NVMe SSD deyince, hızlı SSD’ler akla geliyor, hızlı deyince de fiyatlı oluyorlar normalde. Lakin Toshiba’nın RC serisi SATA SSD düzeyinde fiyatlandırması ve NVMe sınıfı SSD’lerin okuma performansından esinlenir başarısıyla bu algıyı yıkmak isteyen bir seri.
Siyah-kırmızı kutusundan SSD’nin kendisi ve alışılageldik dökümantasyonlar çıkıyor, 3 yıl garantili, garanti süresi SATA SSD rakiplerindeki gibi.
M.2 2242 formundaki, genelde 2280 görüyoruz, SSD’nin arayüzü B+M dediğimiz şekilde, yani tüm M.2 soketleriyle uyumlu. Mini minnacık, bu sayede sadece M.2 2242 destekleyen bazı dizüstüler için nadir çözümlerden biri olmuş oluyor. Tüketimi de yük altında 3.2W, SATA SSD’lerden yüksek, performans odaklı NVMe SSD’lerin ki 7-9W civarılar, yarısından da az.
Turkuaz-mavi arası bir PCB’nin, siyah olsaymış daha uyumlu olurmuş, üzerinde siyah-kırmızı etiketi var, termal bir özelliği yok, soğutma görevi yok yani. Sadece dışarı bakan yüzünde bir yonga bulunuyor.
Teknik detaylara geçelim. RC100 120, 240 ve 480GB’lık üç seçenekle geliyor. Üçüncü jenerasyon PCI Express x2 hattından iletişimini sağlıyor ki pahalı rakipleri x4 hattını kullanıyor ve NVMe 1.2.1 standardında, yine pahalı rakipleri NVMe 1.3 standardını kullanıyor. Özetle giriş seviyesi bir NVMe SSD ile karşı karşıyayız. Üzerinde tek bir yonga var, o da BGA olarak geçen, yani depolama yongası ve kontrolcünün bir arada bulunduğu bir yonga. Kontrolcü hakkında bir bilgi sunmuyor Toshiba lakin belirtilmesi gereken en önemli şey şu, DRAM’i yok, DRAM’de depolanacak harita bilgisi HMB önbelleklemeyle RAM’de tutuluyor. Bilgisayar açılırken RAM’e gidiyor bu harita bilgisi, oradan işleniyor, kapanırken tekrar SSD’ye dönüyor. DRAM kadar hızlı değil bu süreç ama artısı şu, bir elektrik kesintisi durumunda veri kaybı ihtimali daha düşük, bardağın dolu tarafından bakarsak böyle.
Yonganın detayları belli, 64 katmanlı 3D BiCS TLC yonga. 240GB’lığı için 120TB yazım ömrü biçilmiş, misal veriyorum her gün 50GB yazsanız, ki normal bir kullanıcı yarısı kadar bile yazmıyor, 6.5 senede fabrika verisine ulaşır. 120TB’a gelir gelmez bozulacak diye de bir şey yok, ömrünü 2’ye 3’ye katlayabilir, SSD’lerde bu şans işi biraz. Hata verme aralığı da 1 milyon saat olarak geçilmiş. Misal veriyorum, Samsung 970 EVO’nun 250GB’lığı 150TB yazım ömrüne sahip, daha pahalı bir SSD’den bahsediyoruz gerçi.
Hız tarafında potansiyel 1600MB/saniye okuma ve 1050MB/saniye yazma hızına sahip. 4K sırasızda okuma için 130.000 IOPS, yazma için 110.000 IOPS değeri belirtilmiş. Termal karakteristiğinden dolayı, ki detaylarına ineceğiz, pasif soğutuculu ve soğutucusuz şeklinde iki test yapacağız.
İlk test Crystaldiskmark. Soldaki soğutucusuz, sağdaki soğutuculu skorlar. 4K testlerinde 8 sıra 8 izlek testi dışında çok fark yok ama yazma hızında SSD soğutulunca kağıtüstü hızına ulaşıyor. Soğutucu olmadan testi tamamlayınca skorlar düşmeye başlıyor.
