2020 yılında kurulan Theion, bataryalarında sülfür kristallerini temel alan sürdürülebilir bir teknoloji kullanıyor. Şirketin açıklamasına göre bu yeni nesil bataryalar, üretim maliyeti ve çevresel etki açısından geleneksel lityum-iyon bataryalara kıyasla çok daha verimli.
Üçte bir ağırlık, üç kat enerji yoğunluğu
Kükürt, dünyada en bol bulunan elementlerden biri ve enerji başına ağırlık açısından lityum gibi geleneksel batarya malzemelerine kıyasla oldukça avantajlı. Theion, kendi bataryasının lityum iyon bataryalara kıyasla üçte bir maliyet, üçte bir karbon ayak izi, üç kat daha hafif ve üç kat yüksek enerji yoğunluğu gibi üstün avantajlar sunduğunu söylüyor.
Theion’un hedefi, kristal kükürt bataryaları hava ve kara taşımacılığından uzay teknolojilerine, hatta sabit enerji depolama sistemlerine kadar pek çok alanda kullanılabilir hale getirmek.
Araştırmalara göre 2030 yılına kadar küresel batarya talebinin 8 TWh’ye ulaşması ve yıllık 500 milyar Euro’luk bir pazar oluşturması bekleniyor. Bu talebin büyük kısmını kara taşımacılığı oluştururken, sabit enerji depolama sistemleri ve havacılık sektörü de önemli paylara sahip olacak. Dolayısıyla çok fazla batarya teknolojisinin gündeme taşınmasının nedeni bu; zira firmalar, bu büyük pazardan pay almak için sürekli yeni ürünler geliştirerek rekabette öne geçmeye çalışıyor.
Haberi DH'de Gör
{{body}}
{{/longBody}} {{^longBody}}{{body}}
{{/longBody}}