Uygulama ile Aç

Türkiye’nin çelik kanatları: 10 yılda 9 yerli uçak uçtu

Türk savunma sanayisi, yerlileşme hedeflerini yerine getirirken başarılması güç işlere imza attı. Milli Muharip Uçak KAAN ile taçlanan 10 yıllık serüvende 9 platformun uçuşu gerçekleştirildi.

Türk savunma sanayisi neredeyse son 10 yılda 9 yerli platformun uçuşunu gerçekleştirerek zor bir başarıma imza attı. Hedefleri çok daha öncesine dayanan ve meyvelerini yeni yeni almaya başlayan Türkiye, savunma ve havacılık sanayisinde ihtiyaçlarını “çelik kanatlar” ile gidermeyi amaçlıyor. Gelin bu projelere ve platformlara biraz daha yakından bakalım ve Milli Muharip Uçak KAAN hakkında bir derlemeyle içeriğimizi sonlandıralım.

HÜRKUŞ ile başlayan serüven

Türkiye'nin özgün milli hava aracı çalışmalarında temel eğitim uçağı HÜRKUŞ ile yeni bir sayfa açılmıştı. Türk Havacılık Uzay Sanayii TUSAŞ tarafından geliştirilen HÜRKUŞ, ilk uçuşunu 29 Ağustos 2013'te gerçekleştirmişti. TUSAŞ tarafından tasarlanan ve geliştirilen, temel eğitim ve hafif kara saldırı uçağı olan iki kişilik, alçak kanatlı, tek motorlu turboprop bir uçak olan HÜRKUŞ, ilk uçuşundan bu yana yeni yetenekler kazanırken ihracat başarılana da ulaştı.
Üzerinden çok geçmeden Baykar tarafından geliştirilen, en fazla ülkeye ihraç edilen İHA/SİHA unvanını kazanan Bayraktar TB2 geldi. Bayraktar TB2, 29 Nisan 2014'te ilk defa uçarken halen etkin bir şekilde Türkiye tarafından operasyonlarda kullanılıyor. Bayraktar TB2, özellikle Karabağ Zaferi ve Ukrayna-Rusya savaşında üstlendiği rollerle ciddi ölçüde ünlenerek çok sayıda ülkeye yüklü miktarlarda ihraç edildi.
TUSAŞ’ın ANKA platformundan ilerlenerek sadece 18 ay gibi kısa bir sürede geliştirilen yüksek faydalı yük kapasitesi ile kesintisiz çok rollü istihbarat, gözetleme, keşif ve taarruz görevleri gerçekleştirme kapasitesine sahip AKSUNGUR, 20 Mart 2019'da ilk kez uçtu.
AKSUNGUR’dan sonra Bayraktar AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı (TİHA) ise 6 Aralık 2019'da ilk kez havalandı. Bu sistem de çeşitli ihracat başarılarına imza attı. Ayrıca Suudi Arabistan Krallığı Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girecek olan Bayraktar AKINCI TİHA, bu anlaşma ile Türkiye’nin tek seferde yaptığı en büyük havacılık ihracatı oldu.
Yine Baykar tarafından geliştirilen Bayraktar KIZILELMA, 14 Aralık 2022'de ilk uçuşunu yaptı. İnsansız savaş uçağı platformu olan KIZILELMA için halen geliştirme ve üretim faaliyetleri sürüyor. Baykar, KIZILELMA’yı 2024 içerisinde seri üretime sokmayı hedefliyor. KIZILELMA, hava-yer görevleriyle beraber yapay zeka kabiliyetiyle hava-hava muharebesi icra edebilecek. Aracın özellikle helikopterler ve yer hedefleri için ciddi bir tehdit unsuru olması bekleniyor.
TUSAŞ tarafından geliştirilen bir diğer platform olan HÜRJET, 25 Nisan 2023'te ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Testleri devam eden HÜRJET’in afif Taarruz Uçağı, Jet Eğitim Uçağı, Akrotim Gösteri Uçağı, Harbe Hazırlık Uçağı, Red Aircraft ve Uçak Gemisi gibi çeşitli versiyonları bulunacak. Üst irtifa limiti 45 bin fit olan HÜRJET, ses hızının 1,4 katı hızda uçuş yapabilme kabiliyetiyle görev yapacak.
HÜRJET’in üzerinden çok geçmeden ise Bayraktar TB3, 27 Ekim 2023'te ilk uçuşunu yaptı. TUSAŞ Motor Sanayi AŞ (TEI) tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan uçan Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip bir İHA olacak.
TUSAŞ tarafından geliştirilen insansız savaş uçağı ANKA III ise ilk kez 28 Aralık 2023'te gökyüzüne kanat açtı. Türkiye'nin ilk V tipi turbofan motorlu insansız hava aracı ANKA III'ün geliştirme ve test süreçleri devam ediyor. ANKA III, keşif, gözetleme ve istihbarat, farklı hava-yer mühimmatları ile taarruz, hava-hava mühimmatları ile düşman helikopter, pervaneli uçak, İHA'larına angaje olarak av taraması, düşman RF yayımı yapan radar ve hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirme, hava ve karada dost kuvvetlere himaye, sinyal ve haberleşme istihbarat, elektronik harp, diğer dost unsurlarla beraber operasyon ve haberleşme rölesi gibi bir çok görevi yerine getirebilecek.

