Anlık Bildirim
Sıradaki Video

Corsair Void Pro RGB'yi inceledik "Ses kasabileceğiniz bir kulaklık"

Bu videoda Corsair'ın kablosuz kulaklığı Void Pro RGB'nın hoş tasarımını ve ergonomisini ele alıyor, teknik özelliklerini irdeliyor ve CS:GO gibi rekabetçi oyunlarla sınıyoruz.
Bundan önce Mart 2016’da Corsair’ın Void Wireless RGB kablosuz kulaklığı incelemiştim, şimdi sene 2018, birkaç kozmetik ve kullanışlılık odaklı değişiklikle hemen hemen aynı kulaklık, Corsair Void Pro Wireless var karşımızda.

Siyah-sarı temalı kutusundan kulaklığın kendisi, bir flash bellek boyutundaki alıcı, şarj için 2 metre Micro USB kablosu ki silikonlu, sağlam bir hissiyat veriyor, mikrofon için sünger ve alışılageldik dökümantasyonlar çıkıyor, ekstra bir şey yok.
Void Pro RGB kablolusu, Void Pro RGB Wireless, evet kablosuzu. Üç renk seçeneği var, siyah ve beyaz, bir de Special Edition olan sarı, elimdeki beyaz olanı. Boyut olarak normal boyutlarda, kafanız içinde kaybolmuyor. Kafa bandı, boy ayarı, haznelerin üstü plastik, diriler. Süper kaliteliler diyilebilecek bir his yok ama çıtırtı, gıcırtı yok. Boy ayarı ve haznelerle birleşme noktası gibi kritik yerler metal ile güçlendirilmiş, uzun vadede çok maratonlar görür zira daha önce bu tasarımı, malzeme kalitesini Void Wireless RGB ile deneyimlemiştim.

Kafa bandındaki yastık hava alan, kafanıza göre şekil alan bir yastık ve şu ana kadar gördüğüm en kalınlarından biri, saçınız gür ya da seyrek olsun, batmıyor kafaya. Boy ayarı geniş, üzerinde rehber sayılar ve çizgiler var, sağı solu dengelemek kolay, gerçi kafaya takarken ayar kaçabiliyor, biraz daha sert olabilirdi. Esneme payı geniş tutulmuş, en güzeli de esnetirken korkutmuyor. Kafam büyük değildir, ben 3. kademede ideal tutuşu yakaladım, 9’a kadar yolu var.

Sol haznede klikli güç ve mikrofon susturma butonu, mikrofonun kendisi ve her iki haznedeki RGB Corsair logosu, sonrasında aşağıda çok amaçlı kaydırmalı buton ve Micro USB girişi var. Dışarı bakan butonlar klikliler, erişmeleri kolay. Mikrofon esnek, yön verilebilir bir yapıda, ucunda kırmızı durum LED’i var. Eskisinde mikrofon sabitti, yön veremiyordunuz pek, kozmetik değişikliklerden biri bu. Yukarı alınca kapanıyor, aşağı alınca devreye giriyor, pratik ama o zaman niye açıp kapamak için ayrıca bir tuşu var, onu ben de bilemedim.

Çok amaçlı butonla ses ayarı yapıyorsunuz, seri bir şekilde azalıp yükseliyor. Basınca ekolayzır modları arasında, sesli bildirimle geçiş yapıyor. Basılı tutunca da Dolby 7.1 devreye giriyor. Küçük LED’i es geçmeyelim, bağlıyken yeşil, şarj olurken kırmızı yanıyor. Sağ haznede bir detay yok, her şey solda toplanmış. Ekleyeyim, içeri doğru yeterince açılanabiliyorlar bu hazneler
Yastıkların hava ve ses geçirgenlikleri yüksek, mikrofiber malzemeden imal edilmişler, yastıklar biraz direnç gösteriyorlar ama şekil alabiliyorlar, suni deriye göre yalıtımları, ses geçirgenlikleri zayıf ama daha az terletiyorlar özet olarak. Şekilleri yuvarlak ve ovale kıyasla kulağa daha uygunlar, köşeden köşeye çapları 6cm, kulaklarım biraz büyüktür ama boydan boya değmeden tamamen sığdılar. Bu arada, yastıklar çıkarılabiliyor, değiştirilebiliyor.

İçerilerinde 50mm 32ohm, 20Hz-20kHz aralığında sürücüler var, 107 desibel hassasiyete sahip. Sanal Dolby 7.1, çevresel ses destekli, birden fazla sürücülü bir kurulum yok içerilerinde, sağ sol birer tane. Mikrofon da 100Hz-10kHz destekli. Bağlantısını alıcısıyla 2.4GHz bandından yapıyor, 12 metreye kadar menzili var, tam şarjla 16 saate kadar da çalışabiliyor, bunlar kağıt üstü veriler, şimdi kendi kulağımdan deneyimlerimi aktarayım.

