Magdeburg'daki Nörodejeneratif Hastalıklar Merkezi'nden Rahul Kaushik ve meslektaşları, sinaps olarak adlandırılan beyin hücreleri arasındaki bağlantıları, adete beton içerisindeki demir çubuklar gibi bir arada tutacak molekül geliştirdiler. Molekülü fareler üzerine deneyen bilim adamları ümit vadeden sonuçlar elde etmişler. İngiltere Cardiff Üniversitesi'nden John Aggleton moleküllerin yapıştırılması hakkında, “Bu çok zekice ve doğal bir mantığı var” diyor.
Sinaps bağlantıları beyin sinyallerinin bir nörondan diğerine iletilmesini sağlar. Anılarımızı, sayıları milyonları bulan beyin hücresi arasındaki sinaps ağları sayesinde hatırlarız. Bu ağ ne kadar sağlamsa hafızamız o kadar güçlü olur. Bunu güçlendirmek için çalışan Kaushik ve ekibi, sinapsların her iki ucundaki hücreleri bir arada tutmak için yapay köprü oluşturacak CPTX adlı bir molekül geliştirmişler.
Alzheimer hastalığında insanlar hafıza kaybı yaşamaya başlamadan önce çok sayıda sinaps kaybederler. Bilim adamları CPTX adlı molekül sayesinde hafıza kaybına neden olacak kadar sinaps kaybının önüne geçmeyi amaçlıyorlar.
Kaushik ve ekibi molekülü Alzheimer benzeri semptomlara sahip genetiği değiştirilmiş fareler üzerinde test etmişler. Deneyler neticesinde molekül verilen farelerin elektrikli tuzakları daha çok hatırladıkları ve beyinleri incelendiğinde yüzde 30 daha fazla sinapsa sahip oldukları görülmüş.
Molekülün etkisi bu aşamada yedi gün sonra kayboluyor. Bunun aşmak isteyen bilim adamları, vücudumuzun kendi ihtiyacını karşılayacak oranda bu molekülü kendi üretmesi için bir gen terapisi üzerinde çalışıyor. Bu sayede yıllar süren bir etki hedefliyorlar.
Öte yandan, CPTX başarılı olsa bile unutmak istediğimiz şeyleri unutamamamız gibi istenmeyen yan etkileri de olabilir. Gelişmeyle ilgili olumsuz yorumlar da yok değil. Bazı bilim adamları, fareler üzerine başarılı olan birçok Alzheimer tedavisinin insanlarda istenen etkiyi göstermediğini belirtiyorlar.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz: