Bakterilerin antibiyotik direncine karşı ümit verici gelişme!

Onları Bu Denli Güçlü Yapan Ne?
Bu Savunma Yöntemi Nasıl Yaygınlaştı?
Çalışmalar ümit vadediyor
Yorumlar

Metehan Göktaş

Yazar

Bakterilerin antibiyotik direncine karşı ümit verici gelişme!

Son zamanlarda sıkça gündeme gelen antibiyotiklerin bakteriler karşısında işlevsiz kalması bilim dünyasında oldukça ciddi bir gündem olmuş durumda. Yapılan son çalışma ise soruna çare olabilecek niteliğe sahip.

Geçmişte insanoğlunun gayet başarılı bir şekilde geri püskürtebildiği Pnömoni, E. Coli ve gonore gibi bakteriyel enfeksiyonlar artık bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanması sebebiyle ciddi bir sorun haline geldi. Öyle ki Oregon State Üniversitesi’nde Baş Araştırmacı Bruce Geller konuyla ilgili olarak temel antibiyotiklerimizin çoğunun artık kullanılamaz halde olduğunun belirtiyor.

Onları Bu Denli Güçlü Yapan Ne?

Ne yazık ki bilinçsiz kullanımdan ötürü bakteriler antibiyotiklere karşı dirençli hale geldiler. Buna çare arayan bilim adamları ise sorunu çözmek için bakterilerin antibiyotiklere karşı savunmasını sağlayan sistemine odaklandı. Bilim adamlarının üzerinde çalıştıkları yol ise bakterinin antibiyotikleri hidroliz ederek işlevsiz hale getiren biyolojik savunması.

Bu Savunma Yöntemi Nasıl Yaygınlaştı?

Bağışıklığın yaygınlaşma sebebi olarak Hindistan ve çevresine giden turistlerin bu bölgedeki tam olarak asepsis (hastalığa sebebiyet veren etkenlerden uzak) şartlarda tedavi edilmemesi gösteriliyor. Bir diğer sebep olarak ise bölgedeki ucuz estetik ameliyat imkanlarından faydalanmak isteyen turistlerin yurtlarına bu bağışıklık yöntemine sahip bakterileri getirmesi tahmin ediliyor.

Son zamanlara dek bakterilerin hücre duvarlarını yıkmak suretiyle onları etkisiz hale getiren antibiyotik çeşidi olan karbapenemler kullanılıyordu. Bakterilerin NDM-1 adı verilen gen aracılığıyla bu antibiyotiği yıkan bir çeşit enzim salgılamasıyla bu antibiyotik işlevsiz hale gelmişti tıpkı Penisilin ve ona benzer bir antibiyotik olan Sefalosprinlere olduğu gibi. Dolayısıyla araştırmacıların çalışması da bu geni etkisiz hale getirmek üzerine oldu. Bir çeşit PPMO (Peptit konjuge Fosforodiamidat Morfolino Oligomer) olan bir molekülü kullanan uzmanların yöntemine benzer bir çalışma aslında daha önce yapılmıştı fakat bu çalışmayı öncekilerden farklı kılan detay öncekilerin sadece belirli tür bakterilerde işe yarayan bir yapısı varken bu çalışmanın ise bütün bakterilere hitap edecek bir yöntem geliştirmeyi amaç edinmesi.

Ekip petri kabında yaptıkları ufak denemede karbapenem cinsi antibiyotiğe karşı dirençli üç çeşit bakteriyi kullandılar ve hepsi de NDM-1 üretebilen bakterilerdi. Ortama karbapenemin bir çeşidi olan Meropenem ile yeni PPMO çeşidini ilave ettiklerinde antibiyotiklerin bakteriler karşı olan başarısının arttığını gözlemlediler. Daha sonra antibiyotiğe dirençli E. Coli ile enfekte olmuş farelerde yeni çözümü denediklerinde farelerin etkili bir şekilde iyileştiğini ve farelerin hayatta kalma oranının arttığını gözlemlediler.

Petri kabı

Çalışmalar ümit vadediyor

Ek olarak Geller konu ile ilgili olarak yeni çalışma sayesinde artık işlevini yitirmiş bir çok antibiyotiğin geri kazanılabileceğini ve antibiyotiklere eski etkisinin geri verilebileceğini aktardı. Ayrıca çalışma her ne kadar farelerde başarılı sonuçlar elde etse de insanlarda işe yarayıp yaramayacağına dair henüz yeterli kanıt mevcut değil. Son olarak araştırmanın önümüzdeki üç yıl içerisinde klinik çalışmalara hazır olabileceği belirtildi.