Tayvanlı bilgisayar bileşenleri üreticisi ASUS ROG dizüstüleriyle oyuncular arasında bilinen bir isim. Firmanın soğutma performansını arttırmaya yönelik yeni çözümü dikkat çekiyor.
Intel’in yıllardır değiştirmediği üretim tekniği ve mimarisi çekirdek sayısı ve frekans artışlarıyla yaşını iyiden iyiye hissettiriyor. Son nesillerde oyuncu dizüstülerinin incelmesi gerekirken kalın ve ağır bir yapıya bürünmesinin ardındaki bu etken iş ortaklarını çözüm arayışına itiyor.
ASUS bu duruma çare olarak hız aşırtma camiasının sıkça kullandığı sıvı metale geçti. Duyuruya göre firma bu çeyrekten itibaren 10. nesil dizüstülerini barındıran ROG dizüstülerinde yonga ile soğutucu arasında termal macun yerine sıvı metal kullanacak.
Sıvı metalin ısı iletkenliği en iyi termal macunlara oranla kat kat iyi olmasına karşın çok önemli bir dezavantajı da bulunuyor: İletkenlik. Taşma halinde kısa devre ve bileşenlerde kalıcı hasar gibi üzücü sonuçlarla sonuçlanabilecek sıvı metal uygulaması bu nedenle azami dikkat gerektiriyor. Diğer taraftan da az materyal uygulandığında sıcaklık artışı yaşanıyor.
20 dereceye varan fark
Bu uygulamanın otomatikleştirilmesi oldukça güç. Buna karşın ASUS mühendisleri uzun süren denemeler sonucunda doğru miktar sıvı metali ve doğru uygulama şeklini bulmuş. Testlere göre 10-20 derece arasında sıcaklık düşüşü sağlayan uygulama bu açıdan yüz güldürücü olsa da sıvı metalin sıradan termal macuna kıyasla kurumaya daha elverişli oluşu düşündürüyor.
Zira her ne kadar 2 yıl gibi bir süre içerisinde kaydadeğer ısı iletkenliği kaybı yaşanmasa da ilerleyen dönemlerde tablo değişebilir. Özellikle de termal macunların 5 yılın çok daha ilerisindeki kullanımlarda dahi performansını belli bir seviyede koruduğunu düşünecek olursak ve çoğu kullanıcının termal materyal uygulaması konusunda yeterli bilgi/tecrübeye sahip olmadığı göz önünde bulundurulursa bu tercih uzun vadede baş ağrıtma potansiyeli taşıyor. Nitekim bir kullanıcı bu seviyede bilgiye sahip olmak zorunda da değil.
Son olarak ASUS AMD’nin Renoir APU’larını taşıyan dizüstüleri için bir açıklamada bulunmamış. Nitekim gerekmediği güç tüketimi değerleri itibariyle de oldukça net. Dahası bu durum dışarıdan da belli oluyor. Yine de bu denli farkın oluşmasında ekran kartının payının olduğunu da unutmamak gerek.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.