Hibrit otomobiller yaygınlaşıyor

Yorumlar

Erdi Özüağ

İnceleme, Test ve Analiz Editörü

Yükselen yakıt maliyetleri, emisyonla ilgili düzenlemeler ve geleceğe dönük çevre kaygıları, otomobil üreticilerini yeni arayışlara iterken, devreye hibrit motor teknolojileri giriyor. Orta ve uzun vadede farklı alternatifler üzerinde durulsa bile bugün uygulanabilirliğ kanıtlanarak seri üretim otomobillerde karşımıza çıkan en yaygın yaklaşımın hibrit motor teknolojisi olduğunu görüyoruz. Yakıt tabanlı geleneksel motorları, yüksek teknoloji ürünü yeni nesil elektrik motorlarıyla harmanlayan bu yaklaşımın bazı örneklerini (Honda Civic Hybrid ve Toyota Prius) ülkemiz yollarında da görmek mümkün. Bir süre öncesine kadar daha çok standart yol otomobilleriyle anılan hibrit tasarımlar, yüksek performanslı süper-spor otomobiller için gündemdeki yerini koruyor. Ferrari ve Lamborghini, hibrit tasarımlar için geliştirme çalışmalarına devam ederken, Porsche rakiplerinden bir adım önde gidiyor.

Hibrit otomobiller yaygınlaşıyor: Porsche'den 2011 model Cayenne S Hybrid

2000'li yıllara kadar daha çok süper-spor otomobillerle anılan Porsche, radikal bir kararla strateji değişikliğine gitmiş ve SUV (Spor Aktivite Aracı) sınıfında yer alan Cayenne modelini pazara sunmuştu. Ardından yakın zamanda Panamera gibi dört kapılı spor-sedan modelini de yollara çıkaran firma, yeni nesil modellerini arka arkaya duyurmaya devam ediyor. Firmanın yollara sunacağı yeni modeller arasında en dikkat çekici olanlardan biri de hiç şüphe yok ki 2011 model Cayenne Hybrid. Hem benzin hem de elektrik motoruna sahip olan dört çeker araç, sınıfının en yenilikçi ve güçlü modellerinden biri olmakla birlikte Porsche adına bir ilk sayılmaz. Tarihin tozlu sayfaları arasından çıkartılıp sıkça gündeme getirilmese de, dünyanın ilk hibrit aracı bundan tam 111 yıl önce, Porsche'nin kurucusu Ferdinand Porsche tarafından tasarlanmıştı. Otomotiv dünyasının efsanevi isimlerinden biri olan Ferdinan Porsche'nin, Lohner-Porsche Electromobile olarak anılan ve 1900-1905 yılları arasında üretilen otomobilinde her tekelekte bir adet elektrik (hub) motoru bulunuyordu ve yakıtla çalışan ana motor, pilleri şar ediyordu. Döneminin hız rekorunu kıran bu araç hibrit otomobillerin ilk temsilcisi olarak tarihteki yerini alırken, yaklaşık 111 yıl sonra bugün Porsche, Cayenne S Hybrid modeliyle, hibrit tasarımlı yol araçları üzerindeki iddiasını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Yeni nesil Porsche Cayenne S Hybrid'de ana ünite olarak daha önce Audi'nin spor-sedanı S4'de de gördüğümüz 333 beygir (245 kW) gücündeki 3 litre V6 motor kullanılıyor. Hibrit tasarımın diğer kolu olan elektrik motoru ise 47 beygir (34 kW) gücünde yani Porsche Cayenne S Hybrid, toplamda 389 beygir (279 kW) güç ve 440nm tork üretebilen bir makine. Sahip olduğu gücü tekerlerine, 8 kademeli Tiptronic S şanzımanla ileten araç, DFI adı verilen Doğrudan Yakıt Enjeksiyon sistemi, tam hibrit yapısı, VarioCam Plus ve otmatik dur-kalk sistemi gibi teknolojilerle, daha çevreci bir kimlik ortaya koyarken, gerek performans gerekse de emisyon değerleri açısından sınıfının en güçlü temcilsilerinden biri olarak gösteriliyor. Porsche AR-GE departmanının, malzeme ve materyal kullanımındaki yenilikçi yaklaşımları (dingil yapısında daha hafif, mümkün olan noktalarda ise çelik yerine alüminyum kullanmak ve bagaj kapağını hafifletmek gibi) sayesinde bir önceki jenerasyona göre yaklaşık 185 kilogram hafifleyen araçta, yeni nesil üretim teknolojilerinin ve gelişmiş modifikasyon yöntemlerinin kullanıldığı bildiriliyor.

Yakıt sistemi üzerinde özellikle çalışılan yeni Cayenne'de, gaz emisyonunu aşağı çekecek özel bir yakıt sağlama sisteminin geliştirildiği, gazı taşıyan hatta çok katmanlı plastik kullanıldığı belirtiliyor. Yeni modelle ilgili altı çizilen bir diğer önemli özellik ise ikiz oksijen sensör devreleri. Açıklanan bilgilere göre her silindir kümesinin ayrı bir kontrol yapısı bulunuyor ve motor ana yönetim sistemi, bunları efektif emisyon kontrolü ve optimal yakıt tüketimi için kullanıyor. Peki bu teknolojilerle birlikte Cayenne S ne kadar tasarruflu bir araç. Boyutları itibariyle Cayenne S Hybrid'in bir Mini Copper kadar yakması beklenemez tabi ki ama açıklanan rakamlara bakmak gerekirse aracın 28.68 mpg (yani litre başına 12 Km) gibi bir başarım sunduğunu görüyoruz. 8 silindirli Cayenne S'e kıyasla litre başına bir km'dan fazla tasarruf sağlayan araç, dizel motorlu Cayenne S'in ise bir miktar gerisinde kalıyor. Hibrit tasarımına rağmen performans konusunda pekte mütevazi davranmayan araç, 0-100 Km hızlanmasını sadece 6.1 saniyede'de gerçekleştirebiliyor. Bir önceki jenerasyona göre 1.9-inç daha uzun olan ve dingil mesafesi 1.6-inç arttırılan araç, kozmetik anlamda da ciddi değişikler içeriyor. Ön tasarımı güncel Cayenne modellerine oldukça yakın olan 2011 model Cayenne S Hybrid, en radikal değişikliklerini ise iç ve arka tasarımında yaşıyor. Arka stop grubu tamamiyle yenilenen araçta, ön kokpitin Panamera modeliyle benzer bir çizgiye alındığını ve kalite çıtasının daha da yukarı taşındığını görüyoruz. Porsche Cayenne S Hybrid, Amerika'da 67.000$'dan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak.