İnce Satırlar
Liste Modu
Döşeme Modu
Sade Döşeme Modu
Blog Modu
Son dönemde internet kafeler genelde turnuvalar için kullanılsa da öncesinde çocukluğunu internet kafelerde geçiren büyük bir topluluk olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İnternet kafe oyunları dendiği zaman da akla birçok oyun geliyor. Bu oyunlardan biri de şüphesiz Left 4 Dead. 4 kişinin zombilerle dolu bir dünyada hayatta kalmaya çalıştığı aksiyon oyunu Left 4 Dead'i birçok oyuncu internet kafede olmasa da mutlaka oynamıştır. Ne yazık ki bu serinin devamını ikinci oyundan sonra göremedik. Bunun sebebi de 3 rakamını sevmeyen Valve elbette. Ancak diğer Valve oyunlarının aksine Turtle Rock Studios pes etmedi ve Left 4 Dead 3 olmasa da yakın bir isimle serinin yeni oyununu çıkardı diyebiliriz. Aslında evet Back 4 Blood isimli oyun Left 4 Dead'in devam oyunu değil ama oyuna girdiğiniz anda oyunun ismi sizin için Back 4 Blood değil, Left 4 Dead 3 oluyor. İncelemenin geri kalanında neden böyle bir yorum yaptığımı sizlere aktarayım.
Yayıncılığını Warner Bros'un yaptığı, geliştiriciliğini ise Turtle Rock Studios'un yaptığı Back 4 Blood, geçtiğimiz günlerde çıkışını yaptı. Oyunun incelemesini aslında iki bölümle yapmak daha doğru olur. Left 4 Dead'i bilenler ve bilmeyenler için ayrı ayrı bahsedeyim oyundan.
Left 4 Dead'i Bilenler İçin
Back 4 Blood'ı daha öncesinde Left 4 Dead oynayanlar için anlatması çok kolay. Kabaca aynısı diyebiliriz ama "kabaca". Oyunda yine 4 kişi zombilerle savaşıp güvenli odalara girip yeni ekipmanlar alarak finale ulaşmaya çalışıyorsunuz. Left 4 Dead'e göre en bariz fark ise kart sistemi diyebilirim. Back 4 Blood'da maceraya başlamadan önce kendinize bir kart seçiyorsunuz bu kart size oyun içerisinde küçük avantajlar sağlıyor. Oyun içerisinde de yeni kartlar bularak bu avantajınızı çeşitlendirebiliyorsunuz. Bir de şimdilik oynanabilir 4 ancak toplamda 8 karakterin kendine göre bazı özellikleri bulunuyor. Bu özellik de aslında temelde silah farklılığı diyebiliriz. Kısaca eğer Left 4 Dead'i biliyorsanız bu oyunda çok fazla şaşıracağınız bir şey yok. Aldığınız keyif de aynı ancak hala bir Left 4 Dead keyfi arıyor musunuz bilemiyorum. Şahsi olarak ben bu oyunu oynayınca çok da aramadığımı o günlerin eskide kaldığını fark ettim.
Left 4 Dead'i Bilmeyenler İçin
Aslında Left 4 Dead'i bilmeyenler için de oyunu anlatması çok kolay. İster 4 arkadaş, ister siz ve botlar, yapay zeka tarafından yönetilen zombi düşmanlara karşı savaşarak oyunun sonuna ulaşmaya çalışıyorsunuz. Oyunda sizi sonuna kadar götürmesi için bir amacınız oluyor ancak oyunun aksiyon tarafı yoğun olduğu için bir yerden sonra amacınız sadece zombi öldürmeye dönüşüyor. Güvenli bir odada oyuna başlıyor ve dışarı çıkarak aksiyona başlıyorsunuz. Ardından dalga dalga gelen zombileri öldürerek bir sonraki güvenli odaya ulaşıyorsunuz. Güvenli odalarda ise topladığınız altınlara göre yeni silahlar ve cephane alabiliyorsunuz.
Düşman Çeşitliliği
Oyundaki zombiler dediğim gibi ana düşman. Ancak birbirinden farklı zombiler var. Bunlar da yine Left 4 Dead oynayanlar için bir hayli tanıdık. Dümdüz sadece bağıran ve yavaş yürüyen zombilerin dışında sadece sağ kolu ile ağırlık çalışan bir zombi, ağırlığı tüm vücudu için çalışan bir zombi ve hiç spor yapmayıp sadece bağıran ve salya atan bir zombi var. Ara ara da daha büyük boss diyebileceğimiz zombi türleri geliyor. Zaman zaman sizi böyle zorlayacak zombiler gelmesi oyunu keyifli kılıyor ve aksiyonun düşmesini engelliyor. Ancak bir yerden sonra bu çeşitlilik de sıkıyor.
Oyun görsel anlamda öyle büyük şölen sunuyor diyemeyiz. Yeni nesil gibi de hissettirmiyor ne yazık ki ancak bu oyunun elbette amacı görsel şölen sunmak değil, stabil bir performans ve kaliteli bir oynanış sunmak. Performans konusunda da amacını güzel bir şekilde yerine getiriyor.
Son olarak oyunun bir de PVP modu bulunuyor. Bu modda da arkadaşlarınızla birlikte oyuna girip birbirinize karşı oynuyorsunuz. Özel yeteneklere sahip bir Temizleyici veya korkunç bir Ridden olarak oynayabiliyorsunuz. Bu modda her iki tarafın da kendine özgü silahları, becerileri ve özellikleri bulunuyor.
Puan
Sonuç olarak Back 4 Blood aslında çok tanıdık bir oyun. Yaşattığı da deneyim de çok tanıdık. Bu yüzden sonucu da yine ikiye bölerek söyleyeceğim. Eğer Left 4 Dead oynayıp sevdiyseniz ve aynı keyfin yenilenmişini arıyorsanız Back 4 Blood'ı da alabilirsiniz. Left 4 Dead oynamadıysanız da bu oyunu satın alabileceğiniz 3 arkadaşınız daha varsa almanızı öneririm. O zaman kesinlikle oyunun keyfini alacaksınızdır. Ancak tek başınıza alınca çok da keyifli olmayacaktır.
0 puan için her şeyiyle kötü rezalet bir oyun, 10 puan için eksiksiz muazzam bir oyun ve 5 puan için de ortalama bir oyun dersek, Back 4 Blood için puanım 6.5 olur.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.