Anlık Bildirim
Sıradaki Video

Konforlu bir Taht "Rampage Throne incelemesi"

Bu videoda Rampage'ın Throne, yani Taht serisi oyuncu koltuğunun tasarım ve malzeme kalitesi detaylarına iniyor, ayarlı sırt kısmı, bel ve boyun destekleri, genel konforu, her şeyini test ediyoruz.
Kutusundan başlayalım. İçerisinden parça parça çıkıyor pek tabii. Sırt kısmı, oturak kısmı ki kollar üzerine takılı halde, isterseniz çıkarabiliyorsunuz, ayağı, tekerlekleri, hidrolik sistemi, metal aksamları ve ekstra yastıkları gibi gibi. Bir tane de vida setimiz var, ekstra bir araca ihtiyacınız olmuyor.

Şurası şöyledir, burası böyledir deyip ezbere de kurabilirsiniz tabii ama ilk defa böyle bir koltuk kuruyorsanız rehbere bakın mutlaka, anlaşılması zor bir rehber değil.

Parçaları teker teker inceleyelim. Tekerler çift teker ve tabiri caizse lastikler sert kauçuk, jantlar ise gayet yoğun bir plastik malzemeden imal edilmiş.

Tekerlekleri taktığımız 5’li ayak ise metal malzemeden, oldukça ağır, böyle bir koltuk için kalın profiller kullanılmış, sağlam bir temel atılmış desem yeridir. Bu arada, her rakibinin ayakları metal malzemeden değil, bu önemli bir detay.

Hidrolik sistem normal, bir ekstrası yok. Oturakla birleştiği kısım da kalın profil metalden. Boy ayarı kolundaki tutamacın ortası boş, parmaklar içine oturuyor, düz olanlara göre daha kullanımı daha rahat.

Kuruluma geçelim. Önce tekerleri 5’li ayağa tak ve bastır şeklinde taktım, hepsinin yerine oturduğunu teyit ettikten sonra hidrolik parçayı üzerine geçirdim. Oturağın altındaki metal aksamı kutudan çıkan vidalarla sabitledim, düzgün oturması için her yuvada benzer miktarda pay bırakmak gerek.

Sıra geldi sırt kısmına, tek başına olunca burası biraz zorluyor ama imkansız değil, en azından ben kurabildim. Sırt kısmı yukarıdan aşağı güzelce indirdikten sonra rehbere göre ilgili vidalarla sabitledim, yine sağ ve sol tarafın vidalarını yuvalara eşit paylarla denk getirmeye özen gösterin. Bir de bu aksamları örten plastik parçalar var, malzeme kalitesi buraya kadar gayet iyiyken kritik bir görevleri yok ama bu parçalar daha diri, daha sert bir malzemeden imal edilebilirmiş.

Son olarak takıp çıkarabileceğiniz bir tane boyun bir tane de bel yastığı var. Esnek kayışlarıyla gerdirip tokalarıyla sabitliyorsunuz.

Kurulum tamam, ortaya çıkan şeyi değerlendirelim şimdi. Rampage KL-R40 Throne, Türkçesiyle Taht serisi oyuncu koltuğu. Bizdeki siyah-beyaz olanı, mavi-siyah seçeneği de var. Tasarımı biraz daha farklı ama siyah-kırmızı R25 ve siyah-turuncu R90 şeklinde renk seçenekleri oluşturulmuş.

Alçalttığınızda 123, yükselttiğinizde 130.5CM boyunda koltuk, 7CM civarı bir ayar payı bırakılmış, hidrolik sorunsuz çalışıyor.

Koltuk suni deri, dokulu bir malzemeden, dikişleriyle baklava deseni işlenmiş belirli kısımlarına. Oturak kısmı yaklaşık 7CM kalınlığında ve yaklaşık 39CM genişliğinde. Kilolu biri değilim ama yayıla yayıla oturabiliyorsunuz, üzerinde rahatlıkla bağdaş kurabileceğiniz kadar geniş. Kenarları sert iskeletli, yine de içi doldurularak bir miktar yumuşatılmış.
Koltuğun diğer kısımlarında da görebileceğiniz gibi hafif parlak, karbon fiber misali bir kaplamaya da yer verilmiş, güzel görünüyor kesinlikle.

Kol destekleri hafif yumuşak bir malzemeden, puf puf bir hali yok. Birer kademe halinde sağa sola açılanabiliyorlar, boyları da 7CM’lik bir aralıkta ayarlanabiliyor. Normal boylarda, 70-75CM’lik bir masanın altına rahatlıkla girebiliyor, bu konuda endişeniz olmasın. Kolların içi yine metalden, öyle kolay kolay çarpıp veya zorlayarak yamultabileceğiniz tipte şeyler değiller.

