Biyolüminesans olarak adlandırılan ve bazı canlı organizmaların gerçekleştirdiği kimyasal reaksiyonlar sırasında kimyasal enerjinin ışık enerjisine dönüştürülmesi ile ışık üretilmesi olayı doğada birçok büyüleyici görüntüye ev sahipliği yapıyor.
Biyolüminesans mantarlar da doğanın eşsiz güzelliklerinden birini oluşturmakla birlikte bu mantarların dekorasyon için üretimi bir hayli zor.
The Institute of Bioorganic Chemistry of the Russian Academy of Sciences, Medical Research Council London Institute of Medical Sciences ve Science and Technology Austria kurumu araştırmacılarının ortaklaşa gerçekleştirdiği araştırma ile biyoliminesans mantarların DNA'ları tütün bitkilerine eklendi.
Karanlıkta parlayan tütün
Araştırma için tütün bitkisinin seçilmesinin nedenini tütünün genetik olarak basit olması ve çok hızlı üremesi oluşturuyor.
Mantarlarda bulunan caffeic asit adlı molekül biyolüminesans özelliğin temelini oluşturuyor. Caffeic asit 2 farklı enzim tarafından önce luciferin adlı moleküle dönüşüyor. Daha sonra luciferin 3. bir enzim tarafından oksidize ediliyor ve bu işlem sırasında da fotonlar açığa çıkıyor. Daha sonra 4. enzim oksidize bileşiği tekrar caffeic asite dönüştürüyor, böylece süreç tamamlanmış oluyor.
Araştırma sonucunda tütün bitkilerinin biyolüminesans özellik kazandığı ve karanlıkta aynı mantarlar gibi parladığı gözlendi. Yeni araştırmalar hız kazanır ve ticari boyuta ulaşırsa, yakın gelecekte evlerimizi biyolüminesans bitkiler aydınlatabilir.
Yeni araştırma Nature Biotechnology dergisinde yayımlandı.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.