Karaciğer fonksiyon bozukluğu Alzheimer hastalığına ve bilişsel bozukluklara neden oluyor

Yeni yapılan bir çalışma, karaciğerde üretilen bir maddenin eksikliği durumunda, Alzheimer Hastalığı ve bilişsel bozuklukların görülme olasılığının arttığını ortaya koyuyor.

Diğer

Yorumlar

Karaciğer fonksiyon bozukluğu Alzheimer hastalığına ve bilişsel bozukluklara neden oluyor

Bilim adamları yaptıkları çalışmada, karaciğerde üretilen plazmalojen isimli molekülü incelemişler. Alzheimer hastası, hafif bilişsel bozukluktan muzdarip kişiler ile sağlıklı bireylerden oluşan 1.500 kişilik üç farklı grup üzerinde yürütülen çalışmada, plazmalojen eksikliği ile Alzheimer ve bilişsel bozukluk görülme olasılığı arasında kayda değer bir ilişki kaydedilmiş. Alzheimer ve bilişsel bozukluk hastalarında plazmalojenin dikkat çekici düzeyde eksik olduğu saptanmış.

Projedeki araştırmacılardan Mitchel Kling yaptığı açıklamada, yaşa bağlı plazmalojen eksikliğinin Alzheimer hastalığının riskini artırdığını çünkü karaciğerin bunlardan yeterince üretemediğinin görüldüğünü belirtiyor.

Karaciğer ile Alzheimer Hastalığı arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmalar eskilere dayanıyor. 2011 yılında yapılan bir çalışmayla, genetik bozukluk neticesinde patojenik amiloid beta proteinin karaciğerde aşırı üretilmesi ve bu proteinlerin kan yoluyla beyne taşınması sonucunda Alzheimer Hastalığı ve bilişsel bozukluk riskinin yükseldiği ortaya konmuştu. Bir başka çalışmayla da karaciğerde salgılanan bir enzimin nöro-koruyucu etki yarattığı tespit edilmiş, eksikliğinin ise bilişsel bozukluklara ve Alzheimer gibi hastalıklara neden olduğu görülmüştü.

Çalışmanın ortaya koyduğu önemli bir diğer bulgu ise diyet alışkanlıkları ile bilişsel hastalıklar arasındaki ilişki olmuş. Obezite ve diyabet gibi hastalıklar nedeniyle karaciğer yağ asitlerini yıkmak için daha fazla çaba harcıyor ve neticede plazmalojen oluşumunu sağlayan peroksizomlar yıkıma uğrayarak Alzheimer gibi hastalıkların riski artıyor.

Bulguları anlamanın henüz başında olduklarını belirten Kling, bununla birlikte karaciğer, Alzheimer Hastalığı, lipit, plazmalojen, diyet, gen ekspresyonu, nörolojik dejenerasyon ve beyin arasındaki ilişkiyi anlamak adına önemli adım bir atıldığını ifade ediyor.