İnsanlar zaman zaman gerek çevresel etmenler, gerek de kronik hastalıklar sebebiyle kronik kaşıntı şikayetinden muzdarip olabiliyorlar. Kaşıntı şikayeti kronik olduğu zaman sadece rahatsız edici olmakla kalmıyor kişilerin hayat kalitesini de etkiliyor. Bilim insanları kaşıntının sebepleriyle ilgili önemli ipuçları yakalamakla birlikte, çeşitli tedavi yöntemleri de geliştiriyorlar.
NCATS ve the National Institute of Dental and Craniofacial Research (NIDCR) kurumlarından bir grup araştırmacı ''quantitative high-throughput'' adı verilen bir yöntem kullanarak 86.000 farklı bileşiği test etti ve kronik kaşıntı şikayetini hafifletebilecek yeni bir yöntem geliştirdiğini duyurdu.
Birkaç yıl önce NIDCR kurumundan Mark Hoon ile meslektaşları, farelerin spinal kordunda bulunan Npr1 kod adlı, kaşıntıyla ilişkili yeni bir reseptör keşfetmişti. Npr1 genine ilgili protein anahtar kilit mekanizmasıyla bağlandığı zaman kaşıntı duygusunun oluştuğu gözlemlendi. Yeni tedavi yöntemlerinin temel mekanizmalarını ise Npr1 reseptörünün blokajı oluşturuyor.
Araştırma için çeşitli molekül grupları analiz edildi
Araştırmacılar, bir dizi analiz ve test yöntemi geliştirdi ve insan hücrelerinde farklı bileşiklerin verdiği reaksiyonları test etmek amacıyla robot teknolojisinden yararlandı. Görüntülemeler neticesinde daha yakından incelenmeye değer 1.400 farklı molekül tespit edildi. Daha sonra ek tarama yöntemleri ile liste 15 farklı bileşik sayısına kadar düştü.
Bu 15 bileşik kümesinden bazı bileşiklerin, hem insanlarda hem de farelerde reseptörü bloke ettiği gözlemlendi.
Deneyi takriben yapılan fare deneylerinde , reseptör blokajı sonucunda kaşıntı ve kaşıntıya bağlı organizmada oluşan sıyrık miktarlarında azalış gözlemlendi.
Bilim insanları ileriki çalışmalarda Npr1 reseptörünü bloke edebilen farklı bileşikler bulmayı planlıyor ve blokaj mekanizmasını daha detaylı bir biçimde aydınlatmayı düşünüyor.
Araştırmacılar, Npr1 reseptörünü farmakolojik olarak bloke ederek, yaklaşımın; kronik kaşıntı tedavisi için ilaç geliştirme konusunda başarılı olabileceğini göstermek istediklerini belirtiyor. Ayrıca reseptör blokajını ideal bir biçimde gerçekleştirebilecek, ideal bir bileşiğin geliştirilmesi uzun zaman alabileceğinden, yaklaşımın arkasındaki mekanizmanın iyi bir şekilde incelenmesi gerektiğini düşünüyorlar.
Araştırma Science Translational Medicine dergisinde çevrimiçi olarak yayımlandı.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.