Anlık Bildirim
Sıradaki Video

Asus büyük güçlerle oynuyor! "Asus Z490 A-Gaming/XII Hero/Apex"

Bu videoda Asus ROG Strix Z490 A-Gaming, ROG Maximus XII Hero ve ROG Maximus XII Apex'e yakından bakıyoruz. Intel i9 10900 ile denediğimiz anakartların detaylarına iniyoruz.
Önce Z490 yonga setinden bahsetmek lazım. Bu anakartlarla Intel Cascade Lake ailesi işlemcileri kullanabiliyorsunuz, giriş segment i3 10100’den üst segment i9 10900KF’ye kadar, Celeron ve Pentium Gold’ları pek kaale almıyorum. 14nm+++ litografiyle gelen işlemciler bunlar, LGA1200 soketlerle uyumlular.

Z490 genel olarak soket yapısıyla farklı, Z390’lardaki LGA1551’e göre 49 tane daha fazla pin var, Intel bunun enerji dağıtımında verimlilik için gerekli olduğunu söylüyor ama bence hiç inandırıcı değil. Şu anki tabloda 10. ve 11. nesil işlemciler LGA1200 soket yapısını kullanacak, yani 2 nesillik bir döngü söz konusu. Soğutucular konusunda ekstra bir aparata gerek yok, LGA 1551 soğutucular LGA 1200’e de uyumlu.

En önemli konu, PCIe 4.0 meselesi, AMD tarafında mesela X570 anakartlarda PCIe 4.0  desteği var, herhangi bir işlemci sınırlandırması da yok ama Z490 anakartlarda işler biraz karışık. Bazı Z490 anakartlar PCIe 4.0 desteğine sahip ama 10. nesil Intel işlemciler destekli değil, dolayısıyla bu avantajdan faydalanamıyorsunuz, 11. nesilde gelir mi, bilemiyorum ama Intel tarafında PCIe 4.0 için bekleneceği açık. Açıkçası PCIe 4.0’ın ekran kartlarında henüz elle tutulur bir getirisi yok, daha PCIe 3.0 bantgenişliğini doyurabilen bir ekran kartı göremedik ama PCIe 4.0 hatlarını kullanan NVMe SSD’lerde fark bariz, 5.5GB/saniyelere kadar çıkılabiliyor.

Elimizde Asus’un 3 tane Z490 anakartı var. İlki ROG Strix Z490-A Gaming, tasarımıyla beni cezbeden bir anakart oldu, faz kurulumu da abileri gibi doyurucu. İkincisi ROG Maximus XII Hero, Maximus’lar zaten adlarının haklarını veriyorlar, ben de halihazırda bir Maximus X Hero kullanıcısıyım ve USB çıkışlarının sayısı benim için çok önemli. Üçüncüsü ise Maximus XII Apex, bu direkt hızaşırtma rekoru hedefliyorsanız sahip olmak isteyebileceğiniz bir anakart, normal bir anakart değil bu.
Test sistemime güç vermek için, Asus Thor 850W 80+ Platinum sertifikalı bir PSU kullandım, merak edenler için bobin zırıltısı sıfır, fan açtıramadım henüz, tüketim gösteren ekranı özellikle tercih sebebim oldu. 2x8GB 3000MHz CL16 bir RAM kiti, 280mm’lik bir AIO ve Nvidia Titan X ekran kartı kullandım, Windows güncellemeleri tam, anakartların BIOS’larını da güncelledim tabii.

ROG Strix Z490-A Gaming. Siyah-gri tasarımlı bir anakart, ışıkla belirginleşen yazıların işlendiği, Aura Sync destekli RGB aydınlatmasıyla yakışıklı, tematik bir anakart, siyah beyaz sistem kurulumlarına gider.

4 tane RAM slotunda 4800MHz’e kadar hızaşırtabiliyorsunuz, 128GB’a kadar destekli. 2 tane M.2 slotu var, 1 tanesi termal pediyle metal blokla soğutuluyor ve PCIe 4.0 NVMe SSD’ler de takabilirsiniz tabii ama PCIe 3.0’da çalışacaklarından dolayı 3500MB/saniye civarında takılır. 6 tane de SATA portu var.

