Derin beyin stimülasyonu (DBS) olarak adlandırılan ve elektriksel uyarı göndermek için hastanın beynine pacemaker (kalp pili) benzeri bir aletin yerleştirilmesini içeren deneysel ve yeni bir teknoloji olan yöntem tıp alanında oldukça tartışmalı bir konu olmayı sürdürüyor. İşlem invaziv bir yöntem olduğu için haliyle riskli bir işlem olarak kabul ediliyor ve insan beyni üzerindeki etkileri henüz tam olarak anlaşılmış değil.
Fakat bazı araştırmacılar bu yöntemin depresyonu hafifletmenin yanı sıra Alzheimer'ın tedavisine yardımcı olacağı görüşüne sahip. Araştırmacılar yöntemin şimdi de uyuşturucu bağımlılığı konusunda yardımcı olabileceğini düşünüyorlar.Associated Press kurumunun açıklamalarına göre dünyada ilk olarak Şangay Ruijin Hastanesi'nde metamfetamin bağımlılığını tedavi etmek amacıyla beynine DBS cihazı yerleştirilmiş bir hasta bulunuyor. Hastanın açıklamalarına göre cihazın şaşılacak derece olumlu etkisi bulunuyor.
Hasta cihazın büyülü bir etkisi olduğunu; cihaz mutluluk için ayarlandığında mutlu hissettiğini, cihaz sinirlilik için ayarlandığında sinirli hissettiğini Associated Press kurumuna bildirdi. Ayrıca mutluluk, öfke, üzüntü ve sevinç duygularını da kontrol edebildiğini sözlerine ekledi.
Çin'de yapılan diğer çalışmalarda, DBS kullanılarak opioid bağımlılıkları tedavi edilmeye çalışılmış, sonuçlar farklı şekillerde neticelenmişti. Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan 2 farklı çalışmada alkol bağımlılığı DBS ile tedavi edilmeye çalışılmış, riskleri azaltmadığı gerekçesi ile çalışmalar düşürülmüştü.
Yöntemin riskleri tıbbi çevrelerde endişelere sebep oluyor
Uyuşturucu bağımlılığını tedavi etmek amacıyla DBS kullanma fikri tüm dünyadaki tıbbi topluluklarda çeşitli endişelere sebebiyet veriyor. Bu endişeler arasında yöntemin doğal riskleri olan; beyin kanaması, nöbetler, enfeksiyonlar veya kişilik değişikliklerinin yanı sıra bilinmeyen başka riskler de bulunuyor.
Bazı araştırmacılar uygulama tekniği ile uyuşturucu bağımlılığı arasındaki ilişkinin henüz kesin olarak bilinmediğini ve daha fazla araştırma gerektirdiğini savunuyorlar. Hayvanlar üzerinde yapılan çeşitli çalışmalar yöntemin bazı etkili yönlerini göstermekle beraber bir bütün olarak ele alındığında yetersiz kalıyor.
Gelişen teknoloji ile çeşitli tıbbi tedavi yöntemleri de gelişiyor, deneniyor ve uygulanıyor ancak risklerin tam olarak bilinmediği ve kestirilemediği durumlarda tedavilerin sonuçlarının kesinliği tartışmalara sebep oluyor. İlerleyen zamanlarda yapılan hayvan deneyleri ile birlikte kontrollü insan deneyleri sayesinde bu etkileri daha net bir biçimde görebilmemiz mümkün olacak gibi görünüyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.