Sırt kısmı aşağıdan yukarıya doğru genişliyor, vücut yapısına uygun olarak şekillendirilmiş, yine, kenarlar sert, içleri doldurulmuş. Ani hareketlerde koltuğun içinden çıkmamanız sağlanmış. Yaklaşık 1.75 boyunda biriyim, koltuğa cuk diye oturdum, içinden taşmadım diyebilirim. Kalıplı biri değilim ama koltuk kalıplı, kaldırır.

Konfor olarak değerlendirecek olursam özellikle oturak kısmı bana hayli rahat geldi, bir önceki koltuğumun oturağı iyice sinmişti ama ilk hali bile bu kadar kalın ve konforlu değildi. Ne içine tamamen gömülüyorsunuz ne de sizi itiyor. Günün çok büyük bir kısmını oturarak geçiren, masa başında çalışan biri olarak oturak kısmı önemli.

Çok daha önemlisi bel kısmı. Kişisel bilgi, ırsi bir bel fıtığı rahatsızlığımız var, bende henüz bir şey çıkmadı ama belime, bel kaslarıma iyi bakmaya çalışıyorum açıkçası, bir yandan da bel fıtığı aslında bizim sektörde iş hastalığı diyebileceğimiz bir şey. Koltuğun sırt kısmı istediğiniz kadar yatabildiğinden oturuşunuza, belinize uygun bir hale getirebiliyorsunuz. Ben gayet rahat ettim, hatta bel yastığı bana fazla geldi, çıkardım koydum bir kenara.

Sırt kısmının yumuşaklığı da ideal bir noktada, omuz bölgesinde açık ızgaralar var, hem tasarımsal bir şey, hem de boyun fazlaca terlediği için biraz daha taze hava dolaşmış oluyor burada. Boyun desteğini kullandım, özellikle bir şeyler izlerken rahat ettiriyor, oyun oynarken sırtı dikleyince gerek kalmıyor zaten.

Her koltuğun sırtı ayarlı değil, ayarlıları daha pahalı. El freni misali koluyla yerle paralel olacak kadar açılandırabiliyorsunuz. İlk numarası şu, koltuğun şekline göre değil, kendi istediğiniz gibi oturma pozisyonu alabiliyorsunuz, sabit olanlara göre bence çok önemli, tercih sebebi olabilecek bir özellik, sadece bu koltuğa özgü değil tabii, segmenti rakiplerinde de var. İkincisi de evde, işte yorulduğunuz vakit daha yatar bir açıya alıp dinlenebiliyorsunuz, koltuğun ergonomisi ve konforu da buna müsait zaten. Kendimi çok geriye atsam koltuk devrilir mi diye soracaksınız eminim, normal açılarda gayet güvenli, tedirgin etmiyor, ayakları yerden kesilmiyor. Yerle paralel hale getirince zorlarsanız devrilirsiniz, koltuğun fizik kurallarını yenmesini beklemeyin.

İster oyun oynayın, ister çalışın bu koltukta. Oyun oynarken dik açıya alıyorsunuz, tembelleşmeden sizi daha dik, daha zinde tutuyor, açıyı genişletip konforu ön plana alıyorsunuz dinlenme moduna geçiyorsunuz gibi gibi. Özetlemek gerekirse, özellikle oturağı gayet konforlu geldi bana, kritik yerlerde metal kullanılmasını geçiyorum, rakipleri de kullanıyor çoğu yerde ama profil olarak kalınlıkları güven verdi bana. Suni deri her yerde suni deri, ıslak bezle silmemek, terli terli oturmamak, benim bir önceki koltuğumu mahfettiğim gibi duştan çıkıp ıslak ıslak oturmadığınız sürece bu malzeme uzun maratonlarda size uzun yıllar hizmet eder. Videonun çekildiği tarih itibarıyla fiyatı 1500 liranın üzerinde, benzer özellikteki rakipleriyle eş düzeyde.
İlk tepkiniz şu olabilir “Koltuk takımı alırım ben o fiyata” diyebilirizsiniz ama ben şöyle küçük bir yaptığımda misal veriyorum, home office çalışan biriyim, mesaim 9’da başlıyor, 6’da bitiyor diyebiliriz, yaklaşık en az 9 saat bu koltuğun üzerinde oluyorum, akşam 2 saat kadar da oyun oynuyorum desek en az 10 saat eder, günde koltuk takımına ise en fazla 2-3 saat oturuyorumdur. Böyle bir durumda, masa başında çalışanlar için, uzun maraton yapan oyuncular için marka veya üründen bağımsız olarak söylüyorum, konforlu, sağlık için bel ve boyun destekli bilgisayar koltuklarına yatırım yapmak daha mantıklı bir hale geliyor. Rampage KL-R41 de işini yapan, bu tanıma uyan bir oyuncu koltuğu olmuş.
Yeni Haber
şimdi
Geri Bildirim