Güç bileşenlerinde 14 fazlı bir kurulum var, Maximus XII Hero’da 16 fazlı ama güç konnektörlerinin kurulumu aynı, 8+4 pin. Digi+ dijital voltaj kontrolcüsünün emrindeler ve alaşımlı fazlar bunlar, yüksek ısıya mukavemetleri arttırılmış, üzerlerinde de yeterli bloklara yer verilmiş, yaptığım testlerde ki i9 10900 kullandım, 10 çekirdek 20 izlekli bir işlemci, stres testinde VRM soğutucuları elle tutabileceğim şekilde ılıktı sadece.

Arkada toplam 8 USB portu var, 2 tane ikinci jenerasyon, 4 tane birinci jenerasyon USB 3.2 portu. BIOS’un kullanılmaz hale geldiği, ekranın hiç açılmadığı durumlarda BIOS resetleyebilirsiniz buradaki butonlarla veya en kötü senaryoda BIOS Flashback’i kullanabilirsiniz, USB ile BIOS atabilirsiniz, günlük kullanımda normal bir USB 2.0 portu bunlar zaten. Anakartın üzerinde kasanın üzerindeki Tip C için kullanabileceğiniz bir çıkış var. Ekstra 4 USB 2.0, 2 tane de USB 3.2 çıkışı daha alınabiliyor anakarttan.
Ses tarafında Asus geçtiğimiz nesilde de kullandığı ROG Supreme FX S1220A’yı kullanmış, 32-bit 192kHz destekli, 8 kanal çıkış veriyor, benim oyuncu kulaklıklarımı ziyadesiyle doyurdu.

3 tane PCIe x16 slotu, hepsi ağır kartlar için metalle güçlendirilmiş, X4 ve X1 slotları da var. Debug LED’leri, 2 tane 12v, 1 tane 5v adreslenebilir LED çıkışı derken bir konuya takıldım, 2 tane kasa fanı çıkışı var, benim gibi bir çoklayıcı kullanmak durumunda kalacaksınız. AIO’lar için pompa çıkışı da bulunuyor.

Özetlemek gerekirse yine üst segment bir ürün, 10. nesil için faz kurulumuyla güç anlamında besler mi beslemez mi diye düşündürmüyor. Anakarta iyi bir yatırım yapacağım, orası kesin ama bir dal Fiyat/Performans alırım derseniz, siyah-beyaz tematik bir kurulum yapacaksanız ROG Strix Z490-A Gaming listenizde bulunmalı bence.

ROG Maximus XII Hero. Baştan söyleyeyim, bir Maximus X Hero kullanıcısı olarak, bir editör olarak geçmek isteyeceğim anakart bu olurdu açıkçası. Tasarımsal açıdan X Hero’ya göre daha baba, daha oturaklı bir tasarıma gidilmiş, ağırlıklı olarak siyah kullanılmış.

4 RAM slotunda 4800MHz’e kadar hız ve 128GB’a kadar kapasite destekli. 3 tane M.2 slotu var, hepsi pasif olarak metal blokların altında soğutuluyor, yeterince kalınlar. 10. nesil işlemcilerle PCIe 3.0’a kadar destekliler. 6 tane de SATA portunu görüyoruz.

Güç bileşenleri tarafı oldukça kuvvetli, 14+2 şeklinde bir VRM, voltaj regülatör modülü kurulumu var, her biri 60 ampere kadar yük kaldırabiliyor. Devamında da 45 amper MicroFine alaşım fazlar var. Kapasitörler Japon üretimi katı polimer siyah kapasitörler, yüksek sıcaklıklarda uzun süre çalışabilmeleri bir tarafa ömürleriyle biliniyorlar. Bir 8, bir 4 pin güç girişi var, Z490-A Gaming’de de aynı şekildeydi, kapasitörler de yine Japon kapasitörlerdi onda ama VRM-Faz kurulumu, bloklar arasındaki geniş çaplı ısı borusu, hatta 3. bir blok ile toplam soğutma kapasitesinin arttırılması gibi konularla Maximus XII Hero çok daha başarılı bir altyapı sunmuş.

