Corsair yetenekli bir power supply üreticisi, farklı tüketici gruplarına hitap edecek şekilde Axi, Hxi, Rmi ve Rmx başta olmak üzere farkli segmentlere ayırmış power supply’larını. Ufak bir kıyas yapmak gerekirse Hxi 80+ platinium sertifikasıyla Rmi’nin üstünde, Rmx de Corsair Link desteği olmadığı için elimizdeki Rmi’nin altında konumlandırılmış mesela, arada sertifikalar ve komponentler tarafında da bazı farklar var tabii. Ufak bir piyasa ararştırması yaptığımda da Rmi ve Rmx arasında çok çok küçük bir fiyat farkı olduğunu gördüm, Rmi serisi Corsair Link desteği ile tercih edilesi.
Kutusundan kumaş kılıfıyla Gold plus sertifikalı power supply’ın kendisi, modüler kablolar, kablo yönetimi için birkaç malzemeyle sticker ve garanti belgesi çıkıyor. Garanti demişken Corsair’ın zaten hayli uzun olan garanti süresini belirli seriler için 7 seneden 10 seneye çıkardığını belirtelim, Axi, Hxi, Rmi ve Rmx serisi için ek 3 yıllık garanti eklenmiş oldu. 10 senede birkaç sistem değişirsiniz de power supply yine garantili kalır, yine kullanırsınız, Corsair power supply bu haliyle ileriye dönük yatırım desem yeridir.
Kablolarına bakalım isterseniz, tam modüler power supply’ın temasına uygun sekilde siyahlar ve pet malzemeyle kaplılar, plastik bir malzeme bu, gayet hoş görünüyorlar. Yeni Tip 4 kablolar genel anlamda da hayli diriler, hatta pet malzemenin bitimindeki kaplamayla kasada manevra yapmak biraz zorlaşabiliyor, bu kaplamanın altında ise, kablo üzerlerinde küçük katı kapasitörler gizli. Anakarta bağlanan 24 pin kablonun power supply’a bağlanan ucu 28 pinli, ekstra 4 pin “sense wire” Türkçesiyle “algılayıcı kablolar” alınan voltaj bilgisini geriye, power supply’a gönderiyorlar, bu sayede voltaj dalgalanması ve düşüşü minimuma çekilmiş oluyor.
Tam modüler, 1000w bir power supply’a yakışır şekilde çantasından 2 tane 4 pin, 4 tane 6+2 PCIe, 2 tane 4 sata port, 1 tane biraz daha uzunca kablolu 4 sata, 1 tane 3 molex, 1 tane 4 molex, disket sürücüsü kablosu ve Corsair Link kablosuyla USB kablosu çıkıyor.
Aşırı akım, aşırı voltaj, düşük voltaj, aşırı ısı, aşırı güç gibi koruma önlemlerine haiz power supply Gold plus sertifikalı. %50 yük altında %92.36, %100 yük altında ise %89.42 verimlilik sağlıyor kağıt üstünde, verimliliğine ve tüketimine ilerleyen kısımlarda tekrar değineceğiz.
Metal haznenin ardında 14cm’lik gri renkli bir fan var, maksimum hızda 1460 devire kadar çıkabiliyor.
Tekli ekran kartı kurulumunda belki de bu fanı hiçbir zaman çalışır halde göremeyeceksiniz zira belirli bir ısıya ulaşmadan çalışmıyor, ses üretmiyor. Arayüzünden fanı sabit bir devirde çalıştırmak mümkün, %40 ki 700 devir civarına tekabül ediyor, yine de hiç ses çıkarmıyor, %50 ki 860 devir civarına tekabül ediyor ancak aradaki küçük devir farkına rağmen ses üretmeye başlıyor, tabii sıfır sesin yanında ses diyebiliriz buna, kasa kapağınızı kapatıyorsanız eğer çıkan o az ses de kayboluyor. Power supply pek ısınmadığı için otomatik ayarda %80-%100 gibi değerlere hiç çıkmıyor ama elle bu ayarlara geçtiğinizde ses duyulabilir hale geliyor elbette.