Kralların kralı KAAN

Ve son olarak ise TUSAŞ tarafından geliştirilen milli muharip uçak KAAN, ilk uçuşunu 21 Şubat 2024'te gerçekleştirdi. KAAN ile Türkiye, 5. nesil uçak üretebilen dünyadaki 5 ülkeden biri haline geldi. Pilotlarının uçak bilgisayar olarak nitelendirdikleri KAAN, teknolojinin sunduğu en güncel yetenekleri bünyesinde barındıracak. Yeni nesil silahlarla havadan havaya muharebe, süpersonik hızda dahili silah yuvalarından hassas vuruş gerçekleştirebilecek KAAN, yapay zeka ve nöral ağ desteğiyle artırılmış muharebe gücüne sahip olacak.

Ancak tüm bu başarımlara son 10 yılın başarısı olarak görmek haksızlık olur.

Ayrıca bkz.

Milli muharip uçak KAAN ilk uçuşunu yaptı

KAAN esasında süreç içerisinde evrilmiş bir proje. 15.12.2010 tarihinde SSIK tarafından TUSAŞ’ın ana yükleniciliğinde bir jet eğitim ve muharip uçak kavramsal tasarım çalışmasına başlatılmıştı. 5. nesil savaş uçakları sınıfında, sahip olacağı aviyoniklerle ve radar dalgalarını sönümleme özelliğine sahip kompozit malzemelerden üretilecek, radarda düşük görünürlüklü bir gövde tasarımına sahip olması amaçlanan KAAN, o yıllarda TF-X olarak adlandırılıyordu. TF-X'in 2011 yılı itibarıyla TUSAŞ tarafından kavramsal tasarım aşaması başlatılmış ve bu çalışmalar 29 Eylül 2013'te tamamlanmıştı.

2015 yılına kadar üç tasarım ön plana çıkmıştı; FX-1: Çift motorlu, Lockheed Martin F-22 benzeri tasarım, FX-5: Tek motorlu, General Dynamics F-16 benzeri tasarım ve FX-6: Tek motorlu ve kanartlı, Saab JAS 39 Gripen benzeri tasarım. En nihayetinde çift motorlu F-22 benzeri tasarımda karar kılındı.

Sonrasında MMU Geliştirilmesi Projesi Sözleşmesi, SSB ile 05 Ağustos 2016 tarihinde imzalandı. Akabinde TUSAŞ ile BAE Systems (İngiltere) arasında Milli Muharip Uçak geliştirmesine yönelik İşbirliği Sözleşmesi 25 Ağustos 2017 tarihinde imzalanarak yürürlüğe girdi. MMU’nun mock-up’ı 2019 yılında Uluslararası Paris Airshow’da ilk kez gösterildi.

Geçtiğimiz yıl KAAN adını alan uçak, 21 Şubat 2024 tarihinde saat 08:50’de ilk uçuşunu gerçekleştirerek 13 dakika havada kaldı. Bu uçuşta 8000 feet irtifaya çıktı ve 230 knot hıza ulaştı.

2004 kırılmanın yaşandığı yıl

Projeyi 2010 yılına dayandırmış olsa da aslında bu çok daha öncesine dayanıyor. 2004 yılında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Komitesi, bugünkü Türk savunma sanayisinin kilometre taşlarından birisi konumunda. O dönemde 11 milyar dolarlık proje iptal edilip onların yerine yerli ve yabancı ortak girişimlerle projeler üretilmesine karar verilmişti.

Türkiye’nin bu arzusu ise aslında Kıbrıs Barış Harekâtı’na yani 1974 ve sonraki yıllarda yaşadıklarına dayanıyor. O dönemde karşılaşılan ambargolar sonrasında Türkiye, yerli üretime odaklanmaya başlanmış ve lisans altında üretimler yapmaya başlamıştı. O dönemlerden kazanılan tecrübeler sayesinde TUSAŞ, bugün tek başına en gelişmiş uçaklardan birisini üretebiliyor.

Bugün sıkça duyduğumuz ALTAY, ATAK, ANKA ve diğer İHA/SİHA’lar, MİLGEM ve KAAN gibi projelerin temelleri 2004 yılındaki SSİK toplantısında atıldı

2028'de yerli motorla seri üretime geçecek

Uçağın prototip versiyonlarında ABD üretimi General Electric F-110 motoru kullanılacak. Seri üretime kadar 7-8 adet prototip inşa edilecek. 2028 yılında Kuvvet'e teslim edilecek olan modellerin tamamında AESA radar bulunacak. 2028 yılında 20 adet KAAN Blok-10 uçağının Hava Kuvvetleri’ne teslim edilmesi planlanıyor. Yerli motor ise henüz geliştirilme aşamasında ve yerli motorlu KAAN’in yine 2028’de uçması hedeflenmekte.

Milli muharip uçak KAAN Özellikleri

Milli muharip uçak KAAN Teknik Özellikleri



Haberi DH'de Gör Yorumlar ve Diğer Detaylar
Whatsapp ile Paylaş

Beğenilen Yorumlar

Tümünü Gör
48 Yorumun Tamamını Gör