İnsanoğlunun gördüğü en büyük yıkımlardan olan İkinci Dünya Savaşı, mücadelede yer alan devletlerin birbirlerine üstünlük sağlamak için her şeyi göze aldığı süreçlerden biri oldu. Nazi Almanya’sına karşı verilen mücadelede, müttefik ülkeler de “insani” olmayan yöntemleri kullandı veya bunları kullanmak ihtimali üzerine planlar geliştirdi. Savaşa dâhil olan ve Hitler’in her daim hedefinde olan İngiltere, bu kapsamda kendi yöntemlerini geliştiren ülkelerden biriydi.
Fransa’nın 1940 yılında işgal edilmesinin ardından çok konuşulmaya başlanan biyolojik savaş yöntemleri, Hitler’in üzerinde durduğu konuların başında geliyordu. Böyle bir tehdit karşısında kendi biyolojik savaş yöntemini geliştirmeye karar veren İngiltere’nin çözümü ise “Operasyon Vejetaryen” oldu.
"Misilleme için kendi biyolojik silahımızı geliştirmemiz gerekli"
Dönemin Birleşik Krallık Bakteriyoloji Kurulu Başkanı Lord Maurice Hankey (alttaki görsel) , Başbakan Winston Churchill ile yaptığı bir görüşmede kendisine biyolojik silah unsurlarını gündeme almasını ve “ülkeyi felakete sürükleyecek benzer silah sistemlerinin kendilerine karşı kullanılması halinde misilleme yapabilecek imkân ve kabiliyetlere sahip olunmasının gerekliliğini” hatırlattı. Yapılan görüşme neticesinde ikna olan Churcill, Wiltshire’de Porton Down isimli bir laboratuvar kurulması talimatını verdi.
Ülkenin bir biyolojik saldırıya maruz kalması durumunda misilleme alternatiflerinin değerlendirileceği merkezin çözümü ise Bacillus Anthracis bakterisinin neden olduğu anthrax (şarbon) ajanı olarak gerçekleşti. Hava yoluyla alınması sonucu oluşan akciğer şarbonu, bir otçul hayvanın etinin tam pişirilmeden yenmesi sonucu ortaya çıkan bağırsak şarbonu ve derideki kesik ya da sıyrıklardan girerek deri içinde depolanması sonrası gelişen deri şarbonu şeklinde ortaya çıkan hastalıkta, bilim insanlarının tercihi bağırsak şarbonu yöntemini kullanmak oldu.
Testlere başlayan ülke ilk denemeyi İskoçya’nın kuzey sahilinde bulunan Gruinard Adası’nda yaptı. Vickers Wellington (üstteki görsel) bombardıman uçaklarıyla püskürtülen şarbon sporları, adadaki koyun nüfusunun üç gün içinde telef olmasına neden oldu. Daha sonraki test ise Galler sahilindeki Penclawdd’da icra edildi. Daha küçük bir grup hayvan (60 koyun) üzerinde yapılan testte bu kez kullanılan Bristol Blenheim (alttaki görsel) model uçak, 1.500 metreden tek bir tank şarbon sporunu ilgili bölgeye bıraktı. Bir kilodan biraz fazla sıvı şarbon sporu içeren tank sadece iki hayvanın ölmesine yol açtı. Sonraki süreçte yapılan incelemeler sonucu anthrax’ın ağırlık bazında diğer kimyasal ajanlara kıyasla 100 kat daha etkili olduğu değerlendirildi.
1943 yılına gelindiğinde İngiltere, bu kapsamda kullanılmak üzere anthrax ile kirletilmiş beş milyon büyük baş hayvan keki hazırladı. Gerekli görüldüğü zaman Avro Lancaster (alttaki görsel) bombardıman uçakları vasıtasıyla kullanılmak üzere geliştirilen yöntemdeki amaç, Almanya’nın et ve süt sağlayan hayvan popülasyonunu ortadan kaldırmak olarak belirlenmişti. İnsan besin zincirine de sirayet edeceği değerlendirilen bakteri böylece yüzbinlerce insanın ölümüne neden olabilecekti.
Savaşın devam ettiği yıllarda korkulan olmadı ve Nazi Almanya’sı biyolojik silah kullanmaya hiçbir zaman cüret etmedi. Hitler’in bu konudaki çekimserliği ise I. Dünya Savaşı’nda kullanılan hardal gazı tecrübesine ve mikroplara karşı olan fobisine bağlanıyor.
Savaşın sona ermesinin ardından İngiltere’nin anthrax stokunun iki tanesi hariç imha edildiği belirtiliyor. Söz konusu örneklerin etkinliğinin 1955 yılında bile devam ettiği paylaşılan bilgiler arasında.
Ülkenin İngiliz adalarında yaptığı testlerin etkileri ise uzun yıllar devam etti. İskoçya kıyılarına vuran enfekte bir koyun leşinin neden olduğu hayvan ölümleri ile birlikte yayınlanan raporlar bakterinin 1986 yılına kadar bölgeden temizlenemediğini göstermiş. Bölgedeki sterilizasyon süreci ise halen daha devam ediyor.
Savunma maksatlı da olsa kitle imha silahları kapsamında yapılan denemelerin gezegenimiz ve üzerinde yaşayan canlılara etkileri uzun yıllar devam ediyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.