Yüksek kirlilik senaryosuna göre yapılan araştırmada İstanbul'un bugünkü 27.4 °C değerindeki yaz sıcaklığı ortalaması 33.7 °C dereceye ulaşacak. Bu değer bugünün Kahire (Mısır) ortalaması ile aynı seviyede. Ankara'nın 27.4 °C değerindeki sıcaklık ortalaması 34.9 °C dereceye ulaşacak. Bu değer de Halep (Suriye)'nin günümüz ortalamasına denk geliyor. İzmir'in 32.2 °C yaz sıcaklığı 39.2 °C dereceye -bugünkü Multan (Pakistan) ortalaması- çıkacak. Adana 30 °C'den 37.6°C dereceye çıkacak. Eğer bu senaryo gerçekleşirse ülkemizi gerçek anlamda çöl sıcakları bekliyor.
Diğer ülkelere bakıldığı zaman da durum pek farklı değil. Madrid'in 28.9 ortalaması 36.4'e çıkıyor. Madrid'i Erbil (Irak) sıcakları bekliyor. Paris şehri Fes (Fas) şehri sıcaklığına, Chicago şehri ise Juarez (Meksika) sıcaklığına ulaşacak. Eğer bugün karbon emisyonu hakkında önlemler alınırsa İstanbul'un sıcaklığı 30.9'a (Athina), Ankara'nın sıcaklığı 31.6'ya (Limasol-Kıbrıs), İzmir'in sıcaklığı 35.3'a (Niamey-Nijer) çıkacak.
Karbon Emisyonu Nedir?
Karbon emisyonu, en basit ifadeyle karbonun atmosfere salınması anlamına gelmekte. Dünya nüfusunda kontrolsüz artış, sanayileşme, kentleşme gibi faktörlerden dolayı enerji ihtiyacı talebi giderek artmakta. Günümüzde enerjiyi fosil yakıtlar ve yenilebilir enerji kaynaklarından elde ediyoruz. Küresel enerji ihtiyacının %87'si petrol, kömür, doğal gaz gibi fosil yakıtlardan elde edilmektedir. Fosil yakıtların yoğun ve bilinçsizce kullanımı; çevre kirliliği, küresel ısınma ve karbon emisyonu artışına neden olmaktadır. Uluslararası Enerji Ajansı’nın öngörülerine göre 2050 yılına kadar fosil yakıtlara olan talep artacak ve buna bağlı olarak karbon emisyonu değerlerinde %130’luk artış gözlemlenecek.
Karbon emisyonu artışı ve iklim değişikliğine önlem olarak global anlamda bir takım anlaşmalar bulunuyor. Kyoto Protokolü ve Paris İklim Anlaşması en bilinenleri. Emisyonu azaltmak için bazı ülkeler yoğun çaba sarf ediyor. Örneğin Norveç, 2030 yılına kadar karbon emisyonunu sıfıra indirmeyi hedefliyor. Tam tersi ABD ise Donald Trump başkanlığa geldiğinden beri bu konularda skandal kararlara imza atıyor. Geçtiğimiz ay Beyaz Saray'dan yapılan açıklamayla ABD'nin Paris Anlaşması'ndan çekildiği duyurulmuştu. Donald Trump, Twitter'dan yaptığı paylaşımlarda iklim değişikliğinin Çinliler tarafından uydurulduğunu iddia etmiş ve gezegenin ısınmadığını aksine her geçen gün daha da soğuduğunu ifade etmişti.
Sıcaklık Artışının Etkileri
Dünyadaki ortalama sıcaklığın artması sonucunda sıcak hava dalgaları şiddeti de giderek artar. Bunun bir sonucu olarak denizler, göller ve su birikintileri daha fazla buharlaşır. Yoğun buharlaşmanın iki olumsuz etkisi var. Önce iki yağış arasındaki süre artar, yani kuraklık meydana gelir. Sonra yağış zamanında yağmurun miktarı artar, yani sağanak yağmurlar başlar. Buzulların erimesiyle birlikte denizdeki su miktarı yükselir. Kıyı kesimlerinde büyük miktarda toprak kaybı meydana gelir.
Türkiye'yi tarım, turizm ve biyolojik çeşitliliğin azalma tehlikesi bekliyor. Su kuraklığının yaşanması ve ormanlarda yangınların meydana gelmesi ise kaçınılmaz bir gerçek. Bu felaket senaryosunun yaşanmaması için emisyon salınımını kontrol altına almak yegane çare olarak görülüyor.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
6135 kez okundu.
36 kişi, toplam 37 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
iklim değişikliği, küresel ısınma ve