Bilim adamları, endüstriyel kimyasalların büyük çoğunluğu için, kansere yol açma potansiyeli hakkında çok az bilgiye sahiptirler. Hücrelerdeki DNA hasarının tespiti, kanserin gelişip gelişmeyeceği hakkında bilgi verebilir ancak bu tür hasarların testlerinin hassasiyeti sınırlıdır. MIT biyoloji ve kimya mühendisleri ekibi şimdi böyle bir testi çok daha hızlı, daha kolay ve daha doğru yapabileceğine inandıkları yeni bir tarama yöntemi geliştirdi.
MIT'de bir biyoloji profesörü olan Bevin Engelward: "Bir kanserojene maruz kaldığınız zamanla kanser olduğunuz zaman arasında onlarca yıl sürebilir, bu yüzden gerçekten öngörücü testlere ihtiyacımız var. Öncelikle kanseri önlemeliyiz.” diyor.
Çalışma ekibi, testlerde, kimyasalları gerçek insan karaciğer hücrelerine çok benzer şekilde metabolize eden ve DNA hasarı meydana geldiğinde ayırt edici bir sinyal üreten özel karaciğer hücrelerini kullanıyorlar.
Yeni sistemlerini test etmek için, araştırmacılar önce karaciğer benzeri hücreleri büyük hacimli lezyonlar ürettiği bilinen UV ışığına maruz bıraktılar. Bu tür lezyonları tespit edebildiklerini doğruladıktan sonra, sistemi yedisinin tek sarmallı DNA kopmalarına veya büyük lezyonlara yol açtığı bilinen dokuz kimyasalla test ettiler ve testin hepsini doğru bir şekilde tespit edebildiğini buldular.
Araştırmacılar şimdi performansını fare karsinojenisite çalışmalarından elde edilen geçmiş verilerle ve Ulusal Sağlık Enstitüleri'nden gelen bilgilerle karşılaştırarak testi daha da doğru hale getirmek için çalışıyorlar.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.