2014 yılında kullanıma sunulan "Hey Siri" özelliği, kullanıcıların bu tetikleyici ifadeyi kullanmadan da Siri'nin aktif hale gelmesine neden olabiliyordu. İddiaya göre, bir Apple Watch'un kaldırılması ya da konuşmanın algılanması, Siri'yi “yanlışlıkla” devreye sokabiliyordu. Kullanıcıların bu ihlali fark etmesinin tek ipucu ise, konuşmalarında bahsettikleri ürün ve hizmetlere yönelik hedefli reklamların ortaya çıkmasıydı.
Etkilenen kullanıcılara tazminat
Davanın nihai kararı, 14 Şubat'ta yapılacak duruşmada verilecek. Onaylanması durumunda, Apple etkilenen tüm kullanıcılara bildirim gönderecek. Anlaşma, yalnızca maddi tazminat sağlamıyor; aynı zamanda kullanıcıların özel konuşmalarının kalıcı olarak silinmesini de güvence altına alıyor.
Her ne kadar bu anlaşma Apple kullanıcıları için bir zafer gibi görünse de, teknoloji devi aslında ucuz kurtuldu. Mahkeme toplu davayı onaylamış ve Apple kullanıcıları kazanmış olsaydı, Wiretap Act (Telekulak Yasası) uyarınca Apple’a 1,5 milyar doların üzerinde bir ceza verebilirdi. Ancak, dava avukatları, veri gizliliği yasalarının halen gelişmekte olan hukuk alanları olması nedeniyle uzlaşmaya karar verdi.
Siri’nin “yanlışlıkla” kaydettiği konuşmaların kapsamı, 2019’da bir ihbarcı tarafından The Guardian’a açıklanmıştı. İddiaya göre bu kayıtlarda doktor-hasta görüşmeleri, iş anlaşmaları, suç içerikli konuşmalar ve hatta özel ilişkiler yer alıyordu. Dahası, bu ses kayıtlarıyla birlikte kullanıcıların konum bilgileri, iletişim detayları ve uygulama verileri de eşleştiriliyordu.
Apple ise bu iddiaları uzun süre reddetti ve kullanıcıların hedefli reklam almasının Siri ile bir bağlantısı olmadığını savundu. Ancak sonuçlanan bu anlaşma, Siri’nin “yanlışlıkla” kayıt yaparak kullanıcı gizliliğini ihlal ettiğini dolaylı yoldan kabul ediyor.
Haberi DH'de Gör
{{body}}
{{/longBody}} {{^longBody}}{{body}}
{{/longBody}}