Bugün bildiğimiz anlamıyla bilgisayarların ortaya çıkışı 1940’lı yıllarda Alan Turing ile birlikte başlamış olduğu için, dünyanın ilk yazılımcısı dendiğinde akla gelen ilk figür 20.yüzyılın başlarında yaşamış bir mühendis olsa da, gerçek bu figürden olabildiğince uzak. Zira birçok kişi tarafından dünyanın ilk yazılımcısı olarak kabul edilen Ada Lovelace, 19.yüzyılın başlarında yaşamış bir kadın, üstelik de bir kontes.
Gerçek adı Augusta Ada King olan ama Lovelace Kontesi olduğu için genellikle Ada Lovelace adıyla anılan metematikçi ve yazar, 1815 – 1852 yılları arasında İngiltere’de yaşamış ve teknoloji tarihinde iz bırakmayı başarmış bir isim. Ünlü bir şair olan eşinin çalışmalarını çılgınlık olarak gören annesi tarafından bilim ve matematiğe yönlendirilen Ada, ilerleyen yıllarda babasının yolundan giderek yazarlık yapmış olsa da asıl çalışmalarını bilim alanında çıkardı.
Lovelace’ın yaşadığı dönemde bilindik anlamda bilgisayarlar henüz gün yüzüne çıkmamış olsa da, bugünkü bilgisayarlara ilham veren ilk karmaşık makineler bu dönemde üretildi. Ada Lovelace’ın dünyanın ilk yazılımcısı ünvanına sahip olmasını da, bu karmaşık makinelerin en önemli örnekleri arasında yer alan Analitik Motor için hazırladığı algoritma sağladı. 19.yüzyılın başlarında geliştirdiği hesap makinesi sayesinde bilgisayar fikrini ortaya atan ilk bilim adamları arasında gösterilen Charles Babbage’la birlikte çalışan Lovelace’ın Babbage tarafından geliştirilen Analitik Motor için hazırladığı algoritma, bir makine tarafından çalıştırılması amacıyla hazırlanmış ilk yazılım olarak kabul ediliyor.
Derinden etkilemeyi başardığı Charles Babbage tarafından “sayıların büyücü kadını” olarak tanımlanan ve kesinlikle kendi zamanının ötesinde bir vizyona sahip olan Ada Lovelace, henüz ilk bilgisayarların ortaya çıkmasından 100 yıl önce bu tür bir cihazın neler yapabileceğini öngören bir deha.
Bilgisayar benzeri ilk makineleri matematiksel problemleri çözmeye yarayacak hesap makineleri olarak gören Babbage ve diğer mühendislerin aksine bu makinelerin çok daha fazlasını sunma potansiyeline sahip olduğuna inanan Lovelace, Analitik Motor hakkında kaleme aldığı yazısında bu cihazın toplum hayatında yaratabileceği etkilere değinerek bilgisayarların geleceği için düşlerini ortaya koydu.
Charles Babbage’ın uzun yıllar üzerinde çalıştığı Fark Makinesi ve Analitik Motor’a Ada Lovelace’ın sağladığı katkı zaman zaman tartışma konusu olsa da, son yıllarda ortaya çıkan belgeler ve Lovelace ile Babbage arasındaki yazışmalar, Babbage’ın makinenin matematik kısmıyla sınırlı kaldığını ve dünyanın ilk yazılımı olarak kabul gören algoritmayı hazırlayanın Ada Lovelace olduğunu gün yüzüne çıkardı.Ölümünden çok sonra gün ışığına çıkan tüm bu bilgiler ışığında teknoloji dünyasındaki en önemli isimler arasına girmeyi başaran Ada Lovelace, günümüzde erkekler tarafından domine edilen teknoloji dünyasındaki kadınlar için de ilham kaynağı haline geldi.
ABD Savunma Bakanlığı için yaratılan bilgisayar diline Lovelace’a istinaden Ada adı verilirken, yazar ve yazılımcı Suw Charman-Anderson’ın son yıllardaki çabaları sonucu 14 Ekim günü Ada Lovelace Günü olarak kutlanmaya başlandı. Teknoloji, bilim, matematik ve mühendislik alanında yer alan kadınların çalışmalarının kutlandığı bu günün yanı sıra, her yıl Aralık ayında düzenlenen ve başta Apple olmak üzere birçok teknoloji devinin desteğini alarak çocukları yazılım alanına yönlendirmeyi amaçlayan Hour of Code programı da Ada Lovelace’a ithaf edildi.
Bu yazı DH+ editörü Erhan Tan tarafından yazılmış ve derginin Ocak 2015 sayısında yayınlanmıştır.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
sonsua kadar sürecek o video
harbiden sıktı bu video
ya yeni video ekleyin ya da bu videoyu kaldırın
1 yaz kısa süre kullanım için ideal,
Hawli
Çok eğlenceli görünüyor :))
Baya eğlenceli görünüyor :)
Eğlenceli görünüyor
mars için birebir :)
Son derece farklı bir alet :D
çöp
türkiyede satılmıyor mu daha?
@ccguven evine giren surilere yemek olmuş ilk işleri yemek değilmiş...
Yine mi piramit ( sürekli gördüğüm masonik sembolleri vurguluyorum, istatistikleri bilelim, yerlileriyle iş yapmayalım )
Yurtdışı fiyatı bile 9k olunca insanın hevesi kaçıyor
Benim oğlana alayım bi tane
Efsane Türkiye’ye gelse alırım..
O ışık efektleri sadece yanlarda değil üstte de olmalıydı. Böylece tabancayı kullanan, kafasını yana eğmek zorunda kalıp, fıtık olmaz.
Mukemmel bir silah acaba ne kadar hızlı atıyor. [resim] [resim]
Fiyat makul olsa efsane olur gerçekten ya.