Herkese merhaba arkadaşlar ben Erdi Özüağ. Bu videomuzda son dönemin en çok konuşulan telefonlarından birisi, belki de en çok konuşulanı olan Huawei Mate 8'i inceliyoruz. Şimdi isterseniz teknik özelliklerine göz atalım ardından telefonla ilgili merak edilen tüm detayları masaya yatırmaya başlayalım.
6-inç boyutunda Full HD IPS-Neo ekrana sahip olan Mate 8, detaylarına daha önce değineceğim Kirin 950 işlemcisinden güç alıyor. Modele göre 3GB ve 4GB RAM seçeneği ile gelen telefonda, depolama kapasitesi ise yine tercih edilecek modele göre 32GB, 64GB ve 128GB olarak çıkıyor karşımıza. Üstelik daha fazlasını arzu edenler telefona microSD hafıza kartı da takabiliyor. 16MP çözünürlüğünde arka kameraya ve 8MP çözünürlüğünde ön kameraya sahip olan telefon, 802.11ac ve Bluetooth 4.2 kablosuz bağlantı teknolojilerine destek sunuyor. Öncül model olann Ascend Mate 7'ye kıyasla geliştirilmiş yeni nesil parmakizi okuyucu sensöre sahip olan telefon Android 6.0 üzerinde Huawei'in Emotion arayüzünün 4.0 versiyonunu kullanıyor ve ihtiyaç duyduğu gücü ise 4000mAh kapasiteli pilden alıyor.
Mate 8'in tasarım detaylarına geçmeden önce isimlendirmedeki değişikliği hatırlatmak istiyorum arkadaşlar. Geçtiğimiz yıl ile birlikte Huawei ürünlerinde Ascend markasını kullanmayı bıraktı yani bu telefonun öncülü olan cihaz Ascedn Mate 7 adını taşırken, yeni model ise sadece Mate 8 adına sahip. Öyle zannediyorum ki benimle aynı fikirde olacaksınız, iyi tasarım ve yüksek malzeme kalitesi yani telefonu hem yakışıklı hem de güçlü gösteren detaylar konusunda Huawei'in son yıllarda ciddi bir yükselişi var. İşte bu yükseliş Mate 8 ile kendisini daha fazla ediyor çünkü kesinlikle yakın zamanda gördüğüm en şık telefonlardan bir tanesi. 7.9mm kalınlığında ve 185 gram ağırlığında olan telefon, bırakın 6-inç boyutundaki telefonları, kendisinden daha küçük ekran boyutuna sahip kimi telefonlarla ya benzer ya da daha iyi oranda tutuş ergonomisi sunuyor. Telefonun bu derece iddialı olmasında ekran kasa oranındaki iyileştirmeler kadar, gövdenin arka kısımda bombe yaparak avuca daha iyi oturması ve kenarların hem metal çerçeve seviyesinde yönlendirilmiş olması hem de ekran profilinin az da olsa devam etmesi görselliği artan en önemli dinamikler. Mate 8'i elinize aldığınız ilk anda yüksek kaliteli metal kasa ve nano boyutta kesim yapılmış şık çerçeve size güven aşılıyor.
USB 2.0 standardındaki microUSB konnektörünün hoparlör ile birlikte alt kısımda, kulaklık girişinin üstte, çift SIM kart veya tek SIM kart ve bir SD kart şeklinde kullanılabilen slotun solda fiziksel kontrol butonlarının ise sağda toplandığı telefonun arka kısmında ise kamera, çift ton LED flaş, Nexus 6P'de gördüğümüz gibi Ascend Mate 7'den farklı olarak köşeli yerine yuvarlak hatlı parmakizi sensörü alanı ve alt kısımda serfitika bilgilerini görüyoruz. Telefonun ergonomisini daha iyi anlayabilmek adına 5.7-inç ekran boyutuna sahip olan LG V10 ve Galaxy Note 5 ile yanyana getirdiğimizde ise ortaya ilginç bir tablo çıkıyor, 6-inç ekranlı Mate 8 onlar ile aynı boyutta olmasa da fiziksel olarak çok yakın olan ölçüleri sayesinde daha büyük ekranı neredeyse benzer ergonomi içerisinde sunmayı başarıyor. iPhone 6s Plus söz konusu olduğunda ise yarım inç daha büyük ekranı ile Mate 8 kafa kafaya bir duruş sergiliyor. Bu Mate 8'in bir başarısı mı yoksa iPhone 6s Plus kalın çerçevelere bağlı daha hantal tasarımının hatası mı lütfen yorum kısmında görüşlerinizi bizimle paylaşın arkadaşlar.
