Karanlık madde, normal madde ve elektromanyetik dalgalarla (radyo dalgaları, gözle görülebilen ışık, x-ışınları, vb.) etkileşime girmemektedir. Tespiti bu nedenle imkansıza yakın denecek kadar zordur. Varlığı yalnızca diğer maddeler üzerindeki kütle çekimsel etkisi ile belirlenebilmektedir. Karanlık maddenin konumu bilinen maddeyle örtüştüğünden bilim adamları, karanlık maddenin hareketlerini yıldızlara bakarak izliyorlar.
California Teknoloji Enstitüsü’nden Lina Necib ve arkadaşları, karanlık maddeyi tespit edebilmek için bilinen en büyük yıldız atlasını kullanmışlar. İki milyon yıldızın mesafelerini ve hızlarını ölçen Gaia uydusundan alınan bilgilerle, bu yıldızların dizilimi hakkında veriler toplayan Sloan Dijital Gökyüzü araştırma sonuçlarını bir araya getirmişler.
Hız haritasını inceleyen astronomlar, garip, uzamış yörüngeye sahip bir yıldız topluluğu tespit etmişler. Bu yıldızların, Samanyolu’nda bulunan iki temel yıldız grupları olan disk yıldızları ve halo yıldızlarına oranla daha fazla demir içeriğine sahip olduğunu gözlemlemişler. Bir yıldızın içeriğindeki maddeler onun yaşı hakkında önemli bilgiler veriyor. Bu yıldızların demir içeriğine sahip olmaları da onların Samanyolu Galaksisi’ndeki diğer yıldızlardan daha genç olduklarını gösteriyor.
10 milyar yıl önce yutulan galaksi
Tüm bunlar gösteriyor ki bu yıldızlar ve beraberinde getirdikleri karanlık madde başka bir galaksiye ait. Bilim adamları yıldızların yörüngesinden yola çıkarak bu galaksiye Sosis Galaksisi adını vermişler. Tahminlere göre Samanyolu Galaksisi Sosis Galaksisi'ni 10 milyar yıl önce yutmuş. Sosis Galaksisi Samanyolu tarafından yutulan ilk galaksi değil. Gözlemler neticesinde Samanyolu’nun önceleri 15 farklı galaksiyi daha yuttuğu düşünülüyor. Ancak, Sosis Galaksisi bunların içinde en yüksek ağırlığa ve maddeye sahip olanı. Bunu rakamlarla ortaya koymak gerekirse, Güneş’in yakın çevresinden bulunan yıldızların yüzde 65’i bu galaksiden geriye kalanlar. Araştırmacı ekibin lideri Necib, Sosis Galaksisi'nin beraberinde ne kadar karanlık madde getirdiğini de tespit etmeye çalıştıklarını, ancak büyük olasılıkla çevremizdeki karanlık maddenin üçte ikisinin 10 milyar yıl önce gelmiş olduğunu belirtiyor.Karanlık madde hızlı olduğu takdirde yüksek kinetik enerjisinden dolayı daha kolay tespit ediliyor. Ancak, sosis galaksisinden geri kalan yıldızlar galaksimizin en yavaş hareket eden yıldızları. Bu durum da karanlık maddeyi tespiti daha zor hale getiriyor.
Bu son keşif gösteriyor ki karanlık madde hakkında düşünülen ve öne sürülenler kara tahta üzerine yazılmış gerçeği aydınlatmaya yaklaşamayan teorilerden ibaret olabilir. Böylece evrenimiz, bir kez daha, sırlarının derinliği hakkında bize adeta ders vermiş oluyor.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Bana çok korkutucu geliyor bunlar.