- Aşının 2021'in ilk aylarında kullanılabilir olması hedefleniyor
- "En önemli sıkıntı birçok malzemede yurt dışına bağımlı olmak"
- Yorumlar
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Gebze’deki TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü’nde Kovid-19 Türkiye Platformunun aşı ve ilaç çalışmalarında gelinen son durumla ilgili açıklamalarda bulundu.
Aşının 2021'in ilk aylarında kullanılabilir olması hedefleniyor
Mart ayında başlayan aşı çalışmalarından ikisinde önemli bir kritik aşamaya gelindiğini vurgulayan Mandal, “Bunlardan birisi için klinik aşamaya başlamak için başvurusunu yaptık. İnşallah ekim aylarında bu süreci tamamlayacağız. Belli bir miktar üretmemiz lazım aşıdan. İnsanlar üzerinde deneylerine başlayacağız. Gelecek yıl içerisinde erken aylarda bunun kullanılabilir hale gelmesi için gece gündüz çalışıyoruz. Bilim insanlarının bunu yapabilecek yetkinlikte ve istikrarda olduğunu da söylemek istiyorum.” şeklinde konuştu.
Mandal, hem aşıda hem ilaçta Türkiye olarak dünyadaki var olan teknolojilerin aynısına sahip olduklarının altını çizerek, "Aynı zamanda dünyanın kullanmadığı özgün bir aşı üzerinde çalışıyoruz. Yine ilaçta da orijinal molekülden başlayarak dünyadaki ilk ilaçlardan birisini geliştiriyoruz. Bunlar bize neyi gösteriyor? Türkiye ilaç ve aşı geliştirme konusunda örnek, takip eden değil, takip edilen bir ülke olacak, aşı ve ilacı kullanan değil, kullandıran üreten bir ülke olacak." ifadelerini kullandı.
Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Şaban Tekin de platform olarak 8'i aşı, 10'u da tedavi amaçlı ilaç olmak üzere 18 proje üzerinde çalıştıklarını söyledi. İlaç projelerinde ilk 2 ürünlerinin çıktığını ve birinin de ruhsatlandığını belirten Tekin, 8 aşıdan 2’si için şu anda ilk hayvan deneyi aşamalarını bitirdiklerini ifade etti. Tekin, “Başvurularımızı yaptık ve biri için Bakanlıktan çıkacak onaylar akabinde üretime geçeceğiz. Bunlar özel şartlar altında üretilecek. Aşı prototipimiz; daha sonra da faz çalışmalarında uygulanacak tasarımlarımızı hazırladık, Bakanlığa sunduk.” dedi.
"En önemli sıkıntı birçok malzemede yurt dışına bağımlı olmak"
Aşı ve ilaç geliştirirken birçok malzemede yurt dışına bağımlı olmamızın en önemli sıkıntı olduğunu dile getiren Tekin, “Arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyor. Pandemide herkes evdeyken biz burada çalıştık, diğer hocalarımız kendi laboratuvarlarından çalıştılar. Biz ve birkaç laboratuvar şu anda canlı virüsle bizzat çalışıyor. Dolayısıyla her türlü riski göze aldık. İnşallah 2021 yılının başları, bahar ayları diyelim inşallah biz bunu çıkarırız. Tedbirli konuşmakta fayda var. Her şey yolunda giderse belki çok daha evvel 2020'nin sonuna da bu işler yetişebilir. Tamamen şartlara bağlı hareket ediyoruz. İlk aşı için insan deneyleri en geç ekimde başlar diye planladık. İkincisi bunun akabinde başlayabilir.” şeklinde konuştu.
Tekin, 8 aşıda 8 farklı teknoloji kullandıklarını dile getirerek, "Hepsi dünyayla yarışır ölçüde. Aynısı ya da benzer teknoloji onlarda da var. Hiç kimsenin düşünmediklerini düşündüğümüz modellerimiz ve uygulamalarımız var. Türkiye'de patentlenmiş, Türkiye'de geliştirilmiş olan moleküllerle yaptığımız aşı çalışmalarımız var." ifadelerini kullandı.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
4538 kez okundu.
28 kişi, toplam 28 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
türkiye aşı, koronavirüs aşısı ve