İnsanoğlu antik çağlardan beri balı; yaraları tedavi etmek ve yara iyileşmesini hızlandırmak amacıyla kullanıyordu. Şimdi ise bilim insanları balın post operatif enfeksiyon riskini azalttığını düşünüyor.
Balın her türünün, içeriğindeki hidrojen peroksit sebebiyle antibakteriyel olduğu düşünülüyor. Manuka balı olarak bilinen balda ise bakterileri öldüren metilglioksal adlı organik bulunuyor, bu durum da Manuka balını diğerlerinden ayırıyor.
Manuka balı ile kaplı ağ geliştirildi
Bilim insanları bu durumları göz önünde bulundurarak üzerlerinde ince bir tabaka halinde Manuka balı kaplı nano cerrahi ağlar geliştirdi. Cerrahi ağlar bünyesinde bulundurduğu bal moleküllerini, aynı yavaş salınımlı ilaçlar gibi salacak şekilde tasarlandı.
Yeni geliştirilen yapı, 8 katmanlı pozitif yüklü biyo uyumlu polimer yapının üzerine negatif yüklü balla kaplı 8 katmanın eklenmesi ile oluşturuldu. Geliştirilen yapı sayesinde polimer katmanları zararsız bir şekilde ayrışırken, balla kaplanmış taze katmanlar açığa çıkıyor ve bu katmanlar da ağların üzerine yerleşmeye çalışan bakterileri öldürüyor.
Yeni geliştirilen ağ yapısı laboratuvar ortamında test edildi ve nano kaplamanın, MRSA, Staphylococcus ve E. Coli bakteri suşlarını 3 hafta boyunca kaplamadan uzak tuttuğunu yani bakteri kolonizasyonunu önlediği tespit edildi. Bu süre hastanın iç taraftaki yaralarının iyileşmesine olanak tanıyacak kadar uzun bir süre olarak ifade ediliyor.
Araştırmacılar balın binlerce yıl boyunca enfekte olmuş yaraları tedavi etmek için kullanıldığını ancak ilk kez vücudun içerisindeki hücreleri de enfeksiyondan koruduğunun tespit edildiğini belirtiyor.
Yeni araştırma Frontiers dergisinde yayımlandı.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.