RGB LED’ler canlılar, parlaklar Corsair CUE üzerinden istediğiniz rengi, efekti atayabiliyorsunuz, diğer Corsair ürünlerle, klavye, fare, kulaklık askısı hatta fanına kadar eşlenik çalıştırabiliyorsunuz aydınlatmayı. Lakin kulaklığı takınca RGB olup olmaması pek bir şey ifade etmiyor bence, görüşlerinizi bekliyorum.
Ses izolasyonu suni deri kadar kuvvetli değil ama yeterli, dip seslerden ve düşük profilli gürültüden ayırıyor ve uzun maratonlarda suni deri kadar terletmiyor. Kulaklara uyguladığı baskı aslında az bile, çok şiddetli olmasına gerek yok, ufak hareketlerle bile kafada geziyor, biraz tedirgin ediyor. Ağırlık dengesi daha çok kafa bandında, kulaklarıma asılmadı ağırlık, ağırlık demişken 390gram civarında, “Bu kulaklık ağır, yordu” dedirtmiyor, Razer MANO’WAR ve Steelseries Arctis 7 ile hemen hemen aynı ağırlıktalar.

Önce tabiri caizse milli e-spor oyunumuz CS:GO oynadım. Numara bir, yön hissiyatı gerçekten çok kuvvetli, sağ üstteyim, sol alttayım diye bağırıyor adeta, adım sesleriyle çatışmaya hazırlanabiliyorsunuz,  iyi ses kasıyorsunuz özetle. Dolby 7.1 modunu açmaya gerek yok, zaten açınca tok sesler biraz baskın çıkıp yön hissiyatını zayıflatıyor. Silahların sesleri net ve yeterince vurgulu, kısacası CS:GO keyifle oynanır bu kulaklıkla.
League of Legends’ta ses kasmaktan çok iletişim daha önemli, mikrofonunu test ettim, sesini beraber dinleyelim. Açıkçası robotik bir ses var, doğal değil niye çünkü ağır bir gürültü engelleme profili uygulanıyor, klavye sesi, özellikle de mekanik klavye sesi mesela hayli törpüleniyor, karşıya rahatsız edici bir şekilde ulaşmıyor. En nihayetinde takım iletişimi için işinizi görür.

Favorim Overwatch, hem iletişim hem de yön hissi önemli bu oyunda. Yön hissiyatına doydum yine, adımlarını duyabildiğim için suikastçi sınıfı karakterlerin tuzaklarına düşmedim, arkamdan geldiklerinde dönüp tepki verebildim, mermi sesleri, patlama, çatlama sesleri iyiydi.

4 saatlik maratonlar yaptım, açıkçası terletmedi, nispeten rahattı, başımı ağrıtmadı ama ağırlığın bir kısmı da kulaklarda olsa daha genel bir kullanıcı kitlesi için tüm günü garantileyebilirdi. Ortalama %50 sesle RGB aydınlatmalar açıkken 8 saat civarı, kapatınca 13 saat civarı kullanım süresi elde ettim, yani tam şarjla 4 saatlik maratonlarla 3 gün işinizi görür. Bu arada 2 saat 40 dakika civarında şarj oluyor kulaklık. Menzili gayet iyi, dendiği gibi araya duvar girse bile 12 metreye varıyor, mutfağa gidip suyumu alıp gelebiliyorum mesela. Önemli bir detay, kulaklık kablolu olarak kullanılamıyor, Micro USB kablosu sadece güç aktarımı için var, mesela şarjı bittiğinde kablonun da alıcının da takılı olması gerek.

Son olarak müzik. Corsair Void Pro’nun ses profili oyunlar ve çevresel ses üzerine kurulu diyebilirim. Tizler kristal berraklığında, tok sesler de kulaklığı titretiyor gibi uç bir çözüm değil, yeterince ayrışıyorlar birbirinden, bas tiz birbirini boğmuyor, tok sesler mesela trap parçalarda biz de varız diyorlar. Maksimum sesi için orta-iyi arası diyebilirim, maksimum seste distorsiyon yok. Özetle, baslar tizler, maksimum ses müzik için yeterli düzeyde, üzecek bir performans değil kesinlikle ama sıkı müzikseverleri doyurmayabilir.

Corsair Void Pro. Bir defa siyah-beyaz rengi, temayı seven biri olarak çok hoşuma gitti, kritik yerlerde metal güçlendirmeler dayanıklılıkta, uzun vadede iyi detaylar. Oyunlardaki çevresel sesi çok iyi, ben kulaklığı rekabetçi oyunlarda kullanacağım derseniz alın derim. Bu videonun çekildiği tarih itibarıyla fiyatı 700 lira. En baştaki rakibi Razer MANO’WAR, fiyatı 1100 lira civarı, Void Pro Wireless’den %40’dan fazla daha pahalı. Mano’war’ın avantajı şu, oyunlarda kafa kafayalar ama özellikle müzik performansı daha iyi ve mikrofonu daha başarılı, bunun dışında konfor, kullanım süresi bunlarda hissedilir fark yok. Eleştiri anlamında şunu söylemek istiyorum, ses ve mikrofon kalitesinde geçmiş nesile göre başarımın artmasını beklerdim.

Void Pro Wireless, özellikle Razer MANO’WAR’dan, Logitech G933 ve Steelseries Arctis 7’den uygun fiyatlı, bahsettiğim üzere fiyatına oranla başarılı ve oyun odaklı kablosuz kulaklık isteyenlere, özellikle rekabetçi oyunlar için kulaklıönerebileceğim bir kulaklık olmuş.
 
Yeni Haber
şimdi
Geri Bildirim