Müzik dünyasını belki de baştan aşağı değiştiren ve bugün aşina olduğumuz çevrim içi müzik hizmetlerinin temelini oluşturan MP3 ya da Moving Picture Experts Group Layer III formatı 25 yılı geride bıraktı.
MP3 nedir?
MP3 formatı asıl olarak 90’lı yılların ikinci yarısında popüler oldu ve geniş kitlelere yayıldı. Bununla birlikte formatın geliştirilme süreci 1980’li yıllara kadar gidiyor. 1988 yılında Moving Picture Experts Group platformunun ortak bir ses şifreleme standardı geliştirilmesi için çağrı yapmasıyla başladı. Zira o dönemde CD kalitesinde bir şarkıyı kaydetmek dakikada 10MB gibi bir boyuta denk geliyordu ve 1GB boyutunda hard disk sürücüler 300$ seviyesini buluyordu. Ayrıca 100MHz altındaki işlemciler CD kalitesindeki müzikleri çalıştırmakta zorlanıyordu.
1989 yılında 14 farklı teklif yapıldı ve 4 çalışma grubu oluşturularak şifreleme yöntemleri üzerinde fikir alış verişi başladı. MUSICAM grubunun insan kulağının duyacağı sesleri öne çıkarma ve gürültüleri engelleme konusundaki fizik akustik yöntemi her şeyin başlangıcı oldu.
Fraunhofer Enstitüsü bu fizik akustik modelini temel alarak MPEG Layer I ve MPEG Layer II standartlarına temel olacak projelerini MPEG grubuna gönderdi. Sonrasında MPEG Layer 2 ile 192Kbps seviyesinde yakalanan kaliteyi MPEG Layer III ile 128Kbps seviyesinde yakalayabildi ve MPEG 1 adıyla 1993 yılında gruba gönderdi.
Fraunhofer Enstitüsü geliştirdiği standardın ses şifreleme konusunda en iyisi olduğuna karar verdi ve 1995 yılında MP3 uzantısıyla hayata geçirdi. Enstitü donanım ve yazılım tarafında MP3 şifreleme formatını iyi bir şekilde pazarlamayı düşünüyordu. Hatta son kullanıcı tarafında MP3 kod çözücüler ücretsiz olacak ve benimsenmesi hızlanacaktı.
Ne varki evdeki hesap çarşıya uymadı. Sahte bir kredi kartı ile 1997 yılında MP3 şifreleme yazılımını satın alan Avusturalyalı bir genç bunu çevrim içi FTP sunucusuna yükledi ve bir anda tüm dünyanın erişimine açıldı.
Sonrasında adeta bir patlama yaşandı ve ardı ardına CD’den MP3 çözme, MP3 oynatma programları, MP3 siteleri adeta mantar gibi çoğaldı. Haliyle müzik endüstrisi ile MP3 geliştiricileri arasındaki hukuk savaşının ilk kıvılcımı da ateşlenmiş oldu.
Yaklaşık 8-10 yıl boyunca Napster’ın yükselişi ve batışı veya WinAmp gibi pek çok efsane MP3 dünyasında kendisine yer buldu. Yine büyük mahkemeler, dev telif hakkı cezaları da aynı dönemde gündemdeydi.
MP3 her ne kadar çok başarılı bir format olsa da gelişen teknolojilerin karşısında popülerliğini koruyamadı. Steve Jobs’un iTunes üzerinden şarkı satışı ile endüstrinin yeni bir yöne girmesi, akıllı telefonların yükselişi, YouTube gibi platformlar ve nihayet çevrim içi müzik sektörünün doğuşu ile artık MP3 eskisi kadar aranır değil. Bugün kullanıcılar istedikleri anda müziğe erişebilir oldukları için MP3 dosyalarına pek de ihtiyaç duymuyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
5566 kez okundu.
12 kişi, toplam 14 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
uygulama haber, mp3 ve