Uzun süredir kullandığım Graphite 600T kasama RM1000i’yi yerleştirdim, ihtiyacım kadar kablo kullandım, uzun kalan kısımları arkadaki boş alanda bıraktım. Kablolar tarafındaki tek olumsuzluk daha önce de bahsettiğim üzere “algılayıcı kablo” kapasitörlerinin bulunduğu kaplama kısmı, bu kısım bükülmüyor altındaki düzenek gereği. Bu kısımlarda çok manevra yapamıyorsunuz belki ama gerisinde bir sıkıntı yok. Bir de kişisel olarak PCIe kablosunun tek kablodan iki 8 pine ayrılması meselesi var, görünüm anlamında pek hoş durmuyor benim gözümde, 2 tane ayrı set 2 tane birleşik kablo PCIe sunup opsiyon oluşturulabilirmiş Corsair.
Sıra geldi testlere. Testlerde Z170A yongasetli anakartta Intel’in 6700K’sını kullandık, 4.6GHz’e hızaşırtılmış şekilde. Ekran kartı tarafında da Sapphire’in R9 390X’ine yer verdik, 250W TDP değerine sahip ekran kartı tek başına.
İlk olarak 3D Mark Fire Strike Ultra ile sistemi yük altına soktum, ardından 4 saatin üstünde ağır oyunlar oynadım, son olarak da Furmark ve Prime95 testlerini aynı anda açıp donanımlarım çerçevesinde mümkün olduğunca zorladım.
Corsair Link kablosuyla power supply’ı anakart üzerindeki USB girişlerinden birine bağladım, power supply’dan gelen istatistiklere ulaştığımız Corsair Link arayüzünden şöyle sonuçlara ulaştım; RM1000i prizden 494W güç çekmiş, bunun 459W’ını da sisteme iletmiş, sadece 35W’lık bir kayıp var, yani ortada %92.9 - %93’lük bir verimlilik söz konusu ki kağıt üzerindeki veriyi tutturduğunu söyleyebiliriz, ki bu değeri fan kapalı haldeyken aldı, gerçekten çok iyi. Power supply’ın ısısı fan kapalı halde maksimum 39 dereceye ulaştı, çok yüksek bir değer mi, değil tabii ama benim gönlüm el vermiyor açıkçası, %40 fan devri ki 700 küsür devirde ise 31 dereceye sabitleniyor, yaklaşık 500W yükteyken dahi fan açma gereği duymaması zaten gücü ve potansiyeli hakkında yeterli izlenimi veriyor diye düşünüyorum.
En önemlisi de yükteyken voltaj dalgalanması ve düşmesinin yaşanmaması. Power supply’ı yarı yüke soktuk belki ama yine de voltajlarda herhangi bir dalgalanma olmaması kullandığınız donanımların en azından teorik olarak ömürleri açısından olumlu bir işaretçi.
Corsair RM1000i, Corsair’ın üst segment ürünlerinden biri ve öyle olmayı hak ediyor. HX serisiyle karşılaştırıldığında tek eksisi Gold plus verimlilik sertifikasıyla gelmesini söyleyebiliriz ancak %50 yükte fansız halde kağıttaki verileri tutturacak şekilde %93’e yakın, %100 yükte ise %89.42 verimlilikle yine de üst segmentin oyuncusu olduğunu kanıtlıyor. Bir üst segment platinyum sertifikalı HX1000i’ye kıyasla da yaklaşık 200 lira daha ucuz. Tek ekran kartıyla tamamen sessiz, birden çok ekran kartıyla yine sessize çok yakın bir deneyim elde etmek isteyenlere, 10 yıl garantisiyle birden çok sistem eskitirim diyenlere tavsiye edebileceğim, Corsair Link ile de kontrolü elinde bulundurmayı sevenlere yatırım niteliğinde bir power supply olmuş RM1000i, gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim RM serisini.
Böylelikle bir inceleme videomuzun daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.