Profesyonel bir sürücünün, ulaşım ihtiyacı olan birini bulunduğu yerden alarak gitmek istediği yere götürmesi ve sonra yine başka bir müşteriye benzer şekilde ulaşım hizmeti vermesi prensibine dayanan Uber ve Lyft gibi uygulamaların, insanların kendi araçlarını trafiğe çıkarmalarının önüne geçtiğinden ötürü trafiği azalttığı savunula gelmişti.
Bu konu hakkında bugüne dek birçok çalışma yapılsa da verilerin yetersizliği tutarsız sonuçların ortaya çıkmasına neden olmuş ve bu soruya doyurucu bir cevap verilememişi. Kentucky Üniversitesi’yle San Francisco Şehir Ulaşım Birimi yetkilileri ortak yaptıkları çalışmayla bu soruya tatmin edici bir yanıt aramışlar.
2010-2016 yılları arasında şehir trafiğinde etkisi olan rotaların yoğunluğunu incelemeye alan yetkililer, uluslararası ulaşım ağı uygulamalarının etkin olmaya başladığı dönemlerle eski dönemleri karşılaştırmışlar. Önceki araştırmaların yoksun kaldığı “yeterli veri” sorununu yaşamak istemeyen araştırmacılar, Uber ve Lyft’in tercih edilen rotalarını, alma/bırakma noktalarını günün saatine göre tek tek işaretlemiş, bu veriyi şehir ana hatları ve trafik yoğunluk verileriyle birleştirmişler.
Elde ettikleri verilerle ortaya bir model koyan araştırmacılar, bu modeli şehir trafik ağı ve demografik yapısına göre 2016 yılı için çalıştırmışlar ve “Uber gibi uygulamalar olmasaydı nasıl bir trafik bizi bekliyor olacaktı” sorusunun cevabını bulmaya çalışmışlar.
Sonuçların uluslararası ulaşım ağı şirketleri için iç açıcı olmadığı görülmüş, en azından San Francisco için. Model, 2016 yılı için Uber ve Lyft’in sıklıkla kullanıldığı rotalarda ciddi miktarda trafik artışı yaşandığını göstermiş. Ortalama olarak bir yolcu ulaşacağı yere %62 daha geç varmış. Model aynı rotalarda ulaşım ağı şirketleri olmadan çalıştırıldığında gecikme sadece %22’de kalmış. Öte yandan trafikte ortalama hız da düşmüş. Şirketlerinin yer aldığı modelde ortalama hız %13 azalırken, olmadığı modelde hız sadece %4 azalmış.
Araştırmacılar trafik artışına neden olan unsurları, şirketler tarafından trafiğe daha çok araç çıkartılması, yolcuların toplu taşıma, bisiklet sürme, yürüme ya da hiç gitmeme seçeneklerini daha az tercih etmeleri, yolcu indirme ve bindirmenin sıkışıklığa sebebiyet vermesi şeklinde sıralamışlar. Halihazırda San Francisco trafiğinde dolaşan araçların %15’i ulaşım ağı şirketlerine ait ve bu sayı her geçen gün artıyor. Sektörün yarattığı trafik sorunu ilerleyen dönemde büyük şehirler için ciddi bir sorun haline gelebilir.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.