Bu arıza ilk olarak 14 Kasım’da fark edildi ve NASA, 12 Aralık tarihinde bunu kamuoyuna duyurdu. Yaşanan sorun, Voyager 1'in uzay aracının bilim araçlarından gelen ölçümler veya sondanın nasıl çalıştığına dair temel mühendislik bilgileri gibi telemetri verilerini Dünya’ya gönderme yeteneğini etkiledi. Dolayısıyla, aracın itiş gücü, güç veya kontrol sistemleriyle ilgili temel parametreler hakkında hiçbir bilgi yok. Bu bilinmezlik ışığında Voyager 1, Güneş’ten saniyede 17 kilometre veya 61,155 km/s hızla uzaklaşmaya devam ediyor.
NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'nda Voyager proje yöneticisi olan Suzanne Dodd ise yaptığı açıklamada "Eğer onu geri getirebilirsek bu büyük bir mucize olur. Kesinlikle vazgeçmiş değiliz." diyor. JPL ekibinin deneyeceği birkaç şey daha var ancak Dodd’a göre bu olay, yönetici olduğundan beri karşılaştığı en ciddi sorun.
Her iki sonda da Güneş'ten yayılan parçacık akışının yıldızlararası ortama geçtiği heliopozun ötesine geçmiş durumda. Bu noktayı aşan ve yıldızlararası uzayı keşfeden başka operasyonel uzay aracı yok. NASA'nın 2015 yılında Plüton'un yanından geçen New Horizons sondası 2040'larda yıldızlararası uzaya ulaşmak için yoluna devam ediyor.
50 yıl öncenin son teknolojisi
FDS, uzay aracının sensör ağından bilim ve mühendislik verilerinin toplanmasından ve daha sonra bu bilgilerin ikili kod biçiminde (birler ve sıfırlar dizisi) tek bir veri paketinde birleştirilmesinden sorumlu. Telemetri Modülasyon Birimi adı verilen ayrı bir bileşen, bu veri paketini Voyager'ın 3,7 metrelik çanak anteni aracılığıyla Dünya'ya geri gönderiyor.
NASA'ya göre, Kasım ayında Voyager 1 tarafından iletilen veri paketleri sanki takılı kalmış gibi tekrar eden birler ve sıfırlardan oluşan bir desen şeklinde iletiliyor. JPL’deki ekip, sorunun FDS'den kaynaklandığından "yüzde 99,9 emin" durumda.
Yer ekibi şu ana kadar sorunun en olası açıklamasının FDS'deki bir miktar bozuk bellek olduğuna inanıyor (50 yıl geçse de modern dünyada bozuk bellek sorununun çözülmemiş olması da ilginç bir gerçek). Ancak, bilgisayarın kilitlenmesi nedeniyle, mühendisler Voyager 1'den gelen ve onları sorunun kökenine götürebilecek ayrıntılı verilerden yoksunlar.
Voyager'ın FDS sistemi elli yıl önce geliştirildiğinde bilgi işlem alanında bir devrimdi. Bir uzay aracında geçici bellek kullanan ilk bilgisayardı. JPL’de Voyager proje yöneticisi Dodd'a göre her Voyager uzay aracı iki FDS bilgisayarıyla fırlatıldı, ancak Voyager 1'in yedek FDS'si 1981'de arızalandı.
Voyager 1'in Dünya'daki mühendislerinin Kasım ayından bu yana aldıkları tek sinyal, ekibe uzay aracının hala hayatta olduğunu söyleyen bir sinyal. Başka önemli bir sorun olduğuna dair bir işaret yok. Taşıyıcı sinyalin modülasyonundaki değişiklikler Voyager 1'in Dünya'dan gelen komutları aldığını gösteriyor.
Birkaç hafta daha gerekiyor / Eski kitaplar karıştırılacak
Önümüzdeki birkaç hafta içinde Voyager'ın ekibi Voyager 1'e komutlar göndererek FDS bilgisayarında bozulduğundan şüphelenilen belleğin nerede olduğunu tespit etmeye çalışacak. Fikirlerden biri, Voyager 1'in 1979 ve 1980 yıllarında Jüpiter ve Satürn'ün yanından geçerken FDS'nin kullandığı çalışma parametreleri gibi farklı modlarda çalışması için bilgisayarda değişiklikler yapmak. Mühendislere göre farklı veri modlarına geçmek belleğin hangi bölümünde sorun olduğunu ortaya çıkarabilir.
İşin ilginç yanı bu değişiklik hiç de kolay değil. Birincisi, mühendislerin Voyager 1'e komut verebileceği veri modları 40 yıldır ya da daha uzun süredir kullanılmıyor. On yıllardır kimse Voyager'ın uçuş veri bilgisayarıyla bunu yapmayı düşünmedi bile.
İkincisi, Voyager'da çalışan pek çok kişi artık hayatta değil. JPL’in elinde iyi bir dokümantasyon seti var, ancak bunların çoğu kağıt üzerinde, bu yüzden dokümanlara ulaşmak için yoğun bir “kazı” yapmak gerekiyor.
Dördüncüsü ve belki de en önemlisi, test yapma lüksü de yok. Günümüzde NASA, uzay araçlarının bir kopyasını ve simülatörünü tesislerinde barındırıyor. Bir şeyler yapılmadan önce ilk olarak bu sistemlerde testler yapılıyor. Voyager ise bu konuda şansız çünkü onlar için böyle bir şey söz konusu değil: herhangi bir simülatör yok, herhangi bir donanım simülatörü yok, herhangi bir yazılım simülatörü yok, FDS ile ilgili bir simülatör yok, yedek Voyager aracı yok…
Şimdilik JPL’deki yer ekibi en doğru kararı vermek için çalışıyor. İş, Voyager 1’e komut göndermeye geldiğinde ise çözümlerinin çalışıp çalışmadığını öğrenmeleri 45 saatten fazla sürecek.
Dediğimiz gibi, Voyager 1 halihazırda Dünya’dan 24,3 milyar kilometre yani ışık hızı ölçeğinde 22 saat 34 dakika uzakta. Dolayısıyla gönderilen komut, ışık hızında ilerliyor olsa da gitmesi ve yanıtın gelmesi 45 saatten fazla sürecek.
Kaynakça https://blogs.nasa.gov/sunspot/ https://arstechnica.com/space/2024/02/humanitys-most-distant-space-probe-jeopardized-by-computer-glitch/?comments=1&comments-page=1 Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Okuyunca başım döndü, bir de Voyager 1 aracının nazarımda farklı bir önemi var; Carl Sagan tarafından şu ifadelere([color=#202122]yaklaşık 6 milyar [color=... |
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.