Yukarıdaki fotoğraf Juno'nun Junocam isimli, görev için özel olarak tasarlanmış kamerasıyla 21 Aralık tarihinde çekilmiş. Uzay aracının Jüpiter bulutlarından yaklaşık 45 bin kilometre uzaklıkta bulunduğu sırada yakalanan görüntüde, gaz devinin en karakteristik özelliklerinden birisi olan Büyük Kırmızı Leke'yi görüyoruz. Büyük Kırmızı Leke'nin hemen yanında ise Oval BA isimli bir başka fırtına yer alıyor.
Jüpiter'in ünlü kırmızı lekesi, tam 16.330 kilometrelik genişliğiyle (Dünya'dan 1.3 kat daha geniş) devasa bir yapıya sahip. Ancak gaz devinin 'canavar' fırtınası, gelecekte bu kudretli yapısını koruyamayacak. Zira Büyük Kırmızı Leke, her geçen yıl biraz daha küçülüyor.
Bilim insanları, Büyük Kırmızı Leke'nin 1800'lerde 50 bin kilometreden daha büyük bir genişliğe sahip olduğunu düşünüyorlar. Hızla küçülmeye devam eden kırmızı lekenin 20-30 yıl gibi kısa bir süre içerisinde tamamen görünmez bir hale geleceği tahmin ediliyor.
NASA'nın 1 milyar dolar bütçeli uzay araştırma programı New Frontiers kapsamında 2011 yılında uzaya fırlatılan Juno, 5 yıllık dev uzay yolculuğunun ardından 4 Temmuz 2016 günü Jüpiter'in yörüngesine oturmuştu. O günden bu yana Güneş Sistemimizin en büyük ve en tehlikeli gezegeni etrafında çalışmalar yapan uzay aracı özellikle de her 53 günde bir gerçekleştirdiği yakın geçişler sırasında inanılmaz değerli veriler topluyor.
Bu yakın geçişler sırasında gezegenin bulutlarına 5 bin kilometre kadar yaklaşan Juno, bir yandan gönderdiği muhteşem fotoğraflarla bizleri büyülerken diğer bir taraftan ise topladığı bilimsel veriler sayesinde Jüpiter'i daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. Uzay araştırmaları tarihinin en önemli görevlerinden birisi olan Juno, bakalım önümüzdeki dönemlerde ne tür bilgiler ve fotoğraflarla bizleri şaşırtacak.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.