- Şık, özel tasarım
- Güçlü ve outdoor tasarım
- Eko-akıllı yaklaşım
- Motor sporlarının ilk tanıtımı ekim ayında
- Sandrider teknik özellikleri:
- Yorumlar
Dacia’nın 2022’de tanıttığı ve yeni fikirler laboratuvarı olarak tanımladığı Manifesto konsept otomobilinden ilham alan Sandrider, özellikle ralli yarışları için tasarlanan tamamen yeni model olarak sunuluyor. Dacia Sandrier, Renault Group’un spor uzmanlığından ve motor sporları konusunda uzmanlaşmış bir İngiliz şirket olan Prodrive’ın uzmanlığından yararlanıyor.
Sandrider, öncelikle çeviklik ve ağırlığa odaklanarak Ultimate T1+ kategorisindeki düzenlemelerin sunduğu tüm olanaklardan yararlanıyor. En başından geliştirme sürecine aktif olarak katılan pilotların ve yardımcı pilotların temel ihtiyaçlarını tam olarak karşılıyor. Pilot ve yardımcı pilotlar, projenin başlangıcından itibaren ve henüz birçok test oturumu gerçekleştirilmeden önce, sanal gerçeklik kullanan uygulamalı tasarım süreçleri aracılığıyla deneyimlerini ve bilgilerini tasarımcılara ve mühendislere aktardırlar.
Şık, özel tasarım
Dacia’nın kendi tasarımcıları tarafından tasarlanan Sandrider’ın gösterişten uzak dış görünümü, doğrudan temel unsurlara odaklanıyor. Araç sadece gerekli olan gövde panelleriyle donatıldı. Dekoratif veya gereksiz hiçbir parça bulunmayan Sandrider’da doğal olarak aerodinamiğe özel bir önem verildi.
Markanın hem pilot hem de yardımcı pilotların temel gereksinimlerine odaklanan yaklaşımının bir parçası olarak kısa ve yatay motor kaputu; ekibin görüş alanından kaybolan eğimli bir tasarıma sahip. Havacılık endüstrisinden aktarılan bir teknik olarak ön panelin üst kısmında kullanılan yansıma önleyici boya da görüşü optimize ediyor.
Dacia tasarımcıları ve mühendisleri, kabin içinde hem pilot hem de yardımcı pilotların gereksinimlerine, alışkanlıklarına ve kısıtlamalarına özellikle önem verdi. Sandrider’ın modüler gösterge paneli, her ekip üyesinin belirli özelliklerin ergonomisini ve düzenini kendi gereksinimlerine göre uyarlamasına olanak tanıyor.
Güçlü ve outdoor tasarım
Bu ihtiyacı karşılamak üzere; güçlendirilmiş bir yardımcı şasi ve tamponlar, karbon kaporta, çift salıncaklı süspansiyon ve ralli yarışlarının zorlu gereksinimlerine uyum sağlamak üzere tasarlanan bir 4×4 şanzıman devreye giriyor. Yenilikçi bir elektrik sistemi, en zor koşullarda bile tüm araç içi aksesuarların ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlıyor.
Sandrider’ın güçlü tasarım yaklaşımı, temel tasarım özelliklerinin ötesine geçiyor ve ayrıntı gibi görünen ancak aslında ekip için hayatı önemli oranda kolaylaştıran çözümleri de içeriyor.
Örneğin Sabelt koltuklar, nemi kendi kendine düzenleyen özel anti-bakteriyel kumaşlarla kaplanıyor. Kullanım kolaylığı sağlamak üzere yedek lastiklerin üzeri kapatılmıyor. Benzer şekilde ekip, bir kutuyu açmaya gerek kalmadan kabindeki aletlere hızlı bir şekilde erişebiliyor.
Bunun dışında tekerleklerin bijonlarının kumda kaybolmasını önlemek adına Sandrider’ın gövdesinde manyetik bir plaka yer alıyor. Bu, doğrudan ekip pilotlarının deneyimlerinden ilham alınan ve Dacia’nın pratik çözüm düşüncesinden yararlanılarak hayata geçirilen detaylardan biri.
Sandrider, her türlü arazide üstün tutuş sağlayan, darbelere ve patlamalara karşı optimum dirence sahip yeni nesil BF Goodrich lastiklerle donatılıyor.