Gelelim Mate 8'in çok konuşulan işlemcisine. Diğer pek çok üreticiden farklı olarak aynı Samsung ve Apple gibi Huawei de kendi telefonları için kendi işlemcisini geliştiren firmalardan. Uzun süredir bu konuya yatırım yapan şirket, önceki akıllı telefonlarında kullandığı Kirin işlemcileriyle tam olarak bekleneni veremese de sabırlı çalışmanın sonuçlarını Kirin 950 ile birlikte almaya başlayacak gibi görünüyor. ARM'ın en yeni çekirdek tasarımı Cortex-A72 ile piyasaya çıkmış ilk platform olan Kirin 950'de dört adet Cortex-A72 çekirdeği 2.3GHz'de, 4 adet Cortex-A53 çekirdeği ise 1.8GHz'de görev yapıyor. Sahip olduğu hibrit kontrolcü ile hem DDR3 hem de DDR4 belleklere destek sunan işlemci, DDR4 bellekler ile 1333MHz frekansında çalışıyor ve 21.3GB/saniye bantgemişliği sunuyor.
Bellek frekansı olarak rakiplerinin bir adım gerisinde olan platform, yüksek GPU frekanslarını seven Huawei'den alıştığımız şekilde çıkıyor ve 4 çekirdekli Mali-T880 grafik birimi 900MHz'de çalışıyor. Görüldüğü üzere yeni işlemci agresif frekans haritası ile geliyor. Huawei'in bu noktada termal handikapa düşürmeyen gelişmesi ise TSMC'nin 16nm FİNFET üretim teknolojisine adapte olması. Mate 8 yaptığım denemeler esnasında böylesi yükek hızlarda tahminimden daha az ısındı diyebilirim, daha iyi soğutma ile daha iyi termal yönetim profili ve daha farklı bölgesel materyal kullanımına giden Huawei iyi bir işe imza atmış. Platform içerisinde ayrı bir blok olan video motoru ise rakipler kadar kabiliyetli değil çünkü ne yazık ki 4K videoları h.265 formunda kodlayamıyor. Son olarak modemden bahsedelim, Kirin 950 de bir başka iç geliştirme ürünü olan Balong Ca6 modem bulunuyor. Huawei'in iddiasına göre bu modem ile Mate 8 en fazla iletişim bandında harekete edebilen çift SIM'li telefon oluyor.
Kirin 950, 2.3GHz ile Samsung'un Exynos 7420'sinden 200MHz daha yüksek frekansta görev yapmasına rağmen, platform seviyesinde verimliliği daha yüksek görünüyor. Bunun birinci ve en önemli sebebi özellikle güç yönetiminde ciddi optimizasyonlar içeren Cortex-A72 çekirdek tasarımı ile gelmesi. Bir diğer nedeni ise birebir mukayese pek mümkün olmasa da daha önce Apple'ın A9 işlemci versiyonlarından edindiğim izlenimde olduğu gibi TSMC'nin kullandığı 16nm üretim tekniğinin Samsung'un 14nm geometresine göre bir miktar daha iyi sonuçlar vermesi. Uzun lafın kısası arkadaşlar Kirin 950, bu tarih itibariyle herhangi bir Android telefonda kullanılan en iyi işlemci paketi olarak düşünülebilir ta ki Snapdragon 820 ve Exynos 8890 gelene kadar.
İşlemciden bu kadar bahsetmişken gelelim performans değerlerine. Tanıtım alanındaki az zaman ve kötü internet bağlantısıyla gerçekleştirebildiğin GeekBenchh 3, AnTuTu, Google Octane 2 ve Sunspider test sonuçlarını su anda görmektesiniz. Kullandığım cihaz koşulları gereği ne yazık ki bazı skorların olması gerekenden düşük çıktığını görüyoruz. Bu sonuçlar itibariyle Kirin 950'li Hauwei Mate 8 Note 5 ile zirve mücadelesine giriyor girmesine ancak teorik olarak sonuçların biraz daha yüksek olması gerekiyordu. Eğer bir şekilde elime piyasa sürümü Mate 8 çıkarsa bu konuyu ayrıca araştıracağımı söylemek isterim. Ancak cihazın potansiyelini yansıtamadığı mevcut performans tablosu bile Android ekosistemi için Huawei'in rekabetçi olmasını sağlayacak türden. Ortaya çıkan tablo itibariyle Kirin 950'nin en zayıf yani grafik performansı gibi. Full HD ekrana sahip olmasına karşın, Mali-T880MP4 yüksek performansına rağmen ne yazık ki pek çok rakibini geride takip edecek bir profilde. Diyeceğim o ki Huawei mutlaka, zar boyutu ve bekleme durumundaki güç tüketimini arttırıyor onun yerine yüksek uyarlanabilir frekanslı düşük çekirdek modelin geride bırakıp Samsung'un 12 çekirdekli T880 hamlesi gibi daha kaslı bir alternatif ile yoluna devam etmesi gerekiyor.
