İnce Satırlar
Liste Modu
Döşeme Modu
Sade Döşeme Modu
Blog Modu
Sarı siyah temalı, kapalı bir kutuyla geliyor, rafında neyi var neyi yok, hangi cihazlarla kullanılır görebiliyorsunuz. Kutusunun içerisinden kulaklığın kendisi, USB yani dijital arayüzlü 7.1 Dolby Surround adaptörü, kullanım kılavuzları ve garanti belgesi çıkıyor, kulaklık iki yıl garantili.
Surround kabiliyetleri üzerine durulan kulaklık siyah-kırmızı bir temayla geliyor, şu an için başka bir renk seçeneği sunulmuş değil. Daha önce incelemiş olduğumuz Void Wireless ve diğer Corsair Void kulaklıklarla görünüm anlamında büyük benzerlikler taşıyor.
Kafa bandı ve hoparlör haznelerinin buluştuğu, dayanıklı olması gereken kısım metalden imal edilmiş, metale çalan bir renk verilmiş, geri kalan kısımlar ise plastikten. Küçük ama önemli pozisyondaki metalin hissiyatı gayet iyi, plastik malzeme tarafında ise sıradışı bir şey yok, belki biraz daha diri ve içi dolu bir hissiyat verdiğini söyleyebilirim plastik malzemenin.
Kafa bandında kademeli, bütünleşik görünümlü bir ayar sistemi var, rakamlarla ayrılmışlar, sağ taraf soldan yüksek oldu galiba diyen düşünmeye mahal bırakmadan hesabı kitabı karşınıza koyuyor bu rakamlar, iyi düşünülmüş bir detay. Kulaklıkların kafa bandı ayarı kısımları genelde kolay pes eder ancak Void Surround’da böyle bir his oluşmadı doğrusu, zira sonradan fark ettiğim bir şey oldu, alttan bakıldığında metal mekanizma görülebiliyor, bant ayarının ömrü açısından önemli bir detay.
Bandın üzerinde hoparlör yastıklarıyla aynı microfiber malzemeye yer verilmiş, gayet yumuşak ve rahat görünüyor açıkçası.
Hoparlör haznelerinin üzerinde kırmızı renkli kısımlar var, aynı kırmızı renk kademeli, yön ayarlı mikrofonda, oyuncu temasını güçlendirir şekilde kendine yer bulmuş, kulaklık kırmızıya boğulmamış diyebilirim.
Parlak siyah malzemenin üstünde Corsair logoları var, benzeri Corsair kulaklıklarda olduğu gibi aydınlatmalı değiller. Bu parlak siyah kısım çizilmeye müsait, renk atmasa da kulaklığı bir yere koyarken bu siyah yüzeyler üstüne koymamak lazım.
Sol haznenin üzerinde klikli değil de basıp da kalan tarzda bir mikrofon aç kapa butonu bulunuyor, konumlandırmasını iyi buldum, hazneye tuttuğunuz vakit tam işaret parmağınıza denk geliyor.
Biraz aşağıda ses kontrolcüsü ve sabit silikon kablonun bağlantı yeri var, ses kontrolcüsü bilgisayarın değil kendi ses ayarını yapıyor, konumu gayet iyi, erişimi kolay.
Yastıklara gelelim isterseniz, kafa bandında olduğu gibi mikrofiber malzemeden üretilmişler, yumuşaklar, en önemlisi de içleri benim gibi nispeten büyük kulaklı biri için geniş, kulak çeperlerine baskı yapmayacak biçimde şekillendirilmişler.
Kulaklığın teknik detaylarına inelim isterseniz, gördüğünüz geniş haznelerin içerisinde 50mm neodmiyum sücüler bulunuyor, 20hz-20khz aralığındaki bu sürücüler 32ohm değerindeler. Kulaklık 3.5mm jack ile bağlanıyor, mesela bir bilgisayara veya telefona, telefonunuzun çıkış gücüne bağlı olarak yeterli yükseklikte ses alabiliyorsunuz.
Kulaklığın en önemli özelliklerinden biri de konsollara bağlanabiliyor oluşu, PS4 ve Xbox One’a destek veren kulaklıkla yaptığım denemelerde yeterli seviyede ses alabildim, baslar ve tizler dengeli seyretti, dinamik aralığı çok geniş değil haliyle baskın gelen bir ses profili yok. Uzun süren oyun maratonlarında ki 6 saate yaklaşan bir maraton gerçekleştirdim, ne kulaklarınızın uçları acıyor ne de başınızın tepesinde bir uyuşukluk hissediyorsunuz. Kulaklarınız ısınıyor belki ama kaplamalı değil de hava geçişine izin veren yastıklar bunlar, haliyle ses izolasyonları de pek iyi değil ama bu yapı sayesinde terleme yapmıyorlar. Konsol bağlantısındaki tek eksi ise maksimum sesi ve çevresel sesi güçlendiren USB adaptörün takılamayışı.