Giriş çıkışların olduğu tarafta önce CMOS temizleme ve BIOS sıfırlama butonlarını görüyoruz, hızaşırtma sevenler için önemliler, yine BIOS’un zarar gördüğü durumlarda BIOS flash’ı ile BIOS atabiliyorsunuz. 4 tane USB 3.2 ikinci jenerasyon, 4 tane USB 3.2 birinci jenerasyon, 2 tane de USB 2.0 portu var, benim tüm çevre ekipmanlarım USB kullanıyor, hoparlörüne kadar, o yüzden USB sayısı çok çok önemli benim için, Tip C’yi bile ben dönüştürücüyle Tip A’ya çeviriyorum.
 Yine anakart üzerinden kasa üzerindeki portlar için ikinci jenerasyon USB 3.2’ye kadar çıkış almak mümkün. 2 tane RJ-45 portu var, biri Intel 1Gbit, diğeri Marvell’in 5Gbit’lik çözümü, yedekli bir internet altyapısı da kurulabilir bu şekilde. Wi-Fi kartı da var, 802.11ax, daha bilinen adıyla Wi-Fi 6 destekli, toplamda 2.4Gbit bant genişliğine sahip. Bir oyuncu sisteminde mesela Wi-Fi ne kadar mantıklı, ben kullanıyorum mesela, tartışmaya açık bir konu kesinlikle ama güzel yanı Bluetooth 5.1 desteklemesi, zaman zaman telefonundan bilgisayarına Bluetooth’dan aktarım yapan, Bluetooth kulaklığı da destekliyse düşük gecikmeyle bağlantı kuran biri için önem kazanabilir. Ses yongası yine SupremeFX S1220 ama üzerinde ayrıca ESS Sabre ES9023 DAC ve RC4580 OP amfisi var.

3 tane PCIe 3.0 x16 slotu bulunuyor,  ikisi ağır kartlar zarar vermesin diye metal zırhlı, 3 tane de PCIe 3.0 x1 slotu. Ekstralara gelelim, Debug gösgergesi var, kod üzerinden ne oldu ne bitti öğreniyorsunuz, Start butonu var, uzay kurulumda direkt buradan başlatıyorsunuz sistemi. Flexkey görevlendirilebilir bir buton, ister Aura aydınlatmayı kapayın, ister direkt UEFI BIOS’a gidin gibi gibi. 2 tane 12V, 2 tane 5v adreslenebilir LED şerit desteği var, ben RGB’yi severim bilirsiniz.
Özetlemek gerekirse, Maximus XII Hero benim bir editör olarak kullanmak isteyebileceğim bir anakart. Güç bileşenleri, giriş çıkışları, ekstraları, hiçbir şeyden tasarruf edilmemiş lüks bir anakart bu, tabii ki fiyatı tüm bunların bedeli ki hak eder, net. Tasarrufun T’sinin anılmadığı üst segment performansın istendiği bir sistemde yer alabilecek, baba bir anakart, bu anakartla bir hızaşırtma denemesi yaparız ilerleyen zamanlarda.

Maximus XII Apex. Maximus XII Hero’ya sadece tasarımsal açıdan biraz benzeyen bir anakart. Köşeden köşeye hatlar, giriş çıkış kapağındaki ve güney köprüsü tarafındaki RGB ROG aydınlatmasıyla tam siyah yapıya ufak renkler katılmış. Kaplama namına gördüğünüz neredeyse her şey metal malzeme, giriş çıkışların kapakları mesela plastik olur, o da metal bir soğutucu blok ve hepsi birbirine ısı borularıyla bağlı, yeni VRM’ler anakartı kaplayan devasa bir blok kütlesiyle soğutuluyor, Apex’in niyeti belli açıkçası, mutlak hızaşırtma. Maximus X Apex ile i7 8700K 6 çekirdek için 7.3GHz’e çıkarılmış, 2 dünya rekoru ve 9 global birincilik elde edilmiş, yani Apex serisini tercih etmek için uçuk hızaşırtma hedefleriniz olması gerek.
2 tane RAM slotu var, 4800MHz’e kadar hız aşırtılabilir, toplam 64GB destekli. RAM slotu gibi görünen bir DIMM.2 slotu var, DIMM.2 kartıyla beraber buraya M.2 SSD takabiliyorsunuz, anakartın üzerinde de bir tane slot var, 6 tane de SATA portu.

