Razer masa başındaki oyunculara hitap eden ürünler üretmekle beraber Turret gibi konforun ve kullanışlılığın da ön plana çıktığı bazı ekipmanlara yer veriyor.
Razer’ın tematik siyah-yeşil renkleriyle bezeli kutusundan mause pad’li klavye ve farenin kendisi, fare 1000mAh batarya, 2.5 amper gücünde minimal bir şarj adaptörü, yeterli uzunlukta bir şarj kablosu, alıcı için, mesela bir USB dock olarak da kullanabileceğiniz uzatma ünitesi çıkıyor.
Klavyeyi ve fareyi konumlayabileceğiniz, şarj edebileceğiniz yer kaplamayan bir dock ünitesi çıkıyor, bu ünitenin altında hayli tutucu, kaymaz pedler var, biraz fazla toz tutuyorlar ama isteseniz de kaymayacak cinsten pedler bunlar. Klavye ve fareyle işiniz bittiğinde tek hamlede standa yerleştirebiliyorsunuz, hem derli toplu hem de hayli şık görünüyorlar, bir yandan da şarj oluyorlar.
Razer Turret’ın klavyesi aslına bakarsanız birkaç ufak fark dışında Razer dizüstülerdekilerle neredeyse aynı klavye. Makas anahtarlı, içeri çok gömülmeyen tuşlar orta sertlikteler. Yerlerinde diri duran, mat tuşların kalite hissiyatları iyi, kolay kolay aşınacak cinsten değiller. Space, backspace ve enter tuşları hariç gayet sessiz tuşlara sahip, sonuna kadar bastırdığınızda yumuşak bir düzeye değiyormuş gibi bir geri dönütleri var. Şahsen yazı yazması keyifli bir klavye.
Yön tuşları, özellikle de yukarı aşağı tuşları hayli küçük, alışmak gerekiyor. F tuşlarına FN ve F kombinasyonuyla kullanabileceğiniz fonksiyonlar atanmış, ses ve müzik kontrolü yapabiliyorsunuz. Synapse arayüzünden oyun moduna alıp Windows ve yuvarlak Android Home butonunu devre dışı bırakabiliyorsunuz.
Klavyenin etrafı tuşlarla aynı renk mat diri plastikten, kenarları ise parlak silah, gayet şık görünüyorlar açıkçası ama çizilmeye hayli müsaitler. Solda açma kapama butonu ve bağlantı modu ayarı var. Turret, 2.4GHz veya Bluetooth üzerinden bağlanabiliyor, 2.4GHz alıcısı kaybolmasını zorlaştıracak şekilde farenin içerisinde bir yuvaya sahip.
Yine Razer’ın dizüstü odaklı Orochi faresi birebiri Turret’ın bir parçası. 3500DPI lazer sensörlü fare mini mini bir fare ama ergonomisi gereği tutması, kontrolü kolay bir fare. Üzerinde yeşil çizgili, kademeli bir scrool var. Sağ sol tıkı basması zor değil ama açıkçası biraz sesli. Sol tarafta, tam baş parmağın altında ileri geri gelebileceğiniz tuşlar, sağda yüzük parmağına denk gelen kısımda da varsayılan olarak DPI ayarı yapabileceğiniz tuşlar var, bu tuşların hepsine Razer Synapse arayüzü üzerinden farklı görevler atayabiliyorsunuz.
Turret’ın açılabilir yapısında sağda sert yüzeyli, mıknatıslı bir mause pad var, bu sayede fare dizinizin üzerinde kullanırken kayıp gitmiyor, düşmüyor, ayrıca eklem kısmının da sert olduğunu, dizüstündeyken esnemediğini ekleyeyim. Klavyenin tüm alt yüzeyini kaplayan siyah silikon dizüstünde kaymasını zorlaştırmış.
Mıknatıs düzeneği ideal bir güçte tutuş sağlıyor zira hareket ettirmek istediğinizde herhangi bir güce karşı koyuyormuş gibi hissetmiyorsunuz, güzel düşünülmüş bir detay olduğunu ekleyelim.
İster Wi-Fi ister Bluetooth üzerinden bağlanın, bağladığınız cihazlar hemen eşleşiyor. Açık alanda yaklaşık 10 metre civarında bir menzile sahip, bağlantıda da bir gecikme hissetmedim. Uzatıcıyla beraber alıcının önünü açmakta fayda var. Fareyi tek başına Bluetooth ve 2.4GHz kanalı üzerinden kullanabildiğinizi de ekleyeyim, fareyi çantanıza atıp dizüstünüzde de kullanabilirsiniz, gerçi altındaki pedler biraz tutucu olduğu için normal bir mause ped ile kullanmak zor ve tabii şarj için standa ihtiyacı var.
Razer, klavyenin 1500mAh bataryası için Razer 4 ay, farenin 1000mAh bataryası için 40 saat kullanım süresi olduğunu belirtiyor, ki fare için teyit ettiğimi söyleyebilirim. Salonda günde 1-2 saat kullanımla 2-3 haftada bir şarj etmeniz yeterli geliyor.
Televizyon, bilgisayar, tablet ya da telefon, Razer Turret’ı Bluetooth’lu, Wi-Fi alıcısını bağlayabileceğiniz her cihazla eşleştirebiliyor, kullanabiliyorsunuz, mesela ben S7 Edge’ime bağlayıp kolayca kullanabildim, depolama ve medya sunucusu olarak kullandığım NAS’ta da sıkıntısız kullandım.
Razer Turret, salondaki televizyonunuz, salon bilgisayarınız, medya cihazınız ve hatta telefonunuzla, tabletinizle bile kullanabileceğiniz, eğlence ve konfor odaklı bir klavye olmuş.
Klavye ve fare için geçmişten gelen birikimlerini kablosuz bir sisteme aktardıklarını söyleyebilirim, standla beraber salonda standıyla hayli temiz bir görüntü ve kullanım sunmasıyla açıkçası beğenimi kazandı, bu alandaki sayılı birkaç üründen biri olma özelliğini de taşıyor açıkçası. Aradığım ama bulamadığım şeylerden biri ise aydınlatma oldu, teker teker tuş başına değil belki ama en azından bölgesel aydınlatma olabilirmiş.
Turret, Razer’ın fiyatlandırma alışkanlıklarıyla fiyatlandırılmış, Razer’ın kendi sitesinde 159 dolarlık bir fiyat etiketi var. Hak eder mi peki? Bu alandaki ürün sayısı kısıtlı, salonunuz için hem kaliteli, standıyla hem derli toplu, hem de şık görünen, bir yandan da performansını, pilini merak etmeyeceğiniz bir çözüm arıyorsanız tuzlu ama başarılı bir çözüm.
Böylelikle bir inceleme videomuzun daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.