Araştırmacılar, insan dokusunu taklit etmeye çalışırken karşılaştıkları sorunların başında; besinler ve oksijenin dokulara nüfuz etmesini sağlamak ile oluşan atıkları bu dokulardan uzaklaştırma eyleminin geldiğini vurgulamış. Vücudumuzda damar ağlarının üstlendiği bahsi geçen görevin, yumuşak ve yapay maddeler kullanılarak yerine getirilmeye çalışılması ise bilim insanlarının bir süredir aşamadığı bir engel.
Bilim insanları, söz konusu engelleri aşmak için geliştirdikleri yöntemde; mavi ışığa tutulduğunda sertleşen bir sıvı hidrojel solüsyonunun ince tabakalar halinde basılabileceğini belirtmişler. Bu teknik yardımıyla da insan vücudundaki damar ağlarına benzeyen ve karmaşık bir iç mimariye sahip bio uyumlu jellerin, biobaskı (3D baskı) yöntemiyle üretilmesinin önü açılmış. Bu sayede üretilen hidrojel model ise sahip olduğu hava kanallarıyla etrafındaki kan damarlarına oksijen sağlayan ve akciğeri taklit eden bir hava kesesi olmuş. Yapay keseyle ilgili gerçekleştirilen çalışmanın ise bu hafta yayınlanan Science dergisinin kapağında yer aldığı bilgisi de ayrıca paylaşılmış
Bilim insanları, doku mühendisliği için stereolitografi aparatı (the stereolithography apparatus for tissue engineering-SLATE) adını verdikleri bu yöntemi geliştirirken açık kaynaklı diğer projelerden istifade ettiklerini ifade ediyor. Bu sebeple kendi araştırmalarını da açık kaynaklı ve kolay ulaşılabilir hale getiren araştırmacılar böylelikle, sadece ABD’de organ bağışı bekleyen 100,000’den fazla hastaya biobaskı yöntemiyle oluşturulan organların daha kısa sürede nakledilebileceğini vurguluyorlar.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.