Anvil’s Storage Utilities. IOPS skorlarında çok fark yok aslında, toplam skor da %7.6 oynamış ama yazma hızı soğutulunca ikiye katlamış. Toplam skor SATA bir SSD’ye göre %30-%40 daha iyi ama misal veriyorum üst segmente Samsung 970 EVO’nun yarısı kadar.
Atto Disk Benchmark. Skorlar bir yere kadar benzer, tabii soğutuculu daha önde ama 1MB testinden sonra soğutuculu tam performans devam ederken soğutucusuz hali ısıya bağlı olarak hızını kesiyor, okuma-yazma toplamda performansı üç kat düşüyor.
AS SSD Benchmark. Soğutmalı hali okumada direkt ikiye katlıyor soğutmasız halini, 4K 64 izleklide de belirgin bir fark var, toplam skor da %20 daha iyi soğutmalıda. Soğutmalı veya soğutmasız, DRAM’siz yapısı itibarıyla özellikle yazmada erişim süresi SATA SSD’lerden geride.
Pratikte hissedebileceğiniz en belirgin şey dosya aktarım hızı. Hızlı başlıyor, tabii sonra 600-700MB/saniye, sonra 300MB/saniye, sonra da 170MB/saniyeye kadar düşüyor. Testlerde de gördük, bu SSD ürettiği ısıya yenik düşüyor, yazma, okuma, IOPS değerleri de bundan dolayı düşüyor, günlük kullanımda aslında hiç hissetmedim, video işlerken de öyle çünkü bu testler kadar yüklenemiyorsunuz SSD’ye ama en niyatinde soğutma konusu asıl performansına ulaşıp ulaşamamayı belirliyor. O yüzden anakartınızda varsa bir M.2 soğutucusuyla desteklemek gerek, bu sefer testlerde de tam performans alıyorsunuz, dosya aktarımında da 700-800MB/saniye ile sürekli kullanabiliyorsunuz, SATA bir SSD ile aynı diyebileceğim civarda bir fiyata, soğutmayla desteklemeseniz de SATA’dan iyi ama desteklediğinizde okumada 3, yazmada 2 kat başarılı bir F/P canavarı elde ediyorsunuz.
Üretkenlik anlamında da, biz videolarımızı işlerken Premiere Pro CC kullanıyoruz, 4K 50-100Mbit videolar işliyoruz, önizleme alma konusunda pürüzsüz. Windows’unuzu yüklediniz diyelim, benim dolu sistemim 10-11 saniye civarında açıldı, sistem durmadan, teklemeden işledi, masaüstü deneyiminde bir SATA SSD ile arasında fark göremiyorsunuz zaten.
Toshiba OCZ RC100. Üreticinin tavsiye ettiği satış fiyatları 120GB’lığı için 299, 240’lığı için 435, 480GB’lığı için 799 lira. 240 olanı SATA SSD’lerden okuma hızı anlamında 2-3 kat hızlı, yazmada 2 kat hızlı ama sadece ortalama %8 civarı daha pahalı, 2.5 inç SATA SSD yerine, ufak bir soğutucu maliyetiyle veyahut havalandırması iyi bir kasayla bu noktada RC100 gayet mantıklı, fiyat performansı rakiplerine göre çok yüksek bir seçim. XPG Gammix S11, Samsung 970 EVO, Corsair MP500 bunlar yarı yarıya daha hızlı ama neredeyse yarı yarıya da daha pahalı çözümler, piyasada bir süredir bulunuyorlar, haliyle indirim yakalayabiliyorsunuz, indirim yakalarsanız bu SSD’ler daha alınası SSD’ler.
Uzun lafın kısası, Toshiba RC100, fiyatı SATA SSD’ler düzeyinde, okuma ve yazma performansı NVMe SSD’lerden esinlenilmiş, esinlendiği şeyi soğutmayla başarıyor da, fiyatı giriş seviyesi ama performansı fiyatı segmentinden çok daha yüksek bir çözüm. Piyasada bir süre bulunur, fiyatı zamanla biraz da erirse 2.5 inç SATA hızlarıyla sınırlı bir SSD almak için hiçbir sebep bırakmaz diye düşünüyorum, RC100’ü en nihayetinde tavsiye ederim ama tekrar vurguluyorum, alırken ya ufak bir pasif soğutucu alın ya da kasanızda iyi bir havalandırma olduğundan emin olun.