Uygulama ile Aç

Ham madde kıtlığı, elektrikli araç bataryalarının fiyatını yüzde 22 artırabilir

Önümüzdeki yıllarda yaşanacak talep patlamasının ham madde kıtlığıyla birleşmesi sonucu batarya üretim maliyetlerinin 2026'ya kadar yüzde 22 oranında artması bekleniyor. İşte detaylar:

Yeni bir rapora göre elektrikli araçların üretim maliyeti önümüzdeki dört yıllık süreçte kademeli olarak artacak. Buna batarya hücrelerinde kullanılan minerallerin kıtlığı sebep olacak.

Kolorado merkezli araştırma şirketi E Source'da batarya çözümlerine odaklanan Sam Jaffe, bataryalara yönelik talepte bir patlama olacağını ve sektörün buna hazır olmadığını dile getirdi. Arz ve talep arasındaki makasın açılması da elektrikli araçların kalbi olarak nitelendirilen batarya fiyatlarının artmasına neden olacak. Dolayısıyla elektrikli araç fiyatlarında da artış göreceğiz.

Son yıllarda dünya genelinde üretim arttığı için batarya hücrelerinin fiyatları düşüş eğiliminde. Günümüzde maliyet kWsa başına 128 dolar civarında ve 2023'te 110 dolar civarına düşmesi bekleniyor. Ancak bu düşüş devam etmeyecek. E Source'un tahminlerine göre batarya hücrelerinin fiyatları 2023'ten 2026'ya kadar olan süreçte yüzde 22 artarak 138 dolar noktasında pik yapacak.

Ayrıca bkz.

Renault fiyatları arttı: İşte Renault Mayıs 2022 fiyat listesi

E Source'un tahminlerine göre, batarya hücrelerindeki fiyat artışı 2026'da satılacak elektrikli araçların fiyatını araç başına 1500 ile 3000 dolar arasında yukarı çekebilir. Jaffe, öngörülen artışın sebebi olarak on milyonlarca pil hücresi yapmak için gerekli olan lityum gibi temel ham maddelere yönelik talebin artmasını işaret etti ve sözlerini "Şu anda tam anlamıyla bir lityum kıtlığı var ve bu ileride daha keskin bir hal alacak. Lityum olmazsa batarya üretemezsin" ifadeleriyle sürdürdü.

Raporda batarya maliyetlerinin 2027 sonrasında düşmeye başlamasını beklediklerini de belirten E Source, 2031'e kadar kWsa başına 90 dolara kadar gerileyebileceğini açıkladı.

Son olarak E Source, şirket yöneticilerinin ve hükümet liderlerinin daha fazla ham madde (lityum, nikel vb.) gerekliliği konusunda hemfikir olmasına rağmen madencilik projelerinin sayısının çok az olmasına dikkat çekti. Açıklamada, "Son 1,5 yılda lityum fiyatının %900 artmasıyla birlikte sermaye piyasalarının düzinelerce yeni lityum madenciliği projesi kurmak için harekete geçeceğini varsaymıştık. Ancak yatırımlar çoğu Çin kaynaklı olmakla birlikte azar azar geldi" ifadelerine yer verildi.



Haberi DH'de Gör Yorumlar ve Diğer Detaylar
Whatsapp ile Paylaş

Beğenilen Yorumlar

Tümünü Gör
10 Yorumun Tamamını Gör