Carbide serisi 600C aslına bakarsanız 400C ile benzerlikler taşıyan bir kasa ancak diğer tüm Corsair kasalardan ayrıştığı bir nokta var o da ters kasa kurulumuna göre dizayn edilmiş olması.
Standart kutulaması içerisinden koruyucu bir beze sarılı şekilde kasanın kendisi, alışılagelmiş dökümantasyonlar ve kasanın içerisinde bir kutuda gerekli vidalarla kablo klipsleri çıkıyor, ürün iki yıl garantili.
Sadece siyah rengi seçeneğiyle gelen Corsair Carbide 600C içerisine Mini-ITX, MicroATX, ATX ve EATX anakartları alabilen Full Tower bir kasa. 26cm en, 53.5cm boy ve 45.4cm uzunluğundaki kasa 10 kilo ağırlığında, şahsen kullandığım Mid Tower 400C’den kağıt üstünde de pratikte de daha büyük, daha heybetli duran bir kasa, Air 740 kadar da değil tabii, en nihayetinde boylu ve enli bir kasa olduğu için heybetli duruyor.
Kasanın ön yüzü metal malzemeden, hissiyatı hoş ve parmak izi tutmaya biraz müsait. Üstte sağ tarafından açabileceğiniz, kapattığınızda mıknatıslarla tutunan 2 5.25 slotlarının kapağı var. İki eklemli menteşesi gıcırtısız, sadece parmağınızla, işin içinde mıknatıslar olunca kolayca kapatabiliyorsunuz bu kapağı, gevşeme ihtimali yok.
Ön kapak yine biraz sert ama 400C’den deneyimlerim sonucu zamanla ideal kıvama gelen, güvenilir sert tırnaklarla tutunuyor, açtığınızda ilk etapta yine mıknatısları sayesinde tak çıkar yapması kolay, ince gözenekli toz filtresini görüyoruz. Bu fan slotlarına 2 12 veya 14cm’lik fan takabiliyorsunuz, aynı şekilde Corsair H115i gibi 280mm’lik sıvı soğutucu radyatörleri de takılabiliyor.
Kasanın üstü kapalı, butonlar solda, piano black bir yüzeyde toplanmış. Burada klikli sese sahip, hafif sert bir açma kapama butonu, disk durum LED’i, 3 kademeli fan kontrolcüsü, kulaklık ve mikrofon girişleri, iki USB 3.0 ve iki USB 2.0 portu görüyoruz. USB 2.0 da olsa ayriyeten iki USB portu daha makbule geçmiş doğrusu, fan kontrolcüsü de aynı şekilde.
Topuklar yere sağlam oturan, altlarındaki kauçukla kaymayan topuklar, kasayı yerden 3cm kadar yukarıda tutuyorlar. Alt yüzeyde boydan boya, aşağıdaki fan slotları için ince gözenekli bir filtre daha var, mıknatıslı yapısı sayesinde kasayı kaldırmadan çekip alabiliyor, takarken de gözlere oturdu mu oturmadı mı diye uğraştırmadan geri takabiliyorsunuz.
Kasanın arkasında ise sıradışı bir detay yok açıkçası, ters kurulum yapısı dolayısıyla power supply yukarıda, egzoz fanı ise aşağıda konumlandırılmış.
Kasanın sağ tarafına geçelim, evet ters kasalar dışındakilere normal kasalar dersek eğer pencere solda değil sağda, yani masanın üstüne koyacaksanız, pencere bana baksın derseniz eğer kasayı solunuza koyuyorsunuz.
Şeffaf pleksi kapağın çerçeveleri metalden, tutacağını tutması kolay açması kolay, kapağı kapaması kolay, yine mıknatısla tutunduğu için oturması için hızlı kapamanıza da gerek yok, kapandığında çıkardığı ses de tabiri caizse arabalardaki tok kapı sesine eşdeğer keyifte. Kurulum vakti kapağı tamamen çıkartıp bir kenara kaldırabiliyorsunuz, işiniz kolaylaşıyor. Pleksi malzemenin çizilmeye çok müsait olduğunu belirteyim, sırf bu kapağı temizlemek için ayrı bir bez ayarlamak gerek, kutudan çıkabilir aslında böyle bir şey.
