3D baskı teknolojisi ile rüzgar türbini inşa edilecek

Daha Uzun Türbinler Daha Ucuza İmal Edilecek
''Yerinde Çözüm Maliyetleri Düşürüyor''
Yorumlar

Rüzgar enerjisi ve dolayısıyla rüzgar türbinleri yenilenebilir enerjiye geçişte insanoğlunun en önemli yardımcılarından biri. Rüzgar türbinlerinin sahip olduğu devasa pervaneler, önemli miktarda enerji sağlayıp insanlığa hizmet etse de pervanelerin ve türbin kulelerinin üretimi ve taşınması oldukça zor ve maliyetli bir süreç. Uzunlukları genellikle 80 ile 140 metre arasında değişen türbin kulelerinin üretim alanından kurulum alanına taşınması için genellikle otoyolların kapatılması ve büyük araçların kullanılması gerekiyor. RCAM Technologies isimli bir şirket ise daha uzun rüzgar türbinleri kurmak için 3D yazıcılardan faydalanmayı planlıyor.

Nispeten kısa(57.5 metre) bir rüzgar türbinini taşınmasını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz

Kaliforniya Enerji Komisyonu'ndan rüzgar türbinlerinin üretiminde 3D baskı teknolojisinin araştırılması ve test edilmesi için 1.25 milyon dolarlık hibe alan RCAM 3D baskı teknolojisini kullanma konusunda oldukça iddialı. Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı (NREL) mezunu Jason Cotrell tarafından kurulan şirket, 140 metre uzunluğunda veya daha yüksek rüzgar türbinleri inşa ederek mevcut rüzgar türbinlerine kıyasla daha fazla elektrik üretmeyi planlıyor. Şirket bu dev türbinlerin inşasında esas rolü 3D baskı teknolojisinin üstleneceğini iddia ediyor.

Daha Uzun Türbinler Daha Ucuza İmal Edilecek

Şirketin kurucusu Jason Cotrell, rüzgar santralleri kurulurken daha rüzgardan daha fazla enerji toplamak için daha yüksek rüzgar türbinleri inşa edilmesi gerektiğini belirtirken "Ancak, yüksek rüzgar türbinleri inşa ederken, kule çapları o kadar büyük oluyor ki yollar üzerinde taşınması zor oluyor.'' diyerek rüzgar türbini üretiminin önündeki engellere dikkat çekiyor. Şirketin nakliye ve lojistik kısıtlamalarını aşmak için türbin kulelerini yerinde(türbinin kurulacağı yerde) imal edeceklerini dile getiren Cotrell, otomatik bir beton üretim süreci ile hem daha uzun kuleler inşa edebileceklerini hem de nakliye masraflarından kurtulacaklarını vurguluyor.

Şirketin paylaştığı rakamlar da oldukça heyecan verici. 3D baskı teknolojisi ile şirket, sadece bir gün içinde rüzgar türbininin kurulacağı arazide türbinin kulesini inşa etmeyi hedefliyor. Üstelik bu üretimin maliyetinin, konvensiyonel çeliğin kullanıldığı türbin kulelerinden yarı yarıya daha ucuz olacağı belirtiliyor. Ayrıca daha yüksek kuleler ile aynı süre içinde mevcut rüzgar türbinlerine kıyasla daha fazla elektrik üretileceği için 3D baskı teknolojisi rüzgar enerjisinin maliyetini de yüzde 11 oranında azaltacak.

RCAM, Kaliforniya Enerji Komisyonu ile yaptığı hibe anlaşması uyarınca şirket, boyutları 140 ile 170 metre arasında değişen iki adet rüzgar türbini inşa edecek. Türbin kulelerinin üst kısmında geleneksel konik biçiminde konvansiyonel çelik kullanılırken geri kalan aşağı kısımda ise 3D baskı ile betonarme katma imalat teknolojisi kullanılacak. Bir robotik kol ve 3D yazıcılarla imal edilecek olan betonarme kısma ait prototip, gerçek ölçekli üretime geçilmeden önce Irvine Üniversitesi'nde test edilecek.

''Yerinde Çözüm Maliyetleri Düşürüyor''

ABD'nin önde gelen rüzgar türbini üreticisi şirketlerinden olan MAKE Consulting'in üst düzey danışmanlarından Aaron Barr da 3D baskı teknolojisinin rüzgar türbini üretiminde test edilmesinden memnun görünüyor. Tüm rüzgar türbini bileşenlerinin, rüzgar türbininin kurulacağı alanda imal edilmesinin kurulum sürecini oldukça kısaltacağını belirten Barr, ''yerinde betonarme kule çözümünü''nün kullanılması ile maliyetlerin de düşeceğine inanıyor.

İlk olarak prototip üreterek test için Irvine Üniversitesi'ne gönderecek olan RCAM, test sonrasında kulelerin inşaatına başlayacak. RCAM'in kuracağı rüzgar türbinlerinin beklenen faydayı göstermesi halinde benzer çalışmaların artması beklenirken Kaliforniya'daki yeni enerji santrallerinin 10 gigawat ile 60 gigawatt arasında bir potansiyele sahip olacağı düşünülüyor.