Avrupa, Ay görevleri için mini nükleer güç sistemi geliştirdi

Ay'da enerji sorunu çözüme yaklaşıyor
Yorumlar

Metin Akpınar

Teknoloji Editörü

Avrupa, Ay görevleri için mini nükleer güç sistemi geliştirdi — Güneş enerjisi Ay'ın bazı bölgelerinde bol miktarda bulunsa da her zaman güvenilir bir kaynak değil. Bu kapsamda Ay’a dönüş çalışmaları hız kazanırken, uzay görevlerinin en büyük sorunlarından biri olan güvenilir enerji kaynağına yönelik kritik bir çözüm geliştirildi. Avrupa’daki mühendisler, zorlu Ay koşullarına uygun **mini nükleer enerji sistemi** tasarlayarak, gelecekteki keşif araçları ve yük taşıyıcılar için sürdürülebilir bir güç kaynağı sundu.

Ay yüzeyinde belirli bölgelerde bol miktarda güneş enerjisi bulunuyor. Ancak Ay’da geceler Dünya’dakinden çok daha uzun—yaklaşık 14 Dünya günü sürüyor. Bu da güneş enerjisini güvenilir bir kaynak olmaktan çıkarıyor. Ayrıca, Ay’ın kutuplarındaki kraterlerin birçoğu sürekli gölgede kaldığı için bu bölgelerde güneş panelleri işlevsiz hale geliyor.

Ay'da enerji sorunu çözüme yaklaşıyor

Bu zorlu koşullara çözüm olarak Tractebel tarafından yönetilen ve Euratom tarafından finanse edilen PULSAR Konsorsiyumu, radyoizotop güç sistemi (RPS) olarak adlandırılan bir nükleer enerji kaynağı geliştirdi. Bu sistem, radyoaktif Plütonyum-238 (Pu-238) izotopunun doğal bozunmasıyla elektrik üretiyor ve uzun vadeli, kesintisiz bir enerji kaynağı sunuyor.

PULSAR ekibi, sistemin Ay’ın aşırı sıcaklık değişimlerine, radyasyon ortamına ve mekanik zorlanmalara dayanıklı olmasını sağlamak için kapsamlı mühendislik çalışmaları yürüttü. Yapılan testler sonucunda, sistemin termal-elektrik dönüşüm verimliliğinin yüzde 20’ye ulaşabileceği belirtiliyor.

Ayrıca, güvenlik açısından da önemli önlemler alındı. Sistem, Fransız Guyanası’ndan güvenli bir şekilde fırlatılabilecek şekilde tasarlandı. Öte yandan, Avrupa halihazırda Plütonyum-238 üretiminde dışa bağımlı. PULSAR Konsorsiyumu’nun bir diğer hedefi de, Avrupa’nın kendi Pu-238 üretim altyapısını kurarak uzay keşiflerinde stratejik bağımsızlığını sağlamak.

Gelecekte Ay’daki keşif çalışmalarının önemli bir kısmı, güneş ışığı almayan kalıcı gölgeli kraterlerde su buzunu ve diğer değerli kaynakları incelemek üzerine yoğunlaşacak. Ancak bu bölgelerde güneş panelleri kullanılamayacağı için nükleer enerjiye olan ihtiyaç giderek artıyor. Bu sistem aynı zamanda Avrupa’nın yaklaşmakta olan Argonaut Ay iniş misyonuna katkı sağlamayı hedefliyor.