Biraz da ekran ve kameradan bahsedelim isterseniz. Daha önce inceleme videosunu yayınladığımız Mate S modelinde Samsung'un AMOLED ekranını kullanan Huawei, Mate 8'de ise Japon Display üretimi IPS-Neo ekranla ilerlemeyi tercih etmiş. Bunun nedeni belli, Mate S'deki AMOLED ekran ne yazık ki Galaxy Note 5'in kullanadığı AMOLED ekran ile aynı düzeyde başarım gösteremiyordu. Malesef cihazın aşırı ısınmasına ve fazla pil tüketmesine neden olan Samsung'un bir alt sınıf AMOLED ekranı yerine IPS Neo ekran tercihinin nedeni anlaşılabiliyor. Oldukça yüksek parlaklık seviyesine sahip olan ekran, fuarın yüksek ışıklı ortamında bile güzel işlere imza attı. Ancak yüksek parlaklık seviyesine bağlı olarak ne yazık ki siyah renk gösterim kabiliyeti çok iyi değil, rakipler bir yana bazı Huawei telefonların da gerisinde gibi görünüyor izlenimlerim itibariyle. Ancak genel olarak ekran iyi işlere imza atıyor ve verimli profiliyle cihazın üzerinde gereksizi bir güç tüketim profili oluşturmuyor.
Gelelim kamera donanımına. Huawei'i takip edenler bilir, üst seviye cihazlar kamera konusunda hep başarılı işlere imza atmışlardır. Geleneği Mate 8 de bozmuyor ve gerçekten güçlü bir altyapı ile çıkıyor karşımıza. 16MP çözünürlüğündeki ana kamera, Sony'nin 1 bölü 2.8-inç büyüklüğünde olan ve 1.12 mikron boyutunda piksellerden oluşan IMX298 sensörünü kullanıyor. Sensör boyutu iPhone 6s ailesi ile kıyaslanabilir ama örneğin LG G4'den daha küçük. F/2.0 diyafram değerine sahip olan kameraya ayrıca 1.5 derece hareket kabiliyetine sahip 3 yönlü optik görüntü sabitleme yeteneği eşlik ediyor. Ön kamera tercihini de Sony'den yana yapan Huawei, 1 bölü 3.2-inç boyutunda olan ve 1.4 mikronluk piksellerden oluşan IMX179 sensörünü kullanıyor.
Mate 8'in hem ön hem de arka kamerası genel olarak fena işler çıkarmıyor yalnız bazı sorunlar dikkatimden kaçmadı da değil. Test ettiğim cihaz, netleme konusunda biraz yavaş geldi bana. Diğer firmalar bu konuda öyle bir aşama kaydetti ki bir bakıma normal gibi görünse de hemen her cihazı denemiş birisi bu duyguya kapılacaktır. Bunun dışında kayıt tuşuna basma ve görüntünün galeride oluşması arasındaki süre en hızlısı değil belki ama rahatsızlık verecek bir yavaşlama da söz konusu değil. Görüntüler genel olarak keskin ve renk doğruluğu başarılı olan kamera, aynı zamanda kullanımı kolay olan arayüzüyle hızlı çekime imkan tanıyor. Hatta özçekim yapmak isteyenler, telefonu tutarken parmak izi sensörüne dokunarak bunu gerçekleştirebilirler. Toparlıycak olursam eğer, Mate 8 sektörün en iyi kamerasına sahip olmasa da iyi bir kamerayla geliyor ve telefonu satın alan bir kullanıcıyı fazlasıyla mutlu eder.
