu düşünüyorum, daha fazla USB portu makbule geçerdi doğrusu. MSI cephesinden geçtiğimiz nesilden bu yana dijital faz kontrocüsü, üç M2 sata slotu, debug göstergesi, entegre start butonu ve daha fazla aydınlatmayla gelen Gaming M7 1250-1300TL civarındaki fiyatlandırmasıyla çok ciddi bir rakip.
Strix Z270E kaslı görünümü, özel hızaşırtma kontrolcüsü, kaliteli fazları, anakart üzerinden kasanın ön paneli için USB 3.1 çıkışı, hızlı Wi-Fi anteni derken dolu bir paket ancak fiyatı yeni nesil rakipleri karşısında ROG Strix Z270E’yi zorlayacak gibi.
Böylelikle bir inceleme videomuzun daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.
