Koronavirüs salgını nedeniyle milyarlarca insanın eve hapsolması ve gerek eğitimini gerekse de işini evden yürütmeye başlaması görüntülü görüşme uygulamalarını ön plana çıkardı. Elbette bir anda yıldızı parlayan Zoom gündeme oturmayı başardı.
İlk dava açıldı
Hızlı ve kolay bir şekilde görüntülü görüşme yapabilen Zoom yaygın kitleler tarafından benimsendi. Bununla birlikte uygulama üzerinden Windows hesap bilgilerinin çalınması, arka plana uygunsuz içeriklerin enjekte edilmesi gibi açıkların yanı sıra Facebook ile izinsiz veri paylaşılması bu avantajların önüne geçti.
Ortaya çıkan açıklardan sonra New York yönetimi okulların Zoom kullanmasını yasakladı. Tesla şirketi de aynı adımı attı. Tayvan hükümeti ise ülke genelinde Zoom kullanımını yasakladığını duyurdu.
Zoom kurucusu Eric Yuan önümüzdeki 90 gün içerisinde geliştirici ekibin yenilik geliştirmeyi bir kenara bıraktığını ve tamamen mevcut açıkların kapatılması için uğraşacağını bildirmişti. Bununla birlikte hissedarlar tepkili.
Zoom şirketinin hissedarlarından birisi olan Michael Drieu dolandırıcılık suçlaması ile şirkete dava açtı. Dava dosyasında uygulamanın uçtan uca şifreleme eksikliğinin, izinsiz veri paylaşımının ve belirli açıkların hissedarlar ile paylaşılmaması, üzerine bir de dolandırıcılık olaylarına alet olması suçlamaları yapılmış. Dosyada şirketin üst yönetimi dava konusu olmuş.
Zoom şirketinin bu davaya nasıl cevap vereceği merak konusu ancak endişe verici açıkların neden bu zamana kadar giderilemediği, salgın olmasaydı bu açıkların kapatılmadan devam mı edeceği soruları kafaları kurcalamaya devam ediyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.