Güç bileşenleri tarafında 16 fazlı bir kurulum var, hepsi CPU ile görevli. VRM’ler 70 amperi kaldırabilen VRM’ler, fazlar da Maximus Hero ile benzer şekilde MicroFine alaşımlı fazlar, 45 amper kaldırabiliyorlar, japon katı kapasitörler var yine. Dediğim gibi anakartın üzerindeki tüm bloklar metal, borularla oluşan ısı hepsine dağıtılıyor. Sıvı azotla yapılan bir hızaşırtma denemesi düşünün mesela, bu anakartta nemlenme, ıslanma için bunu fark edebilen özel dedektörler var, CPU, DRAM ve PCIe portları etrafına konumlandırılmışlar. Toplamda, benim bir anakartta gördüğüm en güçlü faz kurulumlarından biri oldu, aynı zamanda da en büyük VRM soğutucusuna sahip anakart oldu Maximus XII Apex.

Giriş çıkışları bol, arkada 10 çıkış var, 5 tane USB 3.2 ikinci jenerasyon, 5 tane USB 3.2 birinci jenerasyon portu, anakart üzerinden de 8 tane çıkış alabiliyorsunuz, kasanın üzerindeki portlara verebilirsiniz mesela. Wi-Fi 6 destekli, kablosuz da bağlanır, 2.5Gbit portu da var, kablolu da bağlayabilirsiniz, tercih Intel çözümlerden yana.

Ses yongası ROG SupremeFX S1220A, bir ses sistemini kalite anlamında, bir oyuncu kulaklıklığını güç anlamında besler ama böyle hızaşırtma odaklı bir anakartta bunların pek önemi yok.

2 tane PCIe X16, 1 tane PCIe X4, 1 tane de PCIe X1 slotu. Şimdi ekstralara gelelim. hızaşırtmacılar için çeşitli anahtarlar ve butonlar var, mesela 3 numara olarak geçen Slow Mode anahtarı, benchmark’ta sıkıntı çıkarabilecek yerlerde işlemci çarpanını 8’e düşürüyor, 4 Pause modu, benchmark anında ince hızaşırtma ayarları yapabiliyorsunuz bununla. 7 numaralı alan diyelim, buradaki ölçüm noktalarından manuel olarak voltaj ölçümü yapabiliyorsunuz. İşin özü şu, rekorluk hızaşırtma projelerinde kullanılacak bir anakart bu, çok küçük bir kesime hitap ediyor.
 (Detaylı testler için videoyu izleyin)

Finalde şunu söylemek lazım, Intel mi AMD mi tercih etmeli, burası hala tartışmaya açık, hala diyorum çünkü AMD’nin ezici bir litografi, devamında da Fiyat/Performans üstünlüğü olsa da Intel çoğu kullanıcının vazgeçmek istemediği, oyunlarda yine 1-2 tık da olsa avantajı olan işlemciler üretiyor.
Dolayısıyla aklınızda 10. nesil Intel tabanlı bir sistem kurma planı varsa Z490-A Gaming ve benim editör olarak kullanmak isterim diyebileceğim doygunlukta ROG Maximus XII Hero tercih listenizde bulunsun zira her şeyden önce güç bileşenleriyle, toplam kaliteleriyle dolu paketler. Hızaşırtma yapabileceğimiz bir işlemci bulunca hızaşırtırız, karşılaştırılabilecek rakip platformu oluşturunca karşılaştırırız, bu bir ilk karşılaşma, deneyim videosuydu arkadaşlar, o zaman sınırlarını zorlarız.
Yeni Haber
şimdi
Geri Bildirim