Bilgisayara bağlarken kullandığımız adaptörle başlayalım. 3.5mm jacklı olduğu için istediğiniz aygıta, konsola bağlıyabiliyorsunuz kulaklığı, yeterince uzun silikon bir kablosu var. Ancak ne kutusunda ne de tanıtıcı dökümanlarda “bu adaptör kulaklığın maksimum sesini de arttırıyor” şeklinde bir ibare var. Çevresel ses deneyimini geliştirmesine geliştiriyor ancak bir amfi olarak da görev yaptığını vurgulamak lazım. İşin güzel tarafı 3.5mm jacklı tüm kulaklıkları bu adaptöre bağlanabiliyor, benim gözlemlediğim kadarıyla da %30-40 maksimum ses artışından faydalanabiliyorsunuz, ses kalitesini de arttırıyor. Corsair CUE yazılımdaki profiller ve çevresel ses profili de uygulanabiliyor diğer kulaklıklara. 7.1 çevresel ses adaptörü tek başına başarılı bir ürün, genel paketin katma değerini ciddi biçimde arttırmış.
Spotify, YouTube gibi günlük müzik kanalları ve yüksek çözünürlüklü ses dosyaları üzerinden yaptığım denemelerde gayet berrak ve temiz ses alabilmek mümkün, midler başarılı, vokal sesler iyi geliyor. Tok sesler tarafında kulağınızda atlayıp zıplayan bir kulaklık yok belki ama yeterli bassı alabiliyorsunuz, o çizgide kalıyor yalnız, ekolayzır ayarı yaparken 32hz bandını çok zorlamamak gerekiyor. Filmlerde de benzer bir çizgide, tok sesler yeterli kıvamda, üstü değil, dediğim gibi çok derin değil basslar. Trap, RnB veya bassı arttırılmış müzikler değil de örneğin Rock, Metal ve klasik türde müziklerde daha başarılı.
Oyunlara gelelim isterseniz, bu tarafta League of Legends ve CS:GO gibi çevrimiçi oyunlar bir kenara, ses deneyimiyle öne çıkan Project Cars ve diğer birçok üst seviye oyuna yer verdim testlerimde.
League of Legends testinde yaklaşık 6 saat geçirdim, şunu tekrar söylemeliyim, bu kulaklık rahat bir kulaklık, hafif kulaklık. Uzun zaman geçmesine rağmen kafamın tepesinde herhangi bir uyuşma, kulaklarımın kenarlarında herhangi bir acıma hissetmedim, konfor anlamında gayet başarılı.
100hz-10kHz frekans aralığı destekli mikrofon ise oyun esnasında arkadaşlarınızla görüşmek, takım oyunu kurmak için yeterli kaliteyi sunuyor, yarı yumuşak malzemesiyle yön verebiliyorsunuz mikrofona, arayüzünden ses seviyesini ve kendi mikrofonunuzun size dinletilen sesinin ayarını yapabiliyorsunuz. Gürültü engelleme yetenekleri ise etkileyici, tek yönlü mikrofon yanınızda ciddi ses çıkaran bir şey olsa da işini iyi yapıyor, karşı tarafa mümkün olduğunca temiz ses gönderiyor, bir oyuncu olarak tek başına bir tercih faktörü olabilir.
CS:GO testinde çevresel sesi değerlendirdim, Corsair arayüzünden FPS ses profilini seçip, Dolby Surround yani çevresel sesi açtım. Dolby Surround’u açar açmaz ortada toplandığı hissini veren sesin dağıldığını, sağa sola konumlandığını hissedebiliyorsunuz, biraz da yankı efekti açılmış gibi bir izlenim verdi doğrusu. Açıkçası kulaklığın Dolby Surround açmadan verdiği yön hissiyatı zaten yeterli, oyun da yön tayinine biraz müsaitse eğer yeterli çevresel ses deneyimini alabiliyorsunuz. Project Cars denemelerimde ise yön tayininden çok o atmosferi yaşama tarafında katkısı oldu, tekerlekler çakıla değdiğinde kulağınızın o tarafa gitmesi gibi etkileyici bir getirisi oldu, oyundan oyuna bu özelliğin etkisi farklı oluyor. Uzun lafın kısası Dolby Surround adaptör işini iyi yapıyor.
Corsair Void Surround kritik kısımlardaki metal seçimiyle malzeme kalitesi tarafında iyi bir genel paket oluşturmuş. Hibrit yapıdaki kulaklığı ses yüksekliği ve kalite arttıran Dolby Surround adaptörüyle bilgisayarda kullanmak daha eğlenceli, konsollar tarafında da sağlam bir tercih gerçi. Konsolda yeterli, bilgisayar tarafında tatminkarın üzerinde ses yüksekliği, ses berraklığı, dengeli ses profili, uzun oyun maratonlarında yormayan mikrofiber yapısıyla bu kulaklığın müzik deneyimi üzmüyor belki ama daha çok oyunculara yönelik bir kulaklık olmuş, tek yönlü mikrofonun performansı da cabası. Hem konsol hem de bilgisayar sahibi bir oyuncuysanız eğer tercih listenizin üst sıralarına oynayabilir Corsair Void Surround.
Böylelikle bir incelememizin daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.
