Kalitesiz uykuyla depresyon arasındaki nörolojik mekanizma tespit edildi

Kalitesiz ve verimsiz bir uykunun kişiyi gün içerisinde daha depresif bir hale soktuğu herkesçe bilinir. Bilim adamları bu durumun nörolojik mekanizmasını buldular.

Diğer

Yorumlar

Kalitesiz uykuyla depresyon arasındaki nörolojik mekanizma tespit edildi

Depresif sorunları olan, aynı zamanda düzensiz uykudan şikayetçi 9,735 kişi üzerinde yapılan araştırma neticesinde bilim adamları, beynin dorsolateral prefrontal korteks (kısa süreli hafızadan sorumlu), precuneus (kişisel düşüncelerle bağlantılı) ve lateral orbitofrontal korteks (negatif duygularla ilişkili) bölümleri arasında güçlü bir ilişki tespit ettiler.

Warwick Üniversitesi'nden Jianfeng Feng "Depresyon ve uyku arasındaki ilişki yüz yıldan fazla süredir gözlemlenmektedir. Şimdi ilk kez aralarındaki ilişkiye dair nöral mekanizmaları belirledik" diyor. Feng ayrıca, depresyon ve kalitesiz uyku arasındaki nöral mekanizmanın tespitinin depresyonun tedavisi ve uyku bozukluklarının giderilmesinde önemli ipuçları sunduğunu belirtiyor.

Bilim adamları bugüne dek elde edilen veriler ışığında, depresyon hastalarının uyku bozukluğu yaşadığını, benzer şekilde insomnia hastalarının da yüksek depresyon ve anksiyete bozukluğu riski taşıdıklarını tespit etmişler. Bu iki durumun beyinsel faaliyetlerinin birbirini tetiklediği düşünülüyordu. Söz konusu araştırmayla bu durum ortaya konmuş oldu.

Mekanizmanın tam olarak nasıl işlediğini anlamak için derinlemesine çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini belirten bilim adamları, özellikle lateral orbitofrontal korteksin bu hastalıklarda rolünün önemli olduğunu düşündüklerini ifade ediyorlar. Beynin bu bölgesine yönelik yapılacak tedaviler, hastaların iyileşmesi yolunda önemli adımlar atılmasını sağlayacak.

Dünya genelinde 300 milyon insanın depresyondan etkilendiği düşünülüyor. Günümüz yaşam koşullarının depresyon ve uyku problemlerini tetiklediği ve beslediği düşünüldüğünde, bu soruna çözüm bulunması daha da önemli bir hale geliyor. Araştırma milyonlarca insanın zihinsel ve bedensel sağlığı açısından büyük önem taşıyor.