Gelelim Mate 8'in yazılım performansı ve kullanım deneyimine. Huawei'in Android 6.0 ile sunduğu ilk telefon olan Mate 8, yakın zamanda ülkemizde de çıkan P8 ve Mate S'den farklı olarak Emotion arayüzünün 3.1 değil en yeni versiyonu olan 4.0 ile geliyor. Önceki versiyonlarda olduğu gibi Android'in alışıla gelmiş uygulama çekmecesine sahip olmayan arayüz IOS vari şekilde uygulamaları ana sayfalar arasında dağıtıyor ve her şeye bu sayfalar üzerinde erişiyorsunuz. Tema desteği ile özelleştirilebilen arayüzün bence en zayıf halkası bildirim ekranı. Kötü bir tasarım, karmaşık bir görünüme sahip olan bildirim ekranının mutlaka yenilenmesi gerekiyor. Güçlü donanımla birlikte adeta yağ gibi akan arayüzde daha önce Galaxy Note 5'de gördüğümüz uzun sayfaları tek seferde kaydetme ve parça parça yerine tek seferde izleme olanağı tanırken, örneğin üçüncü parti uygulama gereksinimi olmadan Sony Xperia ailesinde olduğu gibi video kaydı almanıza da izin veriyor.
Daha önce Emotion arayüzünü kullanan bir cihaz kullandıysanız, bu telefona alışmakta zorluk çekmezsiniz diye düşünüyorum. Huawei'e has bir takım parmak dokunuşları ile farklı işlevleri çalıştırabildiğiniz arayüzde müzik gibi standart eğlence uygulamaları da kendilerine has geliştirilmiş arayüz detaylarıyla geliyor. Ama bence buradaki en heyecan verici detaylardan biri, internet tarayıcısının rakipsiz diyebileceğim kadar süper hızlı çalışması. 4GB RAM'li premium versiyonuyla gerçekleştirdiğim arayüz testlerinde Mate 8 gerçekten çok iyi bir başarı sergiledi ve beni heyecanlandırmakta zorluk yaşamadı diyebilirim. Temel performansı optimizasyonlarının iyi bir şekilde gerçekleştirildiği yazılım mimarisi, güçlü işlemci ile birlikte bir araya gelince her alanda olmasa bile yazılım seviyesinde belki de en hızlı Android cihazın ortaya çıkmasını sağlamış diyebilirim. Tabi ki Mate 8 çok yeni bir cihaz ve önümüzdeki birkaç ay içerisinde çok çetin bir mücadele ile karşılaşacak ancak her şeyden önemlisi Huawei'in doğru yolda olduğunu göstermesiyle bile bence çok önemli bir telefon. Umarım Mate 8, ısrarla hatalar yapmaya devam eden bazı diğer Android cihaz üreticileri için doğru doneleri gösteren bir etki de yaratır.
Beni yakından takip edenler bilir çok konuşmayı ve uzun uzun anlatmayı severim ancak bu video için yavaş yavaş sona gelirken, fiyat ve bulunabilirkten de bahsedeyim. Mate 8'in ilk dalga ülkeleri arasında ne yazık ki Türkiye yok, ne zaman geleceği de belli değil ancak Mate 7'de olduğu gibi Mate 8'in de ülkemize gelmesini bekliyorum. Fiyat ise ayrı bir tartışma konusu. 128GB'lık seçeneği bu aşamada sadece Çin ve Amerika pazarına sevk eden Huawei, Avrupa'da 4GB RAM ve 64GB kapasite seçeneğine sahip Mate 8 için talep ettiği ücret 699 Avro. Kesin olan şu ki, bu fiyata aynı aralıktaki diğer telefonlardan daha kötü bir cihaz almıyorsunuz bazı açılardan daha iyi bazılarındaysa daha kötü ama toplamda iyi bir paketle geliyor Mate 8. Fakat henüz marka algısı Samsung ve Apple seviyesinde kabul görmediği için aynı fiyat bandında ne yazık ki istediği başarıyı sergilemeyecektir, bu da Huawei'in önündeki en büyük engel en azından bugün için. Evet arkadaşlar ben Erdi Özüağ, eğer ülkemize gelmezse biz yine detaylı bir işe imza atmış olalım diye fuar alanında saatlerimi bu cihaza vererek böyle bir inceleme hazırlamaya çalıştım. Cihaz elimize ulaşırsa daha da detaylısını yaparız ancak şimdilik benden bu kadar. Bir sonraki videoda görüşenece dek hoşçakalın ve kendinize çok iyi bakın.