Eko-akıllı yaklaşım
Mühendisler özellikle otomobili daha hafif kılmak ve yakıt tüketimini azaltmak için çalışmalar yürüttü. Benzer prototiplere kıyasla Sandrider’ın toplam ağırlığı yaklaşık 15 kg azaldı. Bu sonuç; daha hafif boru şeklinde bir şasi kullanılarak, tüm gereksiz gövde panellerinden kurtularak ve diğer parçalarda karbon kullanılarak elde edildi. Ayrıca tasarımcılar tüm dekoratif özellikleri kaldırdı. Bunun dışında mühendisler daha kompakt ve daha hafif bir motor tercih etti. Yol tutuşu ve dinamik performansı optimize etmek adına ön ve arka arasındaki ağırlık dağılımı önemli ölçüde dengelendi.
Dahası, performansı artırırken yakıt tüketimini azaltmak için aerodinamiğe özel önem verildi. Mühendisler, benzer prototiplere kıyasla sürtünmeyi %10 oranında ve kaldırmayı %40 oranında azaltmayı başardılar. Çalışmalarında özellikle motoru soğutan hava girişlerine odaklandılar.
Dakar ve diğer ralli yarışlarının zorlu koşullarında ısı yönetimi önemli noktalar arasında yer alıyor. Sandrider tasarımcıları tarafından kabindeki sıcaklığı düşük tutmak adına aracın karbon gövde panellerinde doğrudan entegre edilen anti-kızılötesi pigmentler kullanıldı. Ayrıca bu işlem için patent başvurusu yapıldı.
Sandrider’ın motoru Aramco tarafından sağlanan sentetik yakıtla çalışıyor. Bu, çevresel etkiyi azaltmak adına basit ve ulaşılabilir fiyatlı bir çözüm. Aramco tarafından geliştirilen sentetik yakıtlar, yenilenebilir hidrojeni ayrıştırılmış CO2 ile birleştirerek günümüzün motorlarıyla uyumlu, daha düşük karbonlu bir yakıt sağlıyor. Dakar Rallisi, bu teknolojiyi test etmek üzere Dacia için ideal bir test alanı sunuyor.
Motor sporlarının ilk tanıtımı ekim ayında
Dacia’nın resmi W2RC takımı Dacia Sandriders, 2025’te önce Dakar’da ve Dünya Ralli-Raid Şampiyonası’nın diğer ayaklarında yarışacak.
Sandrider teknik özellikleri:
- FIA sınıfı: Ultimate T1+
- Şasi: Boru tipi
- Gövde: Karbon fiber
- Motor: V6, 3,0 litre, twin-turbo, direkt enjeksiyon
- Maksimum güç: 265 kW/360 hp, 5.000 d/d
- Maksimum tork: 539 Nm, 4.250 d/d
- Güç aktarımı: 4×4
- Şanzıman: 6 vitesli sıralı
- Ön/Arka süspansiyon: Çift salıncak
- Süspansiyon yolu: 350 mm
- Jantlar: 17 inç alüminyum
- Lastikler: BF Goodrich, 37 inç
- Uzunluk x Genişlik x Yükseklik: 4.140 x 2.290 x 1.810 mm
- Aks mesafesi: 3.000 mm
- Ön/Arka uzantılar: 590/550 mm
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
sonsua kadar sürecek o video
harbiden sıktı bu video
ya yeni video ekleyin ya da bu videoyu kaldırın
1 yaz kısa süre kullanım için ideal,
Hawli
Çok eğlenceli görünüyor :))
Baya eğlenceli görünüyor :)
Eğlenceli görünüyor
mars için birebir :)
Son derece farklı bir alet :D
çöp
türkiyede satılmıyor mu daha?
@ccguven evine giren surilere yemek olmuş ilk işleri yemek değilmiş...
Yine mi piramit ( sürekli gördüğüm masonik sembolleri vurguluyorum, istatistikleri bilelim, yerlileriyle iş yapmayalım )
Yurtdışı fiyatı bile 9k olunca insanın hevesi kaçıyor
Benim oğlana alayım bi tane
Efsane Türkiye’ye gelse alırım..
O ışık efektleri sadece yanlarda değil üstte de olmalıydı. Böylece tabancayı kullanan, kafasını yana eğmek zorunda kalıp, fıtık olmaz.
Mukemmel bir silah acaba ne kadar hızlı atıyor. [resim] [resim]
Fiyat makul olsa efsane olur gerçekten ya.