İçeride geniş bir alan var, ilk etapta 3 14cm’lik fan göze çarpıyor, bunlar kutu içeriğiyle gelen fanlar, kutudan çıkıyor diye hafife almamak lazım, sağladıkları hava akışı iyi, boyutları itibarıyla pek ses çıkarmıyorlar. Üstte yerlerinde diri duran sert plastik kapaklar var, 5.25 sürücüleri ve power supply’ı gizliyorlar, power suppy görünümü hoşsa gizlemek şart değil ama disk sürücüleri için gerekli, isterseniz çıkarabiliyorsunuz bu kapakları.
37cm’e kadar ekran kartı ve 20cm’e kadar hava soğutucu takabildiğiniz kasaya toplamda 5 fan monte edebiliyorsunuz, öne ve alta iki 12 veya 14cm, egzoz fanı için de bir tane yine 12 veya 14cm fan takabiliyorsunuz. Radyatör anlamında da öne 280, aşağıya 360, egzoz için de 140mm radyatör alabiliyor.
Altta aşağıdan filtreli, 360mm’ye kadar radyatör takabileceğiniz geniş bir yüzey var, ister öndeki fanları hava girişi için kullanıp radyatörü aşağı alın ya da ister tam tersini yapın, alan geniş olduktan sonra seçenek bol.
Kablo yönetimi gözenekleri yeterli ve silikon korumalarla kaplılar. Şimdi kasanın arkasına geçelim. Burada vidalı sistem var, açtığınızda 3 tane klipsli 2.5 inç disk slotu göze çarpıyor, aslında bu bir modül ve kullanmayacaksanız eğer çıkartabiliyorsunuz. yukarıda iki tane 3.5 iki tane de 5.25 inç slotlar var, bu boyuttaki bir kasada yine 5.25 değil de daha fazla 3.5 inç slot görmek isterdim şahsen, 5.25’ten 3.5 inçe dönüştürücülerle halledilebilecek bir gerçi. Power supply için 21cm’e kadar destek sunulmuş, Corsair RM1000i gibi bir büyük bir power supply’ın bile 18cm olduğunu düşünürsek burada kafaya takılacak bir şey yok açıkçası. Kablo yönetimi için kasa kapağı ve iskelet arasında 3.7-4cm civarı bir boşluk kalıyor, kablo yönetimi konusunu kolaylaştırıyor açıkçası.
Ters kasa olması göz korkutmasın, normal bir kasa kurmaktan aslında pek de bir farkı yok, tıkır tıkır kuruyorsunuz kasayı. Kasa cüsseli olunca power suppy’dan gelen kablolar, sata kabloları yetişir mi yetişmez mi diye bir an düşünüyorsunuz ancak her şey güzel güzel yerine oturuyor. İçinde hareket etmesi kolay, özel sıvı soğutma sistemleri için de bir şeyler yapabilecek yeterli alan var, gerçi belki biraz daha uzun olsaymış daha farklı özel çözümler uygulanabilir, daha rahat çalışılabilirmiş zira boyu var eni var, biraz daha uzun olsaymış kimse itiraz etmezdi diye düşünüyorum.
Corsair 600C inverse, yani ters kurulumu mümkün kılan yapısı itibarıyla farklı bir kasa, herkese hitap etmeyebilir ancak mat siyah yüzey hoş görünüyor ve kaslı, klas bir sistem kurmak isteyenlerin seveceği tarzda. Corsair 600C’nin fiyatı ise bu videonun yayınlandığı tarih itibarıyla 700 TL civarında, malzeme kalitesi anlamında hayli doyurucu, sisteminizi defalarca değişirsiniz de kasa kalır misali bir kaliteden bahsediyorum. Inverse yani ters bir kasa istiyorum derseniz eğer zaten pek seçenek olmayan bu sınıfta en tercih edilesi kasa şahsen.
Böylelikle bir inceleme videomuzun daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.