Uzay seyahatlerinin önündeki en büyük engel şüphesiz uzun yolculuk süreleri. İnsansız araçlarda dahi yolculuk süreleri çok fazlayken eğer insanlı bir uçuş planlıyorsanız bu süreler daha da uzayabiliyor. Bu nedenle özellikle NASA, ESA ve Roscosmos gibi uzay ajansları gelecekte yapmayı planladıkları gezegenler arası yolculukların sürelerini kısaltmak için her yolu deniyorlar.
Mars'a ayak basacak ilk insan hayatının geri kalanını orada yaşamak zorunda
NASA'nın 2030'lu yıllarda Kızıl Gezegen'e ilk insanı gönderme planlarının olduğunu hepimiz biliyoruz. Çoğumuzun bilmediğiyse NASA'nın planlarına göre Mars'a ayak basacak olan insan hayatının geri kalanını orada yaşamak zorunda kalacak. Yaklaşık 18 ay sürmesi planlanan Mars yolculuğunun ardından Kızıl Gezegen'e varacak olan astronotlar geri dönüş için herhangi bir yakıta sahip olmayacaklar. Astronotların ikmal maddeleriyse düzenli olarak Dünya'dan gönderilecek.
Ruslardan nükleer enerjiyle çalışan roketlerle 45 günde Mars planı
Rusya'nın ulusal nükleer kurumu Rosatom yolculukları hızlandırmak için nükleer güçle çalışan uzay araçlarının planlarını yapıyor. Yeni uzay aracı konseptiyle beraber gelecekte 45 günde Mars'a ulaşabileceklerini belirten Rosatom aynı zamanda giden astronotların geri dönebileceğini de açıkladı.
Kimyasal itki sistemlerinin çok fazla yakıta ihtiyaç duyması ve uzay aracının barındırdığı yakıtla orantılı olarak artan ağırlık seviyesi nedeniyle bu alanda nükleer güç kullanmanın birçok problemi çözeceği düşünülüyor.
Nükleer motorla donatılmış bir uzay aracının günümüz uzay araçlarına oranla 30 kat daha fazla yakıt rezervinin olacağını söyleyen Rosatom yetkilileri,"Geliştirdiğimiz bu yeni dizaynla beraber kargo taşımacılığı, uzay çöplüğünün temizlenmesi ve asteroitlerden korunma gibi 21.yüzyılın tüm uzay sıkıntılarını da çözüm getirebilecek bir uzay aracı yapabileceğiz." ifadelerini kullanıyor.
Rosatom sistemin nasıl çalışacağı konusunda detay vermekten kaçınıyor olsa da itici güç olarak bir çeşit fisyon reaktörü kullanılacağı düşünülüyor. İlk prototiplerin 2018'de denenebileceğini söyleyen Rosatom, bütçe problemlerinin kendilerine engel olabileceğini de ekliyor.
Rusya'nın ekonomik sıkıntılar yaşıyor olması nedeniyle Rosatom'un bütçesi yalnızca 700 milyon dolar olarak belirlenmiş. NASA'nın roket sistemleri için ayırdığı bütçenin 10 milyar dolar olduğunu hatırlatan WIRED yazarı Nick Stockton da 700 milyon doların 15 yıllık uzun bir uzay projesi için çok az olduğunu belirtiyor.
Nükleer itki sistemleri daha önce de denenmişti
Nükleerden güç alan uzay araçları konsepti Soğuk Savaş sırasında hem Rusya hem de ABD tarafından denenmişti. Fisyonla çalışan 30'dan fazla uyduyu yörüngeye yollayan Sovyet bilim adamları aynı zamanda Rusya'nın bugünkü planlarının önündeki birçok sıkıntıyı da o zamanlardan çözmüşlerdi.
Rosatom'un duyurduğu yeni konseptin aksine o zamanlar yalnızca yörünge içinde planlar yapıldığı için yine de Rusya'nın önünde büyük engeller bulunuyor. Nükleerle çalışan bir uzay aracının geliştirilmesi elbette çok pahalıya mal olacağı için en büyük sorunlardan birisi tabii ki de bütçe olacak.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,Mars'a ayak basacak ilk insan hayatının geri kalanını orada yaşamak zorunda
NASA'nın 2030'lu yıllarda Kızıl Gezegen'e ilk insanı gönderme planlarının olduğunu hepimiz biliyoruz. Çoğumuzun bilmediğiyse NASA'nın planlarına göre Mars'a ayak basacak olan insan hayatının geri kalanını orada yaşamak zorunda kalacak. Yaklaşık 18 ay sürmesi planlanan Mars yolculuğunun ardından Kızıl Gezegen'e varacak olan astronotlar geri dönüş için herhangi bir yakıta sahip olmayacaklar. Astronotların ikmal maddeleriyse düzenli olarak Dünya'dan gönderilecek.
Ruslardan nükleer enerjiyle çalışan roketlerle 45 günde Mars planı
Rusya'nın ulusal nükleer kurumu Rosatom yolculukları hızlandırmak için nükleer güçle çalışan uzay araçlarının planlarını yapıyor. Yeni uzay aracı konseptiyle beraber gelecekte 45 günde Mars'a ulaşabileceklerini belirten Rosatom aynı zamanda giden astronotların geri dönebileceğini de açıkladı.
Kimyasal itki sistemlerinin çok fazla yakıta ihtiyaç duyması ve uzay aracının barındırdığı yakıtla orantılı olarak artan ağırlık seviyesi nedeniyle bu alanda nükleer güç kullanmanın birçok problemi çözeceği düşünülüyor.
Nükleer motorla donatılmış bir uzay aracının günümüz uzay araçlarına oranla 30 kat daha fazla yakıt rezervinin olacağını söyleyen Rosatom yetkilileri,"Geliştirdiğimiz bu yeni dizaynla beraber kargo taşımacılığı, uzay çöplüğünün temizlenmesi ve asteroitlerden korunma gibi 21.yüzyılın tüm uzay sıkıntılarını da çözüm getirebilecek bir uzay aracı yapabileceğiz." ifadelerini kullanıyor.
Rosatom sistemin nasıl çalışacağı konusunda detay vermekten kaçınıyor olsa da itici güç olarak bir çeşit fisyon reaktörü kullanılacağı düşünülüyor. İlk prototiplerin 2018'de denenebileceğini söyleyen Rosatom, bütçe problemlerinin kendilerine engel olabileceğini de ekliyor.
Rusya'nın ekonomik sıkıntılar yaşıyor olması nedeniyle Rosatom'un bütçesi yalnızca 700 milyon dolar olarak belirlenmiş. NASA'nın roket sistemleri için ayırdığı bütçenin 10 milyar dolar olduğunu hatırlatan WIRED yazarı Nick Stockton da 700 milyon doların 15 yıllık uzun bir uzay projesi için çok az olduğunu belirtiyor.
Nükleer itki sistemleri daha önce de denenmişti
Nükleerden güç alan uzay araçları konsepti Soğuk Savaş sırasında hem Rusya hem de ABD tarafından denenmişti. Fisyonla çalışan 30'dan fazla uyduyu yörüngeye yollayan Sovyet bilim adamları aynı zamanda Rusya'nın bugünkü planlarının önündeki birçok sıkıntıyı da o zamanlardan çözmüşlerdi.
Rosatom'un duyurduğu yeni konseptin aksine o zamanlar yalnızca yörünge içinde planlar yapıldığı için yine de Rusya'nın önünde büyük engeller bulunuyor. Nükleerle çalışan bir uzay aracının geliştirilmesi elbette çok pahalıya mal olacağı için en büyük sorunlardan birisi tabii ki de bütçe olacak.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
L
su tabancası haberi nerde ya
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
7149 kez okundu.
18 kişi, toplam 20 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
alt_slayt, Mars ve