Alman otomotiv devi Audi, 'sphere' temalı konseptlerinin üçüncü ve aynı zamanda sonuncusu olan Urbansphere konseptini görücüye çıkardı. Minivan stili silüetiyle dikkat çeken Audi Urbansphere konsepti, fütüristik bir tasarıma ve elektrikli güç aktarma sistemine sahip.
Audi Urbansphere, özellikleriyle neler sunuyor?
Geçtiğimiz yılki Skysphere ve Grandsphere konseptlerini takip eden Urbansphere, Şirketin Çin'de ve Almanya'da bulunan tasarım stüdyolarının iş birliğiyle geliştirildi. Söz konusu konseptin Çin'in yoğun trafiğe sahip mega kentleri için geliştirildiği ancak dünya genelindeki diğer kalabalık şehirler için de uygun olduğu belirtiliyor.
Yolculara trafikte bile salon deneyimi yaşatmak üzere tasarlanan Audi Urbansphere, bunu ölçüleriyle de belli ediyor. Zira aracın 5.5 metre uzunluğa, 2 metre genişliğe, 1.78 metre yüksekliğe ve 3.4 metre aks mesafesine sahip olduğunu görüyoruz. Bu ölçülerle çoğu büyük SUV'dan bile uzun olduğunu söylemek mümkün.
Tasarımda ise 24 inç büyük jantlar, geriye doğru açılan arka kapılar, önde ve arkada bulunan dijital alanlar göze çarpıyor. Bu dijital alanlar, piksel stili LED aydınlatmalarla donatılmış. Farklı renkler ve şekiller oluşturulabilen bu alanlar sayesinde çevredeki diğer yol kullanıcılarıyla iletişim kurulabiliyor. Örneğin araç hızlandığında, döneceğinde veya herhangi bir uyarı verdiğinde bu alanlarda farklı renkte ikaz ışıkları beliriyor.
İç tasarım
Urbansphere'ın bir konsept çalışması olduğunu iç mekanda daha iyi anlıyoruz. Aracın ölçüleri sayesinde burada oldukça ferah bir yaşam alanı sunuluyor. Mümkün olan en rahat deneyimin yaşatılması için iki sıralı düzende bireysel koltuklara yer verilmiş. Koltuklar rahatlama ve eğlence moduna sahip. Bu da koltuklardaki farklı derecelerde eğilme ve dönme, bacak desteği uzantıları ve özel ses bölgeleri oluşturmak için başlıklarda bulunan hoparlörler gibi özelliklerin moda göre değişmesini sağlıyor.
Kendinden önceki konseptlerde olduğu gibi araç otonom moddayken direksiyon simidi, gösterge paneli ve pedallar kayboluyor. Audi, 2025 itibarıyla üretim modellerini seviye 4 otonom sürüş özelliğiyle donatmayı hedefliyor. Urbansphere konsepti de şirketin gelecekteki modellerine ışık tutması amacıyla karşımızda.
Araçta yolcuların dijital servislere ve bilgi eğlence özelliklerine erişebilmesi için pek çok özellik mevcut. Projeksiyonla konsola yansıtılan görüntüler, ön koltuk sırtlarındaki ekranlar, VR gözlükler ve arka yolcular için sunulan saydam OLED ekran, bu özelliklerden bazıları. Sürücü kapısında çeşitli kontrol düğmeleri mevcut ve bu kontroller el hareketleriyle veya sesli komutla da kullanılabiliyor. Urbansphere, yüz tarama ve ses analizi üzerinden stres algılama özelliğine de sahip. Bu sayede rahatlama için çeşitli önerilerde bulunabiliyor.
Motor, batarya, menzil ve şarj
Audi Urbansphere, henüz bir konsept olsa da Audi ve Porsche tarafından elektrikli araçlar için geliştirilen PPE platformunu kullanıyor. Araçta toplam 396 beygir güç ve 690 Nm tork üreten iki elektrik motoru kullanılmış. İki elektrik motoru sayesinde dört tekerlekten çekiş özelliğine sahip olan araç, enerji verimliliğini geliştirmek adına elektrik motorlarından herhangi birini anlık olarak devre dışı bırakabiliyor.
Zemine paralel konumlandırılan 120 kWsa'lik bataryanın WLTP'ye göre 750 kilometre sürüş menzili sağlaması hedefleniyor. 800V elektrik mimarisi ve 270 kW'a kadar hızlı şarj desteğinin 10 dakika şarj ile 300 kilometre menzil, 25 dakika şarj ile %5'ten %80 doluluğa ulaşım sağlayacağı belirtiliyor. Araçta konfor adına adaptif havalı süspansiyon ve arka aks yönlendirme sistemi gibi özellikler de mevcut.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.