- Tuz alımının azaltılması noktüri şikayetini azaltabiliyor
- Araştırmanın nedenselliği henüz kesin olarak kanıtlanmadı
- Yorumlar
Japonya'da yürütülen yeni bir araştırmaya göre geceleri idrar yapma ihtiyacı olarak adlandırılan noktürinin hipertansiyonla ve fazla sodyum alımıyla ilişkili olabileceği tespit edildi. Noktüri; kişilerin geceleri idrar yapma ihtiyacı ile uyanması olarak adlandırılan durumu oluşturuyor. Geceleri sık idrara çıkma sebeplerinin başında ise fazla sıvı alımı, uyku bozuklukları ve mesane darlıkları bulunuyor.
Noktürisi olmayan kişiler 8 saat boyunca idrar yapma ihtiyacı olmadan aralıksız uyuyabiliyor lakin bazı durumlarda bu dilim içerisinde 1 kez uyanabiliyorlar. Bu dilim içerisinde 1 kez idrara çıkma isteği ve eylemi ise normal limitler arasında kabul ediliyor. Noktürisi olan bireyler ise bu dilim içerisinde sayıları 2 ila 6 arasında değişen miktarlarda idrar yapma ihtiyacı ile uyanıyorlar. Noktüri; mesane prolapsusu, mesane tümörü veya prostat tümörü, sfinkter kontrolünü etkileyen çeşitli hastalık çeşitleri gibi durumların belirtisi olarak karşımıza çıkabiliyor. Ayrıca hamile kadınlarda, kalp veya karaciğer yetmezliği olanlarda ve diyabeti bulunan hastalarda da noktüri ile karşılaşılıyor.
Kişiler yaşlandıkça Antidiüretik hormon (ADH) olarak adlandırılan ve vücutta su tutulmasında görevli olan hormon daha az üretiliyor ve bu durum geceleri daha fazla idrar üretilmesine sebebiyet veriyor. Yaşlı insanlarda ise idrar tutma kapasitesi azalıyor ve mesaneyi etkileyen çeşitli sağlık sorunlarının görülme ihtimali de artıyor. National Sleep Foundation kurumunun 2003 yılında yaptığı bir ankete göre yaşları 55 ile 84 arasında değişen kişilerin en az 3'te 2'sinin haftada birkaç gece noktüri problemi yaşadığı tespit edildi.
Tuz alımının azaltılması noktüri şikayetini azaltabiliyor
Japon Dolaşım Derneği'nin 83. Yıl Bilimsel Toplantısı'nda da yayımlanan araştırmaya göre geceleri tuvalete gitme ihtiyacı yani noktürinin aşırı tuz alımı ve yüksek kan basıncı ile ilişkili olabileceği belirtildi. Araştırmanın yazarı Dr.Satoshi Konno noktüri problemi olan hastalarda yüksek tansiyon veya aşırı sıvı tutulumu olabileceğini ekledi. Önceki araştırmalar ise aşırı tuz alımının ve hipertansiyonun nokturi probleminin gelişmesinde etkili olduğunu göstermişti.
Araştırmacılar 2017 yılında Watari kasabasında yaşayan 3.749 kişiyi kayıt altına aldılar ve kişilerin kan basınçları ile noktüri durumları hakkında veri topladılar. Verilere göre nöktürisi olan kişilerin yüksek kan basıncına sahip olma ihtimali %40 daha fazla, başka bir deyişle hipertansiyon riski klinik olarak anlamlı olarak ; noktüri görülen gece sayısı arttıkça yükseliyor.
Araştırmanın nedenselliği henüz kesin olarak kanıtlanmadı
Dr. Konno; sonuçların nokturi ile hipertansiyon arasındaki nedenselliği kanıtlamadığını ve Japonya dışında yaşayan insanlara uygulanamayacağını belirtti. Nedenselliğin; yaşam tarzı, tuz alımı, etnik köken ve genetik altyapı gibi çeşitli faktörlerden etkilenebileceğini de sözlerine ekledi. Araştırmanın basın koordinatörlüğünü yapan isim Dr. Mutsuo Harada ise, hipertansiyonun erken saptanmasının kalp hastalıklarını önleme açısından çok önemli olduğunu belirtti. Ayrıca hastalarda nöktürinin nedeninin araştırılmasının ve incelenmesinin çok önemli olduğunun; bu problemin sadece üriner sistemden kaynaklanmadığının, hipertansiyon gibi çeşitli hastalıklardan da kaynaklanabileceğinin altını çizdi.
Hipertansiyon ve buna bağlı semptomlar günlük hayatımızda karşımıza çıkabiliyor. Yaşam tarzı değişikliği, stressiz bir hayat, tuz ve alkol kısıtlaması, sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite ile bu semptomlar giderilebilir veya